Değeri Bilinmemiş Şehirlerin Belki de Birincisi: Brüksel Gezi Rehberi

Brüksel'de ne yenir, ne içilir? Nereler gezilir? En temel noktalarıyla anlatan bir yazı, buyrun.
Değeri Bilinmemiş Şehirlerin Belki de Birincisi: Brüksel Gezi Rehberi

tanısan seversin insanları vardır ya hani, brüksel de onlar gibi yaşasan seversin şehirlerindendir.

turistler için öyle aman aman keyifli olmayan ama yerleşikler için zamanla bağlanılacak bohem bir havası vardır. geçmişin şişli'sine benzer sokakları. 80'ler ve 90'larda istanbul'da çocukluğunu geçirenler eminim severler.

cuma akşamı iş çıkışı özellikle sainte catherine ve yanındaki marché aux poissons meydanında ortam çok keyifli olur. hava sıcaksa öğrenciler grand-place'da toplanıp içkilerini alır yerlere serilir. son yıllarda ispanya'daki işsizlik sebebiyle pek çok ispanyol gelip yerleşiyor ve müthiş renk katıyorlar ortamlara.

marolles quartier'sinde centrö cabraliego (rue haute/hoogstraat 171) diye bir ispanyol (asturias) bar/ tapasçısı var. association kategorisinde olduğu için fiyatlar ucuz. 1 euroya stella içebilirsiniz, şaraplar 2 euro. kalamarı çok lezzetli ve tazedir. yine aynı sokakta place de jeu de balle'a kadar uzanan bir dizi tapasçı ve portekiz restoranı vardır, antikacılar, sanat galerileri ve hediyelik eşya dükkanları da tabii. mutlaka gezin, brüksel'in en bohem ortamlarından biridir. place de jeu de balle'da cabinet de curiosites var, ilginç eşyalar satıyorlar, sırf gezmek için de girebilirsiniz.

şahsen en sevdiğim yeri mont des arts ve cinematek elbette. cinematek kütüphanesinin müthiş bir arşivi vardır. sitesinden istediğiniz kitapları rezerve edersiniz, pazartesi-çarşamba (9:30-17 arası)-cuma (9:30-13 arası) gider okursunuz. kitaplar dışarı çıkarılamıyor ama fotokopi çekilebilir. cinematek brüksel

yine mont des arts'da güzel kafeler vardır ama enstrüman müzesinin(muşée des ınstruments de musique de bruxelles) terasında bir içki içmeden ayrılmayın brüksel'den. mim restaurant. müzeyi de gezin, çok çarpıcı bir binası vardır.

güzel sanatlar müzesi de gezilmeli elbette. jacques louis david'in ünlü la mort de marat'sinin orijinal versiyonu buradadır (louvre'daki ikinci bir versiyon). magritte müzesi epey rağbet görür ve bence en hayran bırakan eser l'empire des lumières birisi ve yine bana kalırsa en güzeli de burada (diğerleri new york ve venedik'te görülebilir). belçika'da özellikle yazın çok sık yaşanan gerçek bir görseldir.

brüksel güzel sahafların ve eski plakçıların da bolca olduğu bir şehirdir. müzikle ve enstrümanlarla ilgiliyseniz pek çok iyi adres bulabilirsiniz. pek çok ünlü bande dessinée'nin duvar resimleri süsler şehri. sırf buna bir gün ayrılabilir bana kalırsa: brussels comic book route.


yemek için en iyi adresler

- rue sainte-catherine 26 numaradaki amadeus. gent, anvers ve oostende'da da yerleri var ama brüksel'deki en güzelidir. domuz kaburgası ile ünlü ama steak'leri epey iyidir. özellikle béarnaise sosları çok lezzetli. domates çorbası da iyidir. her masada büyük bir şişe kırmızı ispanyol şarabi olur. içtiğiniz kadarını tartar öyle fatura ederler.

çıkışta hemen yanındaki bar des amis'de bir digestif alınabilir, yer yoksa place sainte catherine'de bavet'i tavsiye ederim.

- marolles civarında restobières (rue des renards / vossenstraat 9) var. vintage bir dekorasyonu vardır ve bütün menü, tatlılar dahil spesiyal biralarla yapılmıştır. yalnız çok iştahlı değilseniz, porsiyonlar çok büyük, uyarayım.

- sakatat yemeyi seviyorsanız, viva m'boma (rue de flandre 17). soğanlı ciğeri lezizdir. çıkışta hemen yakınında bir flaman bari var,roskam (rue de flandre, 9). biraz vieux lyon'daki barlara benzettiğim için severim. loş bir ortamı vardır.

- tipik belçika yemeklerini tatmak için in't spinnekopke (place du jardin aux fleurs, 1) tavsiye edilir. epey ünlüdür, şahsen pek sevmedim, çok küçük sıkış tıkış. rezervasyon şart.


kafe/ bar olarak ayrıca

- place de jeu de balle'de de yeri olan ama sainte catherine'dekinin daha güzel olduğu le marseıllais var. sahibi gerçekten marsilyalı, sempatik bir adam. ricard'li ve vintage fransız fotoğraflarının olduğu hoş bir dekorasyonu var. marsilya'nın maçı varsa gidip ricard eşliğinde izleyebilirsiniz. chartreuse(sarısı da var) de satıyorlar.

- bar llanes (rue du marché au charbon 88), burayı özellikle ve özellikle tavsiye ediyorum. sahibi harika bir ispanyol teyze. 60'lardan beri belçika'daymış, eşini kaybedince yıllar sonra tekrar evleniyor bir başka ispanyol amcayla. harika insanlar. yılda iki ay kapatıp, ispanya'ya gidiyorlar. ilk gittiğimizde bir arkadaşa hediye aldığım beyaz şarap şişesini kırmıştım yanlışlıkla, kadın hiçbir şey demediği gibi, gelip temizledi hem de gayet güler yüzle. sonra birden barda çok international bir ortam oluştu, hep birlikte sohbet ettik. cockney bir çift ve güney amerikalılar vardı. ingilizler fransızca bilmiyordu, biz konuşulanları çevirdik. harikaydı.

ispanyolca biliyor ya da geliştirmek istiyorsanız kesin gidin tanısın, bağımlı olursunuz. içkiler çok ucuz ve harika ispanyol likörleri bulunuyor. sandviç ya da frite alıp gidebilirsiniz. belçika'da yemek satmayan kafe/bar lar dışarıdan yiyecek kabul eder. bar llanes

- le cercle des voyageurs (lievevrouwbroersstraat 18), bir süredir her gittiğimizde yer yok, rezerve vs dedikleri için artık gitmiyoruz pek ama çeşit çeşit çayları olur, dekorasyonu da güzeldir.

- galeries royales saint-hubert mokafé (galerie du roi, 9), yemek de yiyebilirsiniz, bir sandviç de atıştırabilirsiniz. inspecteur hercüle poirot'nun chocolate box bölümünün bir sahnesi burada geçer. bardak sarap alacaksanız italyan'ı tavsiye ederim, lezizdir.

- delirium, bir turist mabedi olsa da haftaiçi öğlen/öğleden sonra boştur. fiyatları dışarıya göre biraz pahalıdır ama benim gibi bira sevmiyorsanız meyveli biralardan bol bol çeşit çeşit bulursunuz.

- royal theatre toone, rue du marche aux herbes, 66 numarada bulunan bir kukla tiyatrosu aslında ama içeride ya da terasında bir şeyler içebilirsiniz. dışarıdan yiyecek kabul ederler. kuklalar ve bir manneken-pis kopyasının olduğu dekorasyonu şahanedir.

- poechenellekelder (rue du chêne, 5), tam manneken-pis'in çapraz karşısında çok hoş dekorasyonu olan bir bardır.

- moeder lambic (place fontainas, 8) değişik biralar olur, bira sevenlere tavsiye edilir.

- à la mort subite (rue montagne aux herbes potagères, 7) fiyatları biraz pahalıdır ve yer bulmak zordur ama güzel bir dekorasyonu vardır, tipik eski brüksel kafesidir.

- l'arcadı (rue d'arenberg 1b), çok leziz tartları vardır. kahvaltı ya da 5 çayı için tavsiye ederim.

- rue auguste orts, 14 numaradaki le coq sehir merkezinde ucuz içki içmek için iyi bir adrestir. ingilizce konuşurlar, bohem ve çok farklı milletten insanın uğrak yeridir.

paul verlaine'in sevgilisi rimbaud'yu silahla yaraladığı, bilinen en az bir tutku suçuna şahit olmuş şehirdir brüksel. verlaine/rimbaud daha söz edilecek bahçeleri, park ve müzeleri de var ama başka bir entrymizin konusu olsun.

gece eve dönerken kızıl tilkilerin yolunuza çıktığı (üstelik benimle uçmak ister misin dinliyorduk), yürüyerek şehri tavaf etmenin pek keyifli olduğu şehirdir.