Avustralya'da Kadınlar 1970'lere Kadar Neden Yalnızken İçki Sipariş Edemiyordu?

Şaka maka neredeyse 1970'lere kadar kadınlara garip bir pub yasağı varmış Avustralya'da.
Avustralya'da Kadınlar 1970'lere Kadar Neden Yalnızken İçki Sipariş Edemiyordu?

avustralya... 1970'lere kadar kadınların tek başlarına pub'lara girmesinin yasak olduğu ülke.

tarihsel olarak erkek egemen bir kültürün hakim olduğu avustralya'da, 31 mart 1965 tarihinde çok ilginç bir olay yaşanır:

mart 1965'te bir çarşamba günü öğleden sonra iki akademisyen, merle thornton ve meslektaşı rosalie "ro" bognor, queensland, brisbane'de bulunan regatta otelinin pubına girip birer limonata sipariş ederler. kadınlara içki servisi yapılmasının otel aleyhine para cezasıyla sonuçlanabileceği gerekçesiyle hizmet verilemeyeceği ve ayrılmaları istendiğinde ise merle ve ro kendilerini barın ayak korkuluğuna zincirlerler. aslında bir protesto eylemi gerçekleştirmektedirler çünkü 1960'larda queensland'deki herhangi bir otelin halka açık barında kadınlara hizmet verilmesi yasa dışıdır.

hemen polis çağrılır, ilk gelen iki üniformalı, protestocuları sessizce gitmeye ikna edemeyince ayrılırlar. kısa süre sonra, licencing branch, queensland emniyeti ruhsat şube müdürlüğünden iki sivil polis gelir, merle'in anlatımına göre, " yaklaşık bir saat boyunca zorbalıkla onları ikna etmeye çalışırlar ama sonunda 'hoşça kalın kızlar, iyi geceler, çok fazla içmeyin' diyerek giderler."

esasen o dönemdeki yasalar avustralya'da kadınların pub'lara girmesini yasaklamamakta, sadece tek başına gelenlere içki ve alkol servisi yapmanın kanuna aykırı olduğunu hüküm altına almaktadır (liquor acts 1912 to 1965 australia).

bugün dahi genellikle otellerde bulunan ve public bar olarak nitelendirilen tipik avustralya pub'ları, mezkur tarih de dahil olmak üzere, yalnızca erkeklerin içki içmesine izin verilen, kadınların sadece erkeklerle beraber oturabileceği -bizdeki tabiri ile aile salonu diyebileceğimiz- ladies' lounge şeklinde ayrık salonları bulunan mekanlardır. çoğu zaman kadınlar bir erkek eşliğinde olmadıkça lounge bar'a kabul edilmez ve içki sipariş etmelerine izin verilmez, kadınlar ancak bu tür salonlarda veya beer garden diye tabir edilen park, bahçe benzeri açık mekanlarda içki içebilirdi.

dönemin kanunlarına kaynak teşkil ettiği söylenen bu tuhaf adetler ile bağnaz ahlak anlayışının sebebi bazı araştırmacılara göre sosyoekonomiktir

birleşik krallık'ın kıtayı mahkûm ve tutukluların çalıştırıldığı bir ceza sömürgesine çevirmesini müteakip yeni kolonileştirilen bölgelerde ve özellikle altın madenlerinde inşa edilen ilk yapılar pub'lar yani meyhanelerdir ve yeni yerleşim birimleri genellikle bunların etrafında gelişmiştir. birden fazla işlevi olan pub'lar, han, restoran hatta postane olarak hizmet verir. başlangıçta ev havasında olan mekanların işletmesi 18. yüzyıla kadar her daim kadınların egemenliğinde kalmıştır ve hepsi birer ev işletmeciliği yani küçük işletme türünden sayılır (bkz: cottage industry).

zamanla 19. yüzyılın ortalarına doğru ticari bir havaya bürünen ve otellerin içinde yer almaya başlayan pub'lar belirgin bir şekilde erkeklerin egemen olduğu, kamuya açık işletmeler haline gelir ve işler değişmeye başlar. güney avustralya eyaletinde licensing act 1908 ile bekar kadınların pub ruhsatı alması yasaklanır, yasa daha sonra 1915'te dulları da kapsayacak şekilde genişletir. yeni güney galler'de, 1912'den sonra hiçbir kadın yeni bir ruhsat başvurusunda bulunamaz, ancak mevcut bir ruhsatı devralmak iznine sahip olur. tazmanya'da ise 1902 yasası, evli kadınların ruhsat sahibi olmasını yasaklar (bkz: alcohol laws of australia).

kimi yazarlara göre sözde ahlaki ölçülülük gerekçesine dayanan mezkur yasalar; çoğu eyalette, bekar kadınların ahlaksız olabilecekleri gerekçesiyle alkol ruhsatı almasını yasaklarken, bir pub'a ev ortamı sağlayabileceği düşünülen evli yahut yaşlı kadınlar, dullar anaç bir ruha sahip oldukları gerekçesiyle alkol ruhsatı alma hakkı vermektedir. bu durum 1930'larda ve bilhassa ikinci dünya savaşında amerikan askerlerinin ülkeye gelmesi ile değişir, ev ortamı olmaktan çıkan ve sefahat düşkünü erkeklerin buluşma mekanı haline gelmeye başlayan pub'lar yeni bir ticari ve sosyal alan olur. böylelikle kadınların varlığı erkek egemen toplumda her anlamda rahatsızlık yaratmaya başlar ( bkz: beyond the ladies lounge,clare wright). artık pub'larda garson ya da barmaid olarak çalışmalarına izin vardır ancak müşteri olarak bulunamazlar, yerleri erkeklerinin yanıdır. zira pub kültürüyle iç içe geçmiş erkeklik ve ulusal kimlik, kültürün sırf cinsel değil etnik ayrımcı yapısını da göstermektedir.

nihayet pub'lardaki cinsiyet ayrımcılığı, kadın hakları aktivistlerinin yasalara alenen meydan okumaya başlamasıyla ortadan kalkmaya başlar. meşhur protestodan beş yıl sonra, mart 1970'te içki yasası'nın 59a maddesi yürürlükten kaldırılır, queensland'i diğer eyaletler izler ve tüm ülkede kadınların halka açık barlarda yanlarında erkek bulunmadan içki içmelerine izin verilir.

tabi avustralyalı erkeklerin bu durumu kabullenmesi kolay olmaz

1974 yılında abc muhabiri geraldine doogue tarafından gerçekleştirilen enteresan röportaj manzarayı açık seçik göstermektedir.


lakin regatta oteli protestosu, avustralya'daki kadın hakları hareketlerinde bir mihenk noktası olarak kabul edilmektedir

hukuki, ekonomik, sosyal ve siyasal haklara yönelik yürütülen mücadeleler sonucunda ilerleyen senelerde kadınların kamuda çalışması için evli olmaları zorunluluğu kalkar (1966), aborjin kadın ve erkekler yurttaş olarak tanınır (1967), kürtaj (1969), ücretli doğum izni (1972) ve eşit ücret hakkı (1972) gibi birçok hak kadınlar lehine tesis edilir (australia’s gender equality milestones).

en son 1984 yılında cinsiyet ayrımcılığı yasası kabul edilir ve bu yasa ile bir kişiye cinsiyeti veya medeni durumu nedeniyle ayrımcılık yapılması kanuna aykırı hale gelir (sex discrimination act 1984).

velhasıl, kadınlara diğer pek çok ülkeden daha önce seçme ve seçilme hakkını tanımasına rağmen, ülkenin cinsiyet dahil her türlü ayrımcılığı ortadan kaldırma konusunda dünyanın büyük bir kısmının gerisinde kalmış olduğu söylenebilir.

ancak tarihe bakıldığında avustralyalı kadınların, toplumsal cinsiyet eşitliğine giden yolda elde ettikleri kazanımlarda gösterdikleri çaba ve kararlılık da yadsınamaz.