Zengin Kardeşin, Fakir Kardeşine Yardım Etmesinin Hukuki Bir Zorunluluk Olması

Evet, yardım nafakası adı altında varmış böyle bir şey.
Zengin Kardeşin, Fakir Kardeşine Yardım Etmesinin Hukuki Bir Zorunluluk Olması
Trading Places (1983)

türk medeni kanunu, madde 364

yoksulsanız ve ne şanslısınız ki zengin bir kardeşiniz varsa, zengin kardeşinizden yardım talep etmeniz halinde onun size yardım etmesi keyfekeder yahut sevap değil yasal zorunluluk.

türk medeni kanunu madde 364: zor durumdaki yakınlara yardım etme hakkı

dickens'ın oliver twist'inde ya da tolstoy'un anna karenina'sında gördüğümüz "zengin kardeş - fakir kardeş" hikâyeleri aslında hayatın içinden örneklerdir. peki, böyle bir durumda hukuk ne der? türk medeni kanunu’nun 364. maddesi bu soruya yanıt veriyor: zor durumda kalan yakınlara, imkânı olanların yardım etmesini yasal bir zorunluluk haline getiriyor.

madde ne diyor?

kanunda şöyle yazar: "herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. kardeşlerin nafaka yükümlülüğü refah içinde bulunmalarına bağlıdır."

yani, eğer bir kişi yardım etmezse annesi, babası, çocuğu veya kardeşi yoksulluğa düşecekse, ona maddi destek sağlamak zorundadır. bu sadece bir vicdan meselesi değil, aynı zamanda yasal bir görevdir.

kardeşler arasındaki durumdaysa küçük bir fark var: yardımı istenen kardeşin "refah içinde" olması gerekir. yani maddi durumu iyi, gelir seviyesi yüksek olmalıdır. eğer iki kardeş de zor durumdaysa biri diğerine bakmakla yükümlü değildir. bu madde, aslında "güçlü olan zayıfa destek olur" anlayışını hukukun diliyle korur.

kimler yararlanabilir?

yardım nafakası sadece belirli yakın akrabalar arasında geçerlidir:

- üstsoy: anne, baba, dede, nine

- altsoy: çocuklar, torunlar

- kardeşler: maddi durumu iyi olan kardeşin, zor durumdaki kardeşe yardım etmesi beklenir

bunun dışındaki akrabalar (hala, amca, teyze, kuzen vb.) bu kapsama girmez. eşler arasındaki nafaka ise boşanma ya da evlilik hukukunda ayrı düzenlenir.

nasıl talep edilir?

bu yardım otomatik olarak verilmez. zor durumda olan kişi (ya da ona bakan kurum) mahkeme aracılığıyla yardım nafakası talep eder.

- görevli mahkeme: aile mahkemesi’dir.

- dava yeri: davacının ya da davalının ikamet ettiği yerdeki aile mahkemesi.

- davacı, geçinemediğini ve karşı tarafın yakın akrabası olduğunu belgelerle ispat eder (gelir durumu, nüfus kayıt örneği, sağlık raporu vb.). mahkeme her iki tarafın maddi durumunu inceler ve yardımın gerekip gerekmediğine karar verir.

nafaka miktarı belirlenirken hem yardım alacak kişinin temel ihtiyaçları hem de yardım edecek kişinin gelir durumu dikkate alınır. amaç, birini kurtarırken diğerini zor duruma sokmamaktır.

hangi şartlarda devreye girer?

bir kişinin yardım nafakası alabilmesi için:

- gerçekten yoksulluk tehlikesinde olması,
- yakın akrabalık bağı bulunması,
- yardım edecek kişinin ödeme gücünün olması gerekir.

yani kişi çalışamıyor, geliri yok veya en temel ihtiyaçlarını karşılayamıyorsa "muhtaç" sayılır. mahkeme ayrıca karşı tarafın refah içinde olup olmadığını da değerlendirir. yardım edecek kişi de kendi geçimini sağlayamayacak durumdaysa yükümlülük doğmaz.


günümüzde uygulama (2025 itibarıyla)

2025 yılında madde 364 hâlâ yürürlüktedir. yargıtay kararlarına göre bu madde, "aile bireylerini yoksulluktan korumayı" hedefler ve ahlaki bir görevi hukuki bir hak haline getirir.

elbette ekonomik kriz dönemlerinde bu davalar artış gösterebiliyor. özellikle eğitimine devam eden gençler ya da iş bulamamış kardeşler, ailelerinden yardım nafakası talep edebiliyor. mahkemeler karar verirken güncel ekonomik koşulları ve geçim standartlarını da dikkate alıyor.

sonuç

madde 364, aile dayanışmasını koruyan, duygusal olduğu kadar adil bir kuraldır. zengin kardeşin fakir kardeşe, çocuğun yaşlı ebeveyne, ebeveynin işsiz evlada destek olmasını sadece ahlaken değil, hukuken de zorunlu kılar. "sefiller" sefil kalmak zorunda değil.

kaynak: https://www.mevzuat.gov.tr/…vzuatmetin/1.5.4721.pdf