Türk Tarihinin En Ağır Yenilgilerinden Biri: 1912-1913 Balkan Savaşları

Osmanlı İmparatorluğu'nun balkanlardaki dört devlete, özellikle de Bulgaristan ve Sırbistan'a karşı 8 Ekim 1912-10 Ağustos 1913 tarihleri arasında verdiği ve 1 milyonun üzerinde insanın öldüğü bu savaşlar, tarihimizin en acı yenilgilerinden biri sayılıyor.
Türk Tarihinin En Ağır Yenilgilerinden Biri: 1912-1913 Balkan Savaşları


Neler olmuştu?

ilk balkan savaşı'nda bulgaristan, sırbistan, karabağ, yunanistan paktı osmanlı ile savaşmıştır. 17 ekim 1912'de sırplar ve yunanlılar makedonya'ya, bulgarlar da trakya'ya yürüyerek savaşı başlatırlar. yunanlılar selanik'i alır ve bulgarlar lüleburgaz'da osmanlı kuvvetlerini yenilgiye uğratır. 1912'nin sonları ile 1913 başlarında yapılan barış görüşmeleri sonuç vermez. fakat bu sırada enver paşa liderliğindeki jöntürkler darbe yapar. ve barış ister. bunun üzerine kuşatma altındaki, edirne, yanya kaybedilir. savaş londra konfernası ile sona erer:

- osmanlı gelibolu ve çatalca haricindeki tüm balkan topraklarını kaybeder.
- karabağ'ın işgal ettiği işkodra'da arnavutluk devleti kurulur.
- bulgaristan, yunanistan ve sırbistan; makedonya'nın durumuna kendi aralarında karar verecekler.

ilk savaşta verilen kayıplar:
sırbistan: 15.000
yunanistan: 5.000
bulgaristan: 32.000
türkiye: 30.000

ilk balkan savaşı tarafları memnun etmeyince savaşın ikinci perdesi başlar. fakat bu sefer taraflar yer değiştirmiştir. bulgaristan'ın karşısında osmanlı, sırbistan, yunanistan, romanya (ilkinde tarafsızdı) almıştır. bulgaristan haziran'da sırbistan ve yunanistan'a yürür. zaten aralarında gizli anlaşma yapan ve bu saldırıyı bekleyen sırp ve yunanlar 15 temmuz 1913'te romanya ile birlikte bulgaristan'a savaş açar. ve neredeyse hiç savaşmadan sofya'ya yürürler. bu arada osmanlı da edirne'yi geri alır. bulgaristan anlaşma ister ve 10 ağustos 1913'te bükreş antlaşması yapılır.

- bulgaristan ilk savaşta kazandığı tüm toprakları kaybeder.
- osmanlı edirne'yi geri alır.

kayıplar şöyledir:
sırbistan: 18.500
yunanistan: 2.500
rumanya: 1.500
türkiye: 20.000
bulgaristan: 18.000

I., II. Balkan Savaşı ve sınırlar (1912-1913).

aslına bakılırsa osmanlı savaşa iyi hazırlanmış gibi duruyordu

almanya'dan yeni alınmış toplar, 250.000 civarında iyi donatılmış ordu hem halka hem de hükümete güven veriyordu savaş öncesi. hergün trenler dolusu yeni kıyafetli, yeni mavzerli, kıyafetleri eksiksiz taburlar yeşilköy'de toplanıp cepheye sevk ediliyordu.

ilk sağlam cephe kırklareli civarında kuruldu. güçlü merkez kanat, sağ ve sol kanatlarla desteklenmişti. olası bir bulgar saldırısının karşılanıp daha sonra hızlı bir şekilde geri sürüleceği bir meydan savaşına hazırlanmıştı. ancak 20. yy'ın beraberinde getirdiği kıtalar arası iletişim ve levazım desteği ne almanlar ne de türkler tarafından sağlanamamıştı. bunun sonucunda ordunun sol kanadı, merkezden habersiz olarak ikiye ayrılıp bir gece hücumuna kalkışmış, yetersiz haberleşmeden dolayı birbirilerini düşman sanıp kurşun yağdırmışlardır. (aynı olay sarıkamış'ta da cereyan etmiştir)

sonuçta sol kanat bir anda dağılmış, hızla geri çekilmeye (hatta bozgun şekilde kaçmaya) başlamış, bunu gören merkez ordusu da kontrolsüz şekilde kaçmaya başlamıştır. bütün bunlar olurken ordunun başkomutanı olaylardan habersiz bir şekilde bir kulübede mahsur kalmış açlıktan ölmek üzereyken bir ingiliz gazetecinin getirdiği erzakla kendine gelebilmiştir.
atıyla çıktığı teftiş gezisinde ordunun merkez kanadının dağıldığını görüp sağ kanada da çekilme emri vermiştir. oysa ki sağ kanat (aç olmasına rağmen) hayli iyi konumlanmış bir durumdaydı. emri alan komutan geri çekilmeye başladığı anda, emrin geri alındığı mevzilere geri dönmesi emrini almıştır. ancak iş işten geçmiştir. mevzilerin boşaldığını gören bulgarlar taarruza kalkmış ordudan geri kalan birlikleri ezip geçmişlerdir.

ordu artığı ancak çorlu'da bir ölçüde toparlanabilmiş karşı hücum olarak lüleburgaz'da düşman önüne çıkmıştır. ancak levazım açısından sıfır yardım alabilen ordu açlıktan bitap duruma düşmüş, bu da savaşma yeteneğini neredeyse yok etmiştir. lüleburgaz'da ağır bir yenilgi sonrası ancak çatalca dağlarında bir savunma hattı oluşturulabilmiştir.

lüleburgaz savaşında son yedeklerini de devreye sokan bulgar ordusunun artık takip edebilme gücü kalmamıştır. ne de olsa adam gibi bir çatışma yaşamadan edirne, kırklareli gibi önemli kazançlar sağlanmıştı.

istanbul'da artık panik başlamış durumdaydı. boğazdaki yabancı savaş gemileri (ki hollanda'dan ispanya'ya kadar pek çok gemi boğazdadır o sırada. düşünün artık osmanlı'nın dışarı karşı ne kadar çaresiz olduğunu) kendi azınlıklarını korumak adına karaya asker çıkarmaya hazırlanmaya başlamıştır (aslında korumak istedikleri azınlıklar kadar kendilerine ait büyük hazinelerin saklandığı duyun-u umumiye ve osmanlı bankası'dır).

Savaş sonrası Kumanova'da bir kilise önünde sergilenen Sırpların ele geçirdiği Türk silahları.

ermeni asıllı hariciye nazırı artık büyük ülkelere neredeyse yalvarma durumundadır bulgarların durdurulması için. çünkü çatalca savunmasının en fazla 48 saat dayanacağı düşünülmektedir. hatta bulgar saldırısı başladıktan sonra çatışmaların hadımköy'e kadar ilerlediği dedikoduları dolaşmaya başlamıştır.

ancak çatalca'da beklenmedik bir şey olur. meydan savaşlarında çok kötü olan osmanlı ordusu, her zaman iyi yapabildiği şeyi yapmış ve savunma savaşında başarılı olmuştur. daha fazla ilerlemesi de almanya tarafından engellenen bulgarlar durmuş ve barış anlaşması imzalanmıştır.

bu kadar acı bir yenilginin gerçek sebebi tabii ki siyasi çekişmelerdir. ittihatçılar ve old school yöneticiler gerçek iktidar ve gerçek kurtuluş için karşı tarafın kaybetmesini bekler konumdaydılar. ayrıca 20 yıldır kaderi alman subaylarına terk edilen osmanlı ordusu, levazım ve tedarik yönünden iyi eğitilememiş, alman silahları da fransız ve ingiliz silahları karşısında başarısız olmuştur (nitekim 2 yıl sonra başlayacak dünya savaşı'nda da almanlar en fazla levazım konusunda sıkıntı çekmiştir).

bu savaş aynı zamanda osmanlı'nın cihan harbine girmesinin de gerçek sebebi olmuştur. artık anayurt haline gelen yanya, selanik, üsküp ve nice şehrin kaybedilmesi osmanlı'nın asla kabullenemeyeceği bir durum haline gelmiş, olur da kazanırız aynı toprakları diyerek iki sene önce savaştığı bulgarlar ile bile ittifak yapacak hale gelmiştir.

Osmanlı kuvvetleri ile Bulgar kuvvetleri arasında imzalanan Çatalca Mütarekesi sonrası Türk ve Bulgar subaylar.

Acı sonuçlardan biri

bu savaş sürecinde 1 milyona yakın sivil müslüman katledilmiş ve 1 milyon balkan türk'ü anadolu'ya göçe zorlanmıştır. ama 1915'ten 3 yıl önce olduğu için olsa gerek, bu olaylar dünyanın hiçbir yerinde -türkiye de dahil- soykırım kapsamına sokulmaz.

Birinci Balkan Savaşı sırasında Balkanlardan göç eden Türk muhacirler, İstanbul, 1912.

osmanlı devleti'nin 600 küsür yıllık tarihindeki belki de en utanç verici yenilgi bu savaşta alınmıştır

osmanlı, o zamanlar eski kudretinde olmasa da kendisine karşı savaş açan balkan devletlerinden kat be kat güçlü bir durumdaydı. bu savaşta en çok uğraştığımız devlet bulgaristan olmuştur. bulgaristan ise bu savaştan sadece dört yıl önce, 1908 yılında bağımsız olmuş bir devlettir. bu yeni devletin ordusu da haliyle pek güçlü değildir. bakın bu savaşlarda görev yapmış olan mahmud muhtar paşa ne diyor:

"tarihte her zaman savaşçı ve cesur olarak bilinen türk askeri ve ordusunun en aciz kaldığı, en zor durumlara düştüğü savaş birinci balkan savaşı'dır. bu yenilgi o kadar büyük olmuştur ki yeni bir devletin deneyimsiz ordusu olan bulgar ordusu, kaçan türk ordusunu kovalamaktan yorulmuş ve yakalayamamıştır."

balkan savaşları sonunda kaybettiğimiz topraklar, o zamanki nüfusları ve harbin genel bilançosu 

savaştan önce balkan devletleri:

- bulgaristan krallığı: 96.345 km2 ve 4.338.00 nüfus,
- yunansitan krallığı: 64.859 km2 ve 3.041.000 nüfus,
- sırbistan krallığı: 45.427 km2 ve 3.000.000 nüfus,
- karadağ prensliği (savaştan sonra krallık oluyor): 9.427 km2 ve 274.000 nüfus.

aynı tarihlerde osmanlı'nın avrupa toprakları girit hariç 176.300 km2 idi ve 7.828.000 nüfusa sahipti.

savaştan balkan devletleri şu kazançlarla çıkmışlardır:

- bulgaristan: 25.257 km2 toprak ve 984.000 nüfus,
- yunanistan: 55.919 km2 ve 1.859.000 nüfus,
- sırbistan: 41.873 km2 toprak ve 1.942.000 nüfus,
- karadağ: 5.590 km2 toprak ve 161.000 nüfus.

bu suretle yunanistan 120.060 km2 ve 4.400.000 nüfusa, sırbistan 87.300 km2 ve 4.942.000 nüfusa, bulgaristan 121.602 km2 toprağa ve 5.322.000 nüfusa ve son olarak karadağ 15.017 km2 toprağa ve 435.000 nüfusa erişti. ayrıca eklemem gerekirse; 25.734 km2 genişliğinde ve 800.000 nüfuslu bir arnavutluk bağımsızlığını ilan ederek osmanlı devletinden ayrılmıştır.

Bilinmeyen Detaylarıyla Dünya Tarihinin En Önemli Savaşlarından Biri: Çanakkale Zaferi