THY'nin Boeing'den Alacağı 225 Yeni Uçağa Bir Uçak Bakım Mühendisinin Yorumu
thy büyüyen bir şirket ve zaten yakın bir zamanda hali hazırda airbus'tan 300 küsür uçaklık bir sipariş vermişti
ama bu uçaklardan özellikle airbus 320, 321 neo uçaklarını, motorlarından kaynaklanan sorunlar nedeni ile efektif olarak kullanamıyordu. son iki üç yıldır thy'nin sahip olduğu bir sürü airbus 320 neo serisi uçak, motorları sökülmüş ve storage yapılmış bir şekilde istanbul havalimanı'nın 100'ler ve 200'ler açık park pozisyonunda yatıyordu.
boeing'e gelirsek
thy tarihinde hiçbir zaman tek bir üreticiye bağlı kalmadı. hemen hemen her zaman filosunun yarısı airbus uçaklarından oluşuyorsa, yarısı da boeing uçaklarından oluşuyordu. bu, thy'nin boeing'ten verdiği 200 küsür uçak siparişi olayı yeni bir hadise değil. thy zaten son bir, bir buçuk senedir boeing ile bu siparişin detayları hakkında anlaşmaya çalışıyordu. anlaşmanın bu kadar uzamasının sebebi ise; boeing'in yaşadığı elim olaylar neticesinde, üretim bandının yavaşlaması ve bu sipariş verilecek uçakların teslim tarihi hakkında thy'ye net bir cevap verilememesi. ikinci anlaşmazlık konusu ise, bu uçakların cfm motorlarının bakımları hakkında tam net bir anlaşmaya varılamaması. yani arada ufak pürüzler vardı ve bu pürüzler hiçbir zaman halledilmeyecek şeyler değildi.
ama ekşi'nin her şeyi bilen yazarları, olayı hemen f35 mevzusuna falan veya siyasi olaylara bağlamış. belki bu sipariş mevzusu f35'lerin alımı için bir koz olarak kullanılmış olabilir. kullanıldıysa da mantıklı bir hamledir ama bu f35 veya f16 konuları olmasaydı da, thy zaten boeing'ten bu siparişleri verecekti.
ben özellikle thy'nin boeing 737max siparişlerini az bile buluyorum
bugün dünyadaki en bakım dostu ve en az aog (aircraft on the ground) olan uçak, boeing 737max'lerdir. aog demek, bir uçağın gittiği her hangi bir meydan'da no-go bir arızadan ötürü geri dönememesi ve orada kalmasıdır. böyle bir durumda uçuşa elverişli olmayan o uçak, o arıza giderilene kadar o meydanda kalır. bu durum, o uçağın operatörü için çok büyük bir mali külfettir. olay ground olan uçaktan ötürü sadece seferlerin icra edilememesi değil, o uçak uçuşa elverişli hale getirilene kadar ki sürede kaldığı meydandaki park yeri kirası, yolcuların konaklama masraflarını ve arızanın çözümü için şirketin ana bakım istasyonundan, uçağın ground olduğu istasyona teknik bakım personeli, malzeme ve techisat göndermesini de içerir. bu bakımdan bir uçağın sadece kaza, kırım yapması değil; gittiği meydanda aog olmayarak geri dönmesi de, o uçağın işleticisi olan havayolu şirketleri için çok önemlidir.
bu konuda boeing 737max uçağı kesinlikle uçak işleticilerinin dostu bir uçaktır. boeing 737max'ler hemen hemen hiç arıza vermeyen, bakımları sade ve basit olan uçaklardır.
bunun yanında boeing 737max'ler oldukça yakıt tasarruflu uçaklardır. boeing 737max'in gövde ve kanatları 737ng uçaklarına göre daha fazla kompozit icerir. bu yüzden b737max'ler hem b737ng'ye göre daha hafiftir; hem de b737max'in leap-1b motorları, b737ng'nin cfm56-7b motorlarına göre daha yakıt tasarrufludur.
bu şu demek oluyor. b737max istanbul'dan orta afrika'da bulunan yedi saat mesafedeki şehirlere 16-17 ton yakıt ile uçarken, b737ng uçakları aynı mesafeye uçabilmek için en az 20-21 ton yakıt alması gerekir. airbus 320, 321 uçakları ise 7 saatlik mesafeye full yakıt ile bile uçamıyor. airbus 320 serisi uçakların en uzak uçabilecekleri mesafe beş buçuk saatlik uçuş süresini kapsayan desnitasyonlardır. o yüzden thy orta afrika'da bulunan onlarca desnitasyona boeing 737max uçakları ile sefer düzenlemekte ve boeing 737 max uçakları, thy'nin afrika stratejisinin temel taşlarını oluşturmaktadır. şu an thy afrika'ya en fazla sefer düzenleyen şirketlerin başında bulunuyor. belki birinci sırada bile bulunuyor olabilir. bu noktada b737max uçaklarının şirkete sağladığı katkılar yadsınamaz bir gerçektir.
thy pandemiden sonra çok akıllıca ve cesurca hamleler yaptı
pandemiden sonra hiç bir havayolu şirketi bu kadar hızlı bir şekilde toparlayıp, büyüyemezken, thy agrasif bir şekilde büyümeyi başarmıştır.
örneğin, pandemiden önce bi ara avrupa'nın en büyük şirketlerinden olan lufthansa'nın thy'yi satın alabileceği konuşuluyordu. şu an ise thy'nin filodaki uçak sayısı lufthansa'yı geçmiş bulunuyor. market değeri olarak ise, thy şu an lufthansa'ya çok yaklaşmıştır ve dünya'nın en büyük havayolu şirketlerinden biri olmuştur. bu başarıda thy'nin pandemiden sonra yaşadığı büyüme trendi ve thy çalışanlarının emeklerinin çok fazla etkisi vardır.
bunun yanında bu gün thy kendisine bağlı iştirakları ile birlikte yaklaşık 60 bin kişiye istihdam sağlamakta. bu yeni uçak siparişlerinden sonra, sipariş edilen uçakların filoya katılması ile birlikte çok yakın bir gelecekte thy'nin istihdam ettiği çalışan sayısı 100 bin kişiye yükselebilir. bu açıdan baktığımızda bu ülke vatandaşları için çok güzel ve önemli bir gelişmedir. çünkü thy çalışanlarına dünya standartlarında imkan sağlayan türkiye'deki ender şirketlerden biridir. keşke thy ölçeğinde olan şirketlerimizin sayısı artsa ve bu şirketler ülkemizdeki insanlarının refahına katkıda bulunsalar.
thy'nin bu büyümesini etkileyecek en büyük olay, tekrardan pandemi gibi bir olay yaşamamız olur. inşallah böyle bir olay bi daha yaşanmaz veya global ölçekte bir kriz ortamı oluşmaz ve thy büyümesini bu şekilde sürekli sürdürür.