Resim Yapan Filozof: René Magritte'in Hayatı ve Eserlerine Dair Detaylar
annesi, magritte henüz 13 yaşındayken intihar eder. yüzünde bir örtü ile bulunur. magritte her ne kadar kendisi kabul etmese de, bu imgenin etkisinden kurtulamamış ve bunu resimlerine yansıtmıştır.
the lovers, 1928
the lovers ii, 1928
15 yaşındayken ilerdeki eşi olacak georgette berger ile tanışır. daha sonra uzun yıllar görmese de, berger ilk gençlik yıllarının unutulmaz bir hayali olarak belleğine kazınır. bana çok masum, çok güzel bir aşk izlenimini veriyor.
sürrealizme geçmeden önce fütürist, kübik ve soyut eserler verir. fakat daha sonra amacının bu olmadığını anlar ve resimlerinde nesneler üzerinde yaptığı soyutlama ve sadeleştirmelerin yerini titiz bir detaycılık alır. nesneleri izleyenin alışık olmadığı konumlarda resmederek gerçek dünyaya meydan okumayı amaçlamaktadır. sanatındaki bu değişimi yansıtan ilk çalışmalardan biri nocturne isimli tablosudur.
nocturne, 1925
onu, the musings of the solitary walker (münzevi yolcunun düşünceleri), ve ilk gerçeküstü çalışması olarak kabul edilen the lost jockey (kayıp jokey) izlemiştir. bu resimler magritte'in yerleşmiş tarzının ilk örnekleridir ve resimlerinde sürekli olarak kullanacağı pek çok imgenin erken tasvirlerini içermektedir.
the musings of the solitary walker, 1926
the lost jockey, 1926
en ünlü eseri the treachery of images'ta (imgelerin ihaneti) bir pipo imgesi vardır ve bu imgenin altında fransızca “ceci n'est pas une pipe” ("bu bir pipo değildir") yazan bir altyazı bulunmaktadır. magritte'in bu tabloda ele alıp incelemek ve seyirciyi üzerinde düşünmeye zorlamak istediği ana fikir bir pipo imgesi gösteren resmin, her ne kadar gerçekçi olarak çizilip renklendirilmiş olursa olsun, gerçekten bir pipo olmadığıdır. imge sadece bir gerçek temsilcisi olup bir gerçek değildir; yani gerçekten içi tütünle doldurup; yakılıp; tütün dumanı çekilebilecek bir pipo değildir.
magritte bununla ilgili “şu pipo için bana ne çok soru soruldu. siz benim tablomdaki pipomu doldurabilir misiniz? yapamazsınız, değil mi? o sadece bir röprezantasyon (temsil). eğer tablomun altına “bu bir pipodur” diye yazsaydım, size yalan söylemiş olurdum.” der.
the treachery of images, 1929
çoğu resminde kullandığı ögeler benzerdir. fötr şapka, elma, pipo en çok kullandıklarındandır. eserleri genellikle gizem üzerine kuruludur. hep tam görünmeyen, merak edilen, eksik kalmış ögeler bulunur.
the son of man, 1964
the pandora's box, 1951
the therapist, 1937
magritte sürrealizm trendindeki en başarılı ressamlardandır. diğer sürrealist ressamlara kıyas magritte'in eserlerinde detay, çok fazla öge koyarak değil, tek bir ögeyi detaylı çizerek sağlanmıştır. bu konuda kendisi bir dahidir.
man in a bowler hat, 1964
the art of living, 1967
the philosopher's lamp, 1936
magritte'le ilgili uzun zamandır bir yazı yazmak istiyordum. en büyük hayallerimden biri belçika'da bu eserleri bir arada görebileceğim magritte müzesi'ni ziyaret etmek. var bir hayalimiz...
Son söz kendisinden gelsin
“kendimin ve başkalarının geçmişinden tiksiniyorum. boyun eğmekten, sabırdan, profesyonel kahramanlıktan ve tüm zorunlu güzel duygulardan. dekoratif sanatlardan, folklorden, reklamdan, spiker sesinden, aerodinamikten, izcilerden, petrol kokusundan, günlük olaylardan, sarhoş insanlardan tiksiniyorum.
yıkıcı mizahı, çilleri, dizleri, kadınların güzel saçlarını, küçük çocukların özgür hayallerini, sokakta koşan genç kızları seviyorum.
gerçekdışı, imkansız ve yaşayan aşkı arzuluyorum. kendi sınırlarımı tam olarak öğrenmekten çok korkuyorum.”