Orada Yaşayan Birinden: ABD'deki Bireysel Silahlanmanın Vardığı Çılgın Nokta

25 Mayıs'ta, Teksas'ta bir ilkokula düzenlenen silahlı saldırı sonucu 18'i çocuk 21 kişinin hayatını kaybetmesi, gözleri ABD'deki bireysel silahlanmaya tekrar çevirdi. Orada yaşayan bir Sözlük yazarı aktarıyor.
Orada Yaşayan Birinden: ABD'deki Bireysel Silahlanmanın Vardığı Çılgın Nokta
iStock

abd... çok uzun yıllardır, çok farklı eyaletlerinde yaşamamıza rağmen bu bireysel silahlanma meselesinin ancak çocuk okula başlayınca ve hatta biraz da büyüyüp olan biteni anlamaya, sormaya başlayınca gündemimize geldiği ülke.

ben hep ya büyük şehirlerde yaşadım (hep demokrat ağırlıklı) ya da college town'larda yaşadım (yine demokrat ağırlıklı), ve hep kafamda demokratların bu konuda çok daha bilinçli oldukları vardı. hele college town'larda cumhuriyetçi bile olsa, okumuş etmiş, gezmiş görmüş bir insan niye böyle bir savunsun ki diye düşünürdüm. yine de böyle bölgelerde silahlanma oranı elbette çok daha düşük, çünkü göçmen ağırlıklı nüfus var.

ama ne olursa olsun zamanla anladım ki bu demokrat- cumhuriyetçi, okumuş- cahil, zengin- yoksul meselesi değil. her 100 amerikalının 89'unda silah var. bu amerikada bir kültür, mantıklı bir açıklaması asla yok, kime sorsam yok, ama bu noktaya kadar taşınmış bu kültür, geri dönüşü de neredeyse imkansız. yahudilerden bile güçlü olan silah lobisi zaten buna izin vermez.

yüzyıllar önce federal hükümete karşı kendilerini korumak için her state kendi vatandaşına bu hakkı vermiş. sonra yıllarca devam eden iç savaş insanları iyice silaha bağımlı hale getirmiş. sonra her konuda olduğu gibi bazen aşırıya kaçan özgürlük anlayışı da eklenince silah artık gelenek olmuş. birkaç kuşak gerçek amerikalı kiminle konuşsam daha ilkokulda silahla tanışıp, bir hedefi vurmayı öğreniyorlar. silah fuarlarına, silah şovlarına gidiyorlar çocuk yaşta. 18 yaşına gelince, bazen gelmeden bile aileden bir silah hediye ediliyor. örneğin, 2021 christmasta kentuckyli bir congressman aile fotoğrafı paylaştı, küçük kızı dahil tüm aile elinde silahla noel pozu vermiş. bu adam mit mezunu, congressman (kongre üyesi).


tabii ki bu adamlar sürekli silahla yaşamıyor

beyaz amerikalıların neredeyse 80% yoğunlukta olduğu bir şehirde de yaşadım mesela, inanılmaz huzurlu, sakin bir şehirdi. evet belki hepsinde silah vardı ama hepsi kibar, hep gülümseyen, yardımsever, konuşkan, süper insanlardı. işleri güçleri futbol, barbekü, camping, hiking filandı. gayet mutlu bir şekilde işlerinde, güçlerinde, hayatlarında insanlardı. silah onlarda bir kültür, bir merak olarak kalmıştı.

büyük şehirlerde de genelde anlayışlı, açık görüşlü, eğitimli birçok insanın silah da bulundursa gayet aklı başında hayatlar yaşadıklarını gördüm. onlar da zaten büyük şehir telaşında hayata yetişmeye çalışan, sıradan, günlük dertleri olan insanlar.

zaten belki silah bulunduranların çoğunluğu da böyledir. ama işte zaten tedirgin eden o silahın varlığı maalesef.

silaha ulaşmak zaten çok kolay. walmart'ta bildiğin mermi satılıyor. ehliyet gösterip gayet kolaylıkla silah alınabiliyor. silah taşımak bazı eyaletlerde gurur meselesi, kendi aralarında bile sohbeti yapılıyor.

peki nasıl düzelir?

tabii ki düzelmez. bunu değiştirmeyi teklif eden hükümet zaten asla oy alamaz. isyan çıkar, kimse de 300 milyon bireysel silah olan ülkede isyan çıkarmak istemez. insanların güzellikle bunu kabul etmeleri çok zor. çok aklı başında, inanılmaz zeki, dünyada birçok ülkede yaşamış, görmüş geçirmiş, demokrat görüşte bir akademisyen yakınımızın bile bu konudaki yorumu şu: çocuklarını kaybeden ailelerin acısını anlıyorum, ama silahsız bir amerika düşünemiyorum. işte en sağduyulu yorum bu.

belki en fazla silah almadan önce background check olması, bir eğitim almanın zorunlu olması kabul edilebilir ama bu bile çok düşük ihtimal.


amerika 50 eyalet, 50 farklı ülke gerçekten, 50 farklı kültür

bu yazdıklarım bazı yerler için elbette geçerli değil ama genel durum bu. büyük şehirler başka, onların etrafındaki banliyöler başka, küçük şehirler, college town'lar başka, onların etrafındaki banliyöler (suburb) başka, en önemlisi rural'lar bambaşka. en yakın yerleşim yerine 50 mil uzakta yaşayan bir çiftçiye silahını bırak demeye amerikan başkanı bile cesaret edemez. ya da harlem'de, philedelphia'da yaşayan siyahi adama background check clear değil silah alamazsın demek zaten imkansız.

maalesef bu korkularla, temkinli bir şekilde yaşayıp gidiyoruz işte. böyle haberler gündeme gelince bir tedirginlik oluyor, sonra unutuluyor. ne olursa olsun unutmadığımız şey dışarıda kimseyle ağız dalaşı bile olsa karşı karşıya gelmemek, hep gerginlikten uzak kalmak, çünkü kimin ne taşıdığını bilemezsin...