Çocukken Hayallerimizi Süsleyen ama Şimdilerde Anlam Verilemeyen Arabalar

mazda 323

benim için kesinlikle mazda 323'ün açılıp kapanan farlı araba modeliydi. o zamanlar benim gözümde ne ferrari ne porsche dünyanın en iyi arabası mazda'ydı. bir de tempra'nın o dijital göstergesinden dolayı gözümde ayrı bir yeri vardı, ne zaman tempra'ya binsem o dijital hız göstergesinden gözümü alamazdım.


tempra'nın müthiş göstergeleri


ford taunus

sırf hız göstergesi 220 gösteriyor diye ne havalıydı gözümüzde. eğilip eğilip bakar hatta diğerlerine gösterirdik camdan.


renault flash

hastasıydım bu arabanın. sanki o zamanlar sadece zenginler binebiliyordu bu arabaya ya da ben öyle sandığımdan daha da çekici gelirdi.


opel tigra


ford ka

ortaokulda bir arkadaşımı babası almaya gelirdi bu arabayla. lacivert renk. araba okul bahçesinden çıkana kadar izlerdim. hala hatchback araba seviyorum ve kullanıyorum. sanırım gelişen tasarımlar sebebiyle eskisi kadar hoşuma gitmiyor şu an. yeni kasa i20 başka bi aşama artık. evet tam olarak aynı sınıf değil biliyorum ama olsun.


fiat marea

ilk çıktığında çok etkileyiciydi. klas olarak günümüzün audi a4'leri gibi geliyordu ama şimdi eski halinden eser yok...


renault concorde


mercedes'in 90-95 arası modelleri

benim gözümde allah'tı. şimdi baktığım zaman harbiden güzel lan, sanki mercedes'in en güzel modelleriydi bunlar. sonra farlarının hatları bi yumuşamaya şekilsiz hale gelmeye başladı falan. işte o araba:


renault 21 manager


palio station


murat 131

ilk arabamız. of ya nasıl heyecanlanmıştım. çok sevinmiştim artık trene binmeyeceğiz diye. şimdi de trene binince seviniyorum, hayat işte.


hyundai h100

90'larda yumuşak hatlı bir ticari araç olarak ilgimi çeker ve hoşuma giderdi.


lada samara

olm bir tek ben mi beğenmişim bu arabayı. hepiniz mi mazdacıydınız :(