Ülkemiz Yayıncılığında Pek Çok İlke İmza Atan Dergi: Servet-i Fünun
bundan tam 129 yıl önce, 17 mart 1891'de kurulan servet-i fünûn dergisi üzerine
derginin kurucusu ahmet ihsan tokgöz, dönemin padişahı ikinci abdülhamit'in maddî desteğini de alarak bu dergiyi kurmuş ve günlük sayı çıkarmaya başlamıştır.
derginin piyasaya çıkar çıkmaz tutmasının iki sebebi vardır:
birincisi; dergide bahsedilen konular avrupa'daki bilimsel gelişmelerden derlemedir ve çok ilgi çekicidir.
ikincisi; derginin baskısında kullanılan kağıt, o döneme kadar osmanlı topraklarında görülmemiş kalitededir.
ahmet ihsan, recaizâde mahmut ekrem'in öğrencisidir ve türkleri jules verne ile tanıştıran adamdır.
dergi ilk başlarda magazin-bilim konulu yayınlar yapsa da 1895'te recaizâde, öğrencisinin kurduğu bu dergide yazılarını yayımlamaya başlaması ve diğer öğrencisi tevfik fikret'i de derginin yazı işlerinin başına getirmesiyle edebî yönü ağır basan bir dergi olacaktır artık servet-i fünûn.
daha sonra ise şampiyonlar ligi kadrosu kurulur ve halit ziya'dan ahmet hikmet'e; hüseyin cahit'ten süleyman nazif'e birçok isim dergide yazmaya başlar ve dahi böylece edebiyat-ı cedîde kurulur.
dergiyi kurup büyüten isimlerin yaş ortalamaları 25-28 gibidir ve hepsi fransızca bilmektedir.
ahmet ihsan, gizli bir ittihatçıdır ancak daha sonra ittihatçılar ile anlaşamaz ve kopar onlardan. yine de milli mücadele için önemli bir isim olmuştur. ingilizlerin emri ile tutuklanacak iken mustafa kemal tarafından kendisine haber uçurulmuş ve yurt dışına kaçması sağlanmıştır. yurt dışındaki bağlantılarını kullanarak ankara hükümetini ve milli mücadele'yi destekleyici gazete yayımları yaptırmıştır buralarda.
dergiye dönecek olursak, dönemin en güçlü edebiyat dergisidir servet-i fünûn. lâkin 1900'lü yılların hemen başında ali ekrem, dergide kendi arkadaşlarını "batı dillerine özenmekle" suçlayınca dergi çatırdar. ancak asıl dağılma tevfik fikret ve ahmet ihsan'ın bir sabah dergide küfürleşmeleri sonucu fikret'in dergiden ayrılmasıyla başlar.
ortamı boş bulan hüseyin cahit, edebiyat ve hukuk adlı bir de makale paylaşınca dergi, sarayın emriyle kapatılır. bu makalede osmanlı, fransız ihtilali'nden önceki fransa'ya benzetilir. ihtilal sonrası fikirler övülür. elbette ikinci abdülhamit bunu kendince zararlı bulur.
lâkin ahmet ihsan ne yapar eder dergiyi tekrar açar ancak yine eskisi gibi magazin dergisine dönüşmüştür dergi. nitekim ikinci meşrutiyet'in ilanından sonra derginin yeni genç yazarları tarafından fecr-i âti topluluğu kurulur. fecr-i âti, geleceğin şafağı demektir. ancak bu hareketin geleceği pek parlak olmaz ve yerini yeni lisan hareketine, milli edebiyatçılara bırakırlar.
artık servet-i fünûn dergisinde türkçü gençler bulunmaktadır:
arif nihat asya, faruk nafiz, yusuf ziya, halit fahri, peyami safa gibi isimler!
25 mayıs 1944'te basılan 2461. sayısı ile yayım hayatına veda etmiştir.
servet-i fünûn;
ilk kez fotoğraflı röportajların görüldüğü,
ilk kez fotoğraf yarışması düzenleyen,
ilk kez 1000. sayısına özel kapak ve içerik hazırlayan,
ilk kez kadın tabloları yayımlayan,
ilk kez savaş muhabirliğinin görüldüğü,
ilk kez hem gazete hem de dergi hüviyetinde yayımlanmış bir dergidir.
edebiyatımızdaki yeri çok büyüktür vesselâm.