MEF ve Yurtiçi Kargo'nun Kurucusu İbrahim Arıkan'ın Uyguladığı İlginç İş Yöntemi
eğlenceli bir anekdot yazayım, bugün öğrendiğim...
ibrahim arıkan'ı bilirsiniz. bilmeyenler için kısaca özet geçeyim: mef dershaneleri ve yurtiçi kargo'nun kurucusudur. 2 şubat 2016 yılında vefat etmiştir. türkiye için önemi modern dershanecilik ve kargo taşımacılığı gibi iki alakasız sektörü ülkeye ilk getiren girişimci olmasıdır. fizik öğretmenidir...
bizim kayın peder de mef dershaneleri'nin bu kuruluş aşamasında ibrahim arıkan'la beraber çalışmış, okullarında bölüm başkanlığı, müdürlükler falan yapmış eski yoldaşlarından biri. ölüm yıl dönümünde anmak için 2 şubat 2020'de bir organizasyon vardı mef okulları'nda. eski dostunu anmak için katılmak istedi bizimki... götürdüm, getirdim yardımcı olmak adına, bu şekilde organizasyona ben de katılmış bulundum ilk kez.
çok uzattım; gelelim ihtiyar yoldaşların aralarında geçen muhabbetlerde bulunan maceralardan ilgimi çeken anekdota:
ibrahim arıkan, okullar ve dershanelerden oldukça zengin bir yatırımcı olmuşsa da patronluk konusunda oldukça zorlanırmış. öğretmenlerinin çok iyi olmasını istermiş. ölçümü nasıl yapılıyor bilmiyorum, eğitimci değilim ama %85 başarı oranını yakalayamayan öğretmeni okullarında ve dershanelerinde çalıştırmak istemezmiş. dolayısıyla bu baremin altında kalan öğretmenleri işten çıkarması gerekirmiş. lakin onları işten çıkarıp ekmeklerinden etmek ağır gelmiş olacak ki başka yerde işi hazır olmayan öğretmenlerine diğer şirketi olan yurtiçi kargo'dan bayilik teklifi yaparmış. o dönem yeni yeni kurulmakta olan yurtiçi kargo'nun çeşitli bölgelerinde şube açmaları için teşvik eder, hatta onlara destekte bulunurmuş. böyle böyle yurtiçi kargo'nun ülkedeki ilk yayılımının ağırlıklı bölümünü okulunda nispeten başarısız olan öğretmenler vasıtasıyla yapmış. "ben seni okulumda çalıştıramayacağım ama git memleketine yurtiçi kargo aç, çalıştır, ben de sana destek olayım" dermiş kısacası.
bu durumu öğretmenler aralarında dalga unsuru olarak kullanırlarmış hatta:
- hüseyin hoca ne oldu bu sene gözükmüyor ortalıkta?
+ kargocu oldu gitti ehehe.
gibi... kargocu olmak başarısız olmak anlamına gelmekteymiş kısacası. tüm öğretmenler bir gün "kargocu" olmamak adına daha sıkı çalışırlarmış mef okulları'nda.
aradan geçen zamanda yurtiçi kargo, türkiye'nin en geniş hizmet ağına sahip, en çok çalışan ve en çok küfür edilen (ehehehe) kargosu yanılmıyorsam şu anda. her bayisi günde binlerce paketlik bir hizmet hacmiyle çalışıyor. yıllar geçmiş, teselli ödülü olarak bayilik verdiği öğretmenler şirketin büyümesiyle milyonluk insanlar olurlarken, o dönem başarılı olup okullarda kalmayı başaran öğretmenler ise öğretmen maaşıyla kariyerlerini tamamlamışlar... yıllar, kaybedenleri kazandırmış kısacası.
kıssadan hisse; elinize gelen fırsatların o an size nasıl gözüktüğüne her zaman bakmayın. değişen şartlarla zamanın size ne getireceği hiç belli olmaz...
kendisini pek bilmem açıkçası ama bugün çalışanlarının ve eski dostlarının anlatılarından en azından onlar tarafından sevilen bir adammış izlenimini aldım. huzur içinde uyusun. bu yazı da ölüm yıl dönümünde eğlenceli bir bilgi olarak burada kalsın...