Kimsenin Kaçamadığı Alcatraz'dan Kaçan Zeki Mahkum: Frank Lee Morris
133 iq puanına sahip, zeki bir insan olan frank lee morris, hiç kimsenin kaçmayı başaramadığı alcatraz hapishanesi'nden (rock) 1962 yılında anglin kardeşlerle birlikte dahiyane bir fikirle kaçmayı başarmıştır. bu kaçıştan 1 yıl sonra imajı zedelenen bu hapishane 1963 yılında kapatılmıştır ve günümüzde müze olarak sergilenmektedir. yakalanamadığı için kaçış tarihleri ölüm tarihleri olarak kabul edilmiştir. yetkililer, boğulduklarını düşünüyorlar ancak bununla ilgili bir kanıt yok. ömür boyu hapse mahkum edilmişlerdir.
frank morris çok zeki biridir, kaçarken suda boğulup öldüğüne kesinlikle inanmıyorum çünkü ortada bir delil yok. alcatraz hapishanesi görevlilerinin 'boğularak hepsi öldü' demesi gururlarına yediremedikleri için uydurduğu bir yalandır. kimse kaçamaz, burası kaya; fakat 3 adam sizleri çok güzel kandırarak kaçmayı başardılar, demek ki o kadar da imkansız değilmiş.
öyle zekice planlamıştır ki her şeyi morris; kaçtıktan sonra kendi yaptıkları botla direkt san francisco'ya değil, akıntının daha az olduğu angel island'a geçmişlerdir, oysa tüm ekipler onları san francisco sahillerinde aramışlar ve hiçbir şey bulamamışlardır. planladıkları bu kaçışın 4. adamı olan ve yavaş olduğu için daha odasındaki tüneli kazıp yetiştiremeyen allen west kaçıştan sonra bu planı açık edene kadar kimse nereye kaçtıklarını bilmiyordu. allen west'in ifadelerinin ardından angel island sahillerinde bir bot, kürekler ve ayak izleri bulunmuştur, daha sonra ise o bölgede çalıntı bir araba ihbarı kaçtıkları gecenin sabahında verilmiştir.
bu kaçışın dosyası hala kapanmamıştır; kanıt, delil, ölüm veya yaşama gibi bir durum hala bulunamamıştır. olayın ilk günlerinde polisler delil karartmış ve diğer adada bir bot veya ayak izi bulunmadığını rapor etmişlerdir. oysa göreve gelen diğer polis memurları bu belgelerin gerçeklerine sonradan ulaşmışlardır.
san francisco körfezi'nde sahile 2,4 km uzaklıkta 9 hektar alana yayılmış olan alcatraz adası, abd'nin en ünlü hapishanelerinden biri olma özelliğini taşıdı. önceleri ispanyol'ların yönetiminde olan ada, "la isla de los alcatraces" (pelikanlar adası) adını taşımaktaydı. 1848 yılında abd yönetimine geçen ada, bir süre san francisco'nun savunması için askeri amaçlarla kullanıldı. 1868 yılında yapılan, yerli isyancıların önderlerinin tutulduğu hapishane, alcatraz adasının gelecekteki rolünü de belirleyecekti. ek binalarla giderek büyüyen cezaevi, 1 ocak 1934 tarihinde federal hapishaneye dönüştürüldü. disiplinin sıkı tutulması amacıyla yeni hükümlü alınmayıp, diğer cezaevlerinden tehlikeli hükümlüler buraya nakledildi. 1934 haziran'ında çeşitli yerlerden 196 tutuklu ve hükümlü bu kaçılması çok zor olan adaya taşındı.
alcatraz adası, birçok ünlü suçluyu "ağırlamıştır". bunlardan bazıları; al capone, doc barker, "makineli tüfek" george kelly, "kuş adam" ya da alkatraz kuşçusu olarak bilinen robert franklin stroud, bonnie ve clyde ikilisinin şoförü floyd hamilton ve alvin karpis gibi isimlerdi.
hükümlülerin sayılarla isimlendirildiği alcatraz'da çok basit temel gereksinimler dışında hiçbir ayrıcalık yoktu. cezaevi kitaplığından yararlanmak için bile en az beş yıl sorun çıkarmayan bir mahkum olma şartı aranıyor, aşırı akıntıyla çevrili adadan kaçışın çok zor olduğu hapishane koşulları, esir kamplarına benziyordu. sığınma yeri, yemek, kıyafet ve sağlık yardımının dışında hiçbir şey verilmiyordu. çoğu mahkum, günün 23 saatini hücresinde geçiriyordu. ancak fırsat gelirse, dışarıya -temizlikçi olarak bir saat kadar çıkabiliyorlardı. ana binada kapılar ve pencereler, demir parmaklıklarla kapalıydı. burada ve gözetleme kulesinde silahlı görevliler vardı. adanın etrafı ise soğuk körfez suları ve bolca köpek balığı ile çevriliydi.
frank morris, alcatraz'a geldiği ilk anda her mahkum gibi buradan kurtulmanın yollarını aramaya başladı. gardiyanlar onun çok zeki birisi olduğunu fakat ailesindeki karışık durumdan dolayı daha küçükken kötü işlere bulaştığını belirtirler. frank morris, john anglin, clarence anglin daha önceden başka bir hapiste tanışmışlardı. alcatraz'da güvenlik en üst seviyedeydi, tüm mahkumlar tek kişilik hücrelerde kalıyordu. gardiyanlar değişmeli olarak gün boyunca nöbet tutuyordu.
aslında frank morris, john anglin, clarence anglin'in yanı sıra kaçış planının içinde allen west de vardı. fakat allen west, çok yavaş hareket etmesinden dolayı diğerlerinin arkasında kalınca alcatraz'dan kaçamadı. frank morris grubun lideri konumundaydı, kaçış planı tamamen kendisine aittir. morris, uzunca gözlemler yaptıkdan sonra alcatraz'ın duvarlarının eskidiğini ve denizinde duvarlara vurmasıyla duvarların aşındığını fark etti. bir alet ile duvarı kazıyan morris böylece kaçışın ilk adımını attı.
frank morris ve ekibi hücre duvarını delip, yerine dergilerden yaptıkları maketi yerleştirerek hücreden dışarı çıktılar. böylece gardiyanlar duvarın delik olduğunu asla fark etmedi.
söylenenlere göre morris ve ekibine kaçmaları için alcatraz'da bulunan hemen hemen herkes yardım etti. morris alcatraz'da çeşitli görevlerde bulunan mahkumların yanına giderek onlardan yardım aldı, örneğin hazırladıkları mankenler için berber olarak çalışan bir alcatraz mahkumunda yardım aldıkları bilinir.
öte yandan kitap ve dergi dağıtan mahkumunda manken için morris ve ekibine fazladan kitap ve dergi verdiği bilinir. morris ve ekibi hücreden çıkmanın yolunu bulmuştu, hücrelerindeki duvarı deldikten sonra hücre duvarının içinden yukarıya tırmanıp, çatıya ulaşmaktı. fakat en önemli nokta burasıydı, çünkü çatıya ulaşınca karşılarında soğuk ve sert dalgaları ile san francisco körfezi bulunuyordu.
alcatraz'dan gündüz kaçmak imkansızdı, gardiyanlar sürekli nöbet tutuyor ve belirli aralıklarla sayım yapıyordu. gece kaçmak zorundaydılar. gardiyanlar geceleri sadece nöbet tutuyor, sayım yapmıyordu. kaçtıktan sonra hemen fark edilmemek için bir yol bulmaları gerekliydi, bunun için de kendilerinin yerine birer manken yapma fikrini ürettiler. dergilerden ve kitaplardan yaptıkları mankenleri iyice inandırıcı olması için berberden aldıkları saçlar ile birleştirip kaçacakları gece yataklarına koydular. hücreden çıkmak içinde hücreden bulunan havalandırma kanalını delerek, dergilerden ve kitaplardan yaptıkları duvarın aynısını kanala yerleştirdiler, böylece gardiyanlar hiçbir zaman duvarın delik olduğunu fark etmedi.
morris ve ekibi karşıya geçmek için içinde bulundukları şartlarda çok zor olan bir fikir ürettiler; karşıya geçmek için bir bot yapacaklardı. bunu yapmak biraz zaman aldı, morris ve ekibi yağmurluklardan bir bot yaptılar ve yaklaşık 50 adet yağmurluk kullandılar. morris ve ekibi gecede kendileri yerlerine yerleştirmek için kusursuz birer manken yaptılar, bu mankenleri yataklarına yerleştirdiler ve açtıkları delikten yukarıya tırmadınlar. hücreden dışarıya çıktıktan sonra çatının altında bulunan demirleri söktüler, bu işleri geceleri yaptıkları için oldukça dikkatli ve sessizdiler, gardiyanlar hiçbir zaman fark etmedi. orada bulunan demirlikleri de kestikten sonra çatıya ulaştılar. ardından 11 haziran 1962 gecesi alcatraz'a bir daha asla dönmemek üzere kaçtılar.
1979 yılında yayınlanan alcatraz'dan kaçış isimli filmde frank morris'i clint eastwood canlandırdı.