PSİKOLOJİ 6 Mayıs 2019
26,2b OKUNMA     677 PAYLAŞIM

Irkçılık ve Cinsiyetçiliğin Temelinde Ne Yatıyor Olabilir?

Farklı kimliklere dair tahammülsüzlüğün altında nasıl bir insan psikolojisi olabilir? Sözlük yazarı "aradadusunur" bu soruyla ilgili güzel bir fikir yürütmüş.
iStock

"iktidar sizi nerenizden yaralıyorsa orası kimliğiniz olur." - milan kundera

bir insanın kimliği; ırk, cinsiyet, sınıf vs. maddelerine göre belirlenir. ve tüm kimlikler; farklı olanlar, yani ötekiler üzerinden kurulur. ki bu farklılıklar dolayısıyla ve yine o farklılıkların aynı alanda bulunmasıyla kimlik ortaya çıkar. çünkü kişi, devamını sağlayabilmek için kendi kimliğini öteki'ne karşı tanımlamalıdır. ve bu lacan'a göre ötekine yönelik agresyon'un kökenidir; öteki, ayrı olmaklığı ve dolayısıyla kimliği tehdit eder. kaynak

Lacan

arthur schopenhauer, öteki'yle yaşayabilmenin temel kuralını şöyle anlatır;

"bir yığın kirpi soğuk bir kış günü ısınmak ve ayazda donup kalmamak için birbirlerine iyice sokulmuştu. gelgelelim, çok geçmeden biri ötekilerin dikenlerini kendi vücudunda hissetti, bu da onları yine birbirlerinden uzaklaştırdı. ısınma gereksinimiyle ne zaman birbirlerine yaklaşsalar, dikenlerinin birbirlerinin vücuduna batması gibi tatsız bir durumla karşılaşıyorlardı. böylece bir süre iki kötüden biriyle ötekisi arasında gidip geldiler, sonunda birbirlerinin yakınlığına en çok katlanabilecekleri bir uzaklık keşfettiler, bunun sağladığı az buçuk bir ısıyla yetindiler ister istemez."


insanın doğumunun belli bir süresinden itibaren yaşamış olduğu her şey, yine kendinde kayıt halindedir -id, ego, süperego-. ve bu kayıtların bazısı o kişinin yaşamı boyunca hiç ortaya çıkmaz iken, kimi kayıtlar ise o kişinin tüm yaşamını kurduğu temelin sahibidir. bir de kişinin kendisinden de ve doğal olarak diğerlerinden de gizlediği, kendisiyle bir şekilde uyuşturamadığı, bi' nevi kendisine yakıştıramadığı duyguları vardır. kişinin gizlemeye çalıştığı bu duygular, bazı durumlarda, aniden, farklı bir yüzle, farklı bir şekilde ortaya çıkar. ve bu yüz, her şeye yönelik, ve yine her şekilde olabilmektedir.


gizli şiddetin kaynağını da bu duygular oluşturmaktadır. kendisinden farklı olarak görünen, yaşayan, kısacası öteki olarak addedilenlere karşı öfke, aşağılama, nefret boyutuna varan duygular sonrası gizli şiddet; gizli olmaktan çıkarak somut bir şekilde yansır.

ırkçılığın ve cinsiyetçiliğin ortaya çıkış nedeni; diğer dinlere inananlara, diğer kültürleri yaşayanlara, genel bir deyişle sahip olunmayan diğer kimliklere yönelik nefretle aynı kaynaktan beslenmektedir.

ve bunun temelinde de; öteki'nin, kişinin kendi kimliğini ele geçireceği korkusu, kendi erkinin ortadan kaldırılacağı korkusu yatmaktadır.

kaynak

Amerikalı Bir İlkokul Öğretmeninin 60'lı Yıllarda Irkçılık Üzerine Yaptığı İlginç Deney