oysa sam, jon snow'un, daha çocuk yaşta, kendisinin aklına bile gelmemişken duvar'ın lordu olarak seçilmesini sağlayan politik bir deha. white walker'ları öldürmenin yolunu bulan bir araştırmacı, tarihçi, bilim adamı. yaşadığı dönemde white walker öldüren ilk insan, yani aslında yiğit bir savaşçı. çaresiz bir kadın ve bebeğinin hayatını kurtarmış, onlar için hayatını ortaya koymuş adam gibi adam.

yani sam, zeki, entelektüel, nazik, düşünceli, okumaya öğrenmeye açık, iyi niyetli bir adam. sam, insan gibi insan. ama sevilmiyor, yaranamıyor, ölmesi isteniyor. neden? çünkü sam şişman. çünkü sam yakışıklı değil. çünkü, onun errrrrrrrkkekkkkliği az geliyor bazı errrrkkkeekklere.

sam in babasi randyll tarly westerosun en sert, en sağlam, en karizma komutanlarından biri. sam ı anlamak için bu adamı anlamak lazım önce. 

bakın biz bu dizinin başından beri baratheon kardeşlerin hikayesini izliyoruz. ana hikayelerden biri baratheonlarin etrafinda yuruyor. küçük baratheon gay'di, hayalperest bir herif ti. ona rağmen sağlam bir ordu topladı. onun büyüğü stannis baratheon neredeyse kingslanding ı alıyordu. duvarda yaptıkları vs malum. dizinin başında ölen robert baratheon sagken bu ikisinin esamesi okunmuyordu. robert, eddard stark in en yakın arkadaşı, mad king e isyan eden orduların başkomutanı, asoiaf evreninin en karizma adamlarından biri olarak kabul edilen rhaegar targaryen ı öldüren adam. targaryen hanedanligini bitiren adamdan bahsediyoruz boru değil yani. işte bu robert ı savaş meydanında yenen ve saygısını kazanan bir adam var; randyll tarly, yani sam in babasi.

randyll tarly her ne kadar cesur bir savaşçı, muhtemelen westerosun yaşayan en iyi taktisyen komutanı olsa da sam e davranış biçimi açısından tam bir şerefsiz. oğlunun çekingen, iyi huylu, kitaba, sanata meyilli, şişman ve himbil bir çocuk olmasını kaldıramıyor ve kadin giysisi giydirip dolastirmak dahil ona etmedik eziyeti bırakmıyor. en sonunda da utancından onu duvara gönderiyor. sam duvara gelmese kendi babasi kafasını kesecek.

bu çocuk, bu psikolojiyle duvara geliyor ve biz o noktadan itibaren onun hikayesini izliyoruz. evet epik bir hikayesi yok ve diger yandsn tyrion lannister gibi içip sıçıp önüne gelenle alay ederek gezmiyor hatunlarla arası iyi değil. sahnelerinde çekingen, korkak bir çocuk görüyoruz. ama bakın bunların tamamı, yani tavırlar, çekingen görüntü, şişmanlık vs hatice. neticeye baktığımızda ise, seçtiği yaşam tarzı, hayata bakışı nedeniyle öyle bir babanın baskısına boyun egmemis, kişilik mücadelesinin sonunda babasının istediği çocuğu oynamaktansa duvara gelmeyi seçmiş kararlı bir adam görüyoruz. 

gelmekle de kalmıyor, asoiaf evreninin etrafına kurulduğu adamlardan en önemlisi gibi görünen, muhtemel azor ahai jon snow'un en yakın arkadaşı ve en guvendigi danışmanı durumunda şu an. jon'un gelişiminde kilit öneme sahip çünkü en basitinden sam olmasa jon lord commander olamayacaktı. eğer bu hikaye buz ve ateşin şarkısı ise ve buz jon, ateş de daenerys targaryen veya başka bir targaryen ise, hikayenin temel unsurlarından, hikayeye adını veren buz'un en yakın, en güvenilir arkadaşı ve gelişiminde kilit rol oynayan adam olduğunu unutmamak gerekiyor.

eğer bu hikayede buz white walker lar, ateş de ejderhalarsa o zaman sam in önemi daha da artıyor. sam white walker'ları neyin öldürdüğünü bulan ve bunu pratikte ilk uygulayan adam. bunu da 'himbil himbil' kitap okuyarak yapıyor.

sonuç olarak şu westeros aleminde, lord babasının mirasını elinin tersiyle itip duvara gidebilen, duvarın ötesine geçip, white walker öldürüp, üstelik bir kadın ve çocuğu da kurtararak geri dönebilen, savaşlardan, mücadelelerden ayak oyunlarından sağ çıkıp, sevgilisi ve çocuğunun da güvenliğini sağlayabilen kaç adam var? bi düşünün bunu :)