"akıllı tv alma, yanına tv box al" tavsiyeleri şu zamanda pratikte hiçbir anlam ifade etmiyor. özellikle görüntü kalitesi arıyorsanız bu şekilde alabileceğiniz bir tv yok. no-name markalardan zar atıp ucuza alırım düşük parlaklık, olmayan hdr performansı falan beni rahatsız etmez zaten korsan dizi film izliyorum diyorsanız başka. o zaman denenebilir.

bunun dışında herkese önerilebilecek tek, en iyi bir tv yok. tutup da 7/24 haber kanalı izleyen adama oled tv al denemez. bu noktada kullanım senaryonuz devreye giriyor. birkaç senaryoya uygun önermeler yapmaya çalışalım.

-"tv'den alınabilecek en iyi görüntü kalitesini istiyorum. karanlıkta film ve dizi izlerim. yeni nesil oyun konsollarım veya rtx'li ışıklı mışıklı oyun pc'm var. para benim için mesele değil. ya da mesele ama en iyi görüntüyü almak için yüksek meblağ ödemeyi göze alabilirim. sonuçta her gün tv almıyorum." insanıysanız; adresiniz oled. eskiden oled seçmek daha kolaydı, tek panel üreticisi lg idi ama şimdi samsung da qd-oled panelleriyle devreye girdi. samsung'un yeni oled panelleri daha yüksek parlaklığa çıkıp daha vurucu hdr deneyimi sunabiliyor. bu panelde samsung'un tv'si s95b veya s95c. sony de bu panelde tv serisi çıkardı sanırım ama bunlar türkiye'de satılacak mı bilemiyorum. türkiye'de lg'nin oledleri daha kolay bulunuyor. eski nesil panelde geliştirmeler yaptılar ve hala gözü kapalı alınabilecek all around tv'ler çıkarıyorlar. bu senenin tepe modeli g2, bir tık aşağısı c2. film, hdr, oyun performansı zirveye oynar. filmde daha doğru renkler arıyorum diyorsanız da sony oledlere daha yüksek ücret ödeyebilirsiniz.

- tamam para benim için de pek mesele değil. ama ekran yanacak mı acaba diye diken üstünde kalmak, izleyeceğim içerikleri buna göre ayarlamak istemiyorum derseniz de öncelikle yeni nesil oled'lerde yanma riski oldukça azaldı. ama yine de o stresi yaşamak istemezseniz high end led tv'lere bakabilirsiniz. burada bakacağınız ilk şey local dimming yani ekran karartma performansı olmalı. bu tv'ler pikselleri belli sayıda gruba ayırıp bunları sahneye göre teker teker kontrol ediyor. diyelim ekranın sağ altı karanlık ama sol üstte mum ışığı var. ekran sağ alttaki piksek grubunu tamamen kapatıp sol üstün parlaklığını farklı seviyeye çıkarabiliyor. böylece oled siyahına yakın performans alabiliyorsunuz. burada karartma bölgesi sayısı önemli ama her şey değil. mesela sony daha az karartma bölgesiyle daha iyi siyah performansı verebiliyor. çünkü karartma algoritması ve görüntü işleme teknolojisi daha iyi. bu tv'lerden alabileceğiniz; sony x90k ve samsung qn90b. samsung mini led teknolojisini kullanıyor. yani ledleri klasik ledlerden çok daha küçük ve bunları daha küçük gruplar halinde kontrol edebiliyor. bu da kağıt üstünde klasik ledlerden daha iyi siyah performansı sunuyor. ancak samsung tv'leri oyun modunda daha zayıf karartma yapıyorlar. bu da sizin için önemliyse kararınızı ona göre verin. bunlar çok pahalı geliyorsa aynı tvlerin geçen seneki modellerine bakabilirsiniz. kampanya falan da kovalarsınız gerçi ekonominin çok kampanyalık bir durumu kalmamış ama neyse.

- ben karanlıkta tv izlemem. benim için önemli olan salonda ailemle, misafirlerle falan oturup maç izlerken odanın her yerinden tv'yi görebilmek diyorsanız, yukarıda yazdığım tv'ler bunu sağlar. ancak o kadar para ödemek istemiyorsanız ve siyah performansı tv'yi karanlıkta izlemeyeceğiniz için önemli değilse lg'nin ips modellerine bakabilirsiniz. bunlarda da yerel karartma vardır ama va tv'ler kadar performanslı olmaz. 2021'in bu segmentte en tepe modeli nano90'ın bile rezalet bir karartması vardır. ama dediğim gibi ışık kapanmayacaksa alınabilir.

bunlar dışında genel olarak şunları söyleyebilirim ki;

- kaliteli görüntüyü maalesef ucuza alamazsınız.

- markaların genelde en tepe modelleri 90, 9 95 falan gibi numaralarla belirtilir, harfler markaya göre değişir.

- oyunda 4k 120 hz alacağım diyorsanız hdmi 2.1 girişli bir tv almanız şart. buna dikkat edin.

- en tepe model tv'lerin bile ses kalitesi idare eder seviyededir. sinema deneyimi yaşamak istiyorum diyorsanız soundbar da alacaksınız.

- sony genelde en doğru renkleri, ve piyasanın üzerinde görüntü işleme çipini sunar. ama fiyatları benzer kalitedeki lg ve samsung'lara göre genellikle daha pahalıdır. lg'nin ips'leri mecbur kalmadıkça, görüntü önemliyse, alınmamalıdır. yerel markaların tv'leri için bir şey diyemiyorum. denemek ve özelliklerini iyi araştırmak şart. bunların genellikle hangi paneli kullandığını öğrenmek bile biraz zor olabiliyor.

- çok iyi paneli bir tv'yi yanlış görüntü ayarlarıyla rezil edebilirsiniz. aynı şekilde orta şeker bir tv'den de doğru görüntü ayarıyla maksimum performans alabilirsiniz. markasına göre görüntü modu ismi değişmekle birlikte canlı, vivid, spor vs modu kullanmak suç sayılmalı. görüntünün tam anlamıyla içine edip, göz sağlığını tehdit etmekten başka bir işe yaramaz. doğal, standart modları da doğru görüntüden çok uzaktır. genellikle sinema modu, yeni nesil tv'lerde olan filmmaker modu en doğru görüntüyü verir. sony'lerde kişisel modu hem daha çok ayar seçeneği sunup hem doğru görüntü verir. renk sıcaklığı çok ama çok önemlidir. sıcak renk seçmek ilk başta çok sarı gelse de göz alıştıktan sonra en doğal renk olduğunu anlamanızı sağlar. kontrast geliştirici, siyah artırıcı, gürültü azaltıcı falan filan yapay görüntü ayarlarının kapalı kalması en doğrusudur. yapay eklemeler yaparak görüntüyü bozarlar. haraket ayarları da içeriğe göre ayarlanmalı ama genel olarak kapalı kalmalı. bazı tv'lerde 24 fps filmlerdeki judder efektini yok etmek için spesifik bir ayar olabiliyor, sony'deki gerçek sinema motionflow ayarı gibi. bunun dışında görüntüye soap opera efekt denen, izlediğiniz her şeyi pembe brezilya dizisi kıvamına getirip hareket eden nesnelerin arkasına gölge ekleyen motion ayarları kapalı kalmalı.

- son olarak araştırma yaparken yerel kanalların buram buram reklam kokan, tv ne olursa olun öve öve bitiremedikleri sözümona incelemelerden ziyade rtings.com, hdtvtest, digital trends gibi kanalların incelemelerine bakmaya çalışın. bir tık teknik gelebilir ama daha iyi fikir verir.