SPOR 11 Temmuz 2025
4b OKUNMA     125 PAYLAŞIM

1877'deki İlk Turnuvadan Beri Wimbledon'ın Ayrılmaz Parçası: Çilek ve Krema

1877'deki ilk Wimbledon turnuvasından bu yana, çilek ve krema ikilisi bu prestijli tenis etkinliğinin vazgeçilmez bir geleneği haline geldi.

wimbledon tenis turnuvası, sadece çekişmeli maçları ve saygın şampiyonlarıyla değil, aynı zamanda çileklerle olan benzersiz bağıyla da tanınır. prestijli turnuva ile lezzetli kırmızı meyvenin birleşimi, wimbledon’ın kimliğinin ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. oyuncuların çim kortlarda zarifçe hareket ettiği, izleyicilerin ise çilek ve krema tadını çıkardığı görüntü, bu ikonik etkinliğin vazgeçilmez bir simgesi olmuştur.


çilek ve krema, 1877’deki ilk turnuvadan bu yana wimbledon geleneğinin ayrılmaz bir parçası olmuştur. başlangıçta basit bir mevsimlik atıştırmalık olarak sunulan bu lezzet, zamanla tenis deneyiminin ikonik bir unsuru haline gelmiş ve all england club’ın zarafetini ve cazibesini simgeleyen bir gelenek olmuştur. o dönemde çilek, britanya elitleri arasında zaten modaya uygun ve şık bir ikram olarak kabul ediliyordu. buna bir de krema eklendiğinde ve turnuvada güneşli bir günle taçlandırıldığında, ortaya görkemli bir geleneğin temelleri atılmış oldu. wimbledon’da çilek ve kremanın ilk kez resmî olarak sunulmasının 1877 yılına turnuvanın başladığı yıla dayandığına inanılıyor.

wimbledon turnuvası her yıl 23 tondan fazla çilek ve 7.000 litreden fazla krema tüketiyor? bu gerçekten ciddi bir çilek ve krema miktarı! peki, tenis izlerken neden çilek atıştırılıyor?


çilek ve krema , wimbledon’da uzun zamandır süregelen bir gelenektir. bu meyveli atıştırmalığın kökeninin, turnuvanın ilk zamanlarına, viktorya dönemine kadar uzandığı düşünülüyor. o dönemlerde çilek, sadece haziran ve temmuz aylarında birkaç hafta boyunca bulunan mevsimlik bir lezzetti. bu da tenis grand slam’iyle mükemmel bir şekilde örtüşüyordu ve bu gelenek günümüzde hâlâ büyük bir ilgiyle sürdürülüyor!

bu gelenek, wimbledon tarihinin erken dönemlerinde benimsenmiş; kısmen 19. yüzyıl londra’sında çileklerin moda olmasına bağlı. zira o zamanlar çilekler sadece yılda birkaç hafta boyunca bulunabiliyordu ve bu haftalar, şehrin üst sınıflarının katıldığı tenis turnuvası ile çakışıyordu. soğutucunun olmadığı zamanlarda, mevsimlik çilekler bir lükstü ve halka açık yerlerde yemek refahın göstergesiydi.


etkinliğin ilk günlerinden bu yana, çilek mevsiminin zirvesi turnuvanın zamanlamasıyla örtüşmüştür. soğutma sistemlerinin olmadığı dönemlerde, çilek (ve krema ) genellikle toplandıkları gün tüketilirdi. çilek mevsiminin zamanlamasını, çileklerin olgunlaşır olgunlaşmaz yenme eğilimi gösterirdi; buna bir de çileğin bir zamanlar üst sınıf için bir ziyafet olarak görülmesini eklenebilir, ve tüm bunlar yaklaşık 150 yıllık bir çim kort tenisi geleneğini ortaya çıkarır.

bugün ise, modern gelişmeler sayesinde çilekleri çok daha uzun süre keyifle yiyebiliyoruz.çilekleri birçok tatlımızda kullanabiliyoruz.bu hem lezzetli hem de sağlıklı. (tabii ki krema ile kaplanmadıkları sürece)

kaynak 1kaynak 2kaynak 3kaynak 4kaynak 5