Zaman Zaman İnsanın İçini Kemiren Adeta Bir Yük Gibi Taşınan Durum: Anlatacak Çok Şey Varken Susmak

Bazen söylenecek çok söz olsa da insan bu sözleri içinde taşır. Karşı tarafa neden söylemez? Neden söylenecekleri içine gömüp susarak belki o sözleri daha da büyütür? Sözlük yazarlarının sebeplerini bir dinleyelim.
Zaman Zaman İnsanın İçini Kemiren Adeta Bir Yük Gibi Taşınan Durum: Anlatacak Çok Şey Varken Susmak
iStock.com

-anlatmak isteyeceğin şeyleri tam manasıyla anlatamayacağından,

-anlattığın anda her şeyin basitleşeceğinden,

-yanlış anlaşılma ihtimalinden,

-duygularını anlatacak kelimelerin olmayışından,

-dilinin dolanacağı, kelimelerin boğazına dizileceğinden,

-anlatacakların bitince duymak istemeyeceğin şeyleri duymaktan,

-kendini tutamayıp konuşurken ağlamaktan,

korkulduğu için gönüllü olarak tercih edilen sessizliktir.

1-) soylenecek seylerin birisine agir koyacagini dusunup susmak.

2-) soylenecek seylerin birisine agir koyacagini dusunup tirsmak.

"bütün bi geceyi uykusuz geçirmene sebep olan şeyleri bir nefeste anlatamazsın. önce içine atarsın, sonra susarsın." murathan mungan

iStock.com

gözlerin diline inanmak...
anlatılacak çok şey varken susan insan yorgundur, enerjisini sadece varlığının devamına ayırmıştır, inancı kendisinedir...
bakar uzun uzun ve dinler...
kendinden başka anlatacağı kimsesi yoktur kendini...
uyurken bir eliyle kendine sarılır sıkıca...

ruhun takatsizliğindendir. ya da anlatmaya nasıl başlanacağı konusunda bocalarken, zaman kaybetme sonucu ortaya çıkan eylemdir.
anlatsan da hiçbir şeyin değişmeyeceği ihtimali ile her şeyin kötüleşebileceği olasılığı arasında kalırsın bazen, sonra susarsın.
anlatmamak, konuşmamak, içini dökmekten daha iyi bir fikirmiş gibi gelir. sonra bir bakarsın sustuğun her kelime içinde büyüdükçe mutsuz, huzursuz bir insan olup çıkmışsın. bir zaman sonra söyleyeceklerini unuttuysan ne ala, nitekim söyleyeceklerinin çok da kaydadeğer şeyler olmadığını gösterir bu. ama içinde tutup biriktiriyorsan, söyleyemediklerin sinirini bozmaya, canını yakmaya başlar.
sonuç olarak, söylenmek istenen her neyse, saçma sapan bir şey olmamak koşuluyla, söylenilip kurtulunması en doğrusu sanırım...

(bkz: avaz avaz susmak)

iStock.com

yorulmuşluk hali. "ne uğraşacağım ya, bana ne" durumuna gelme durumu. bu bezmişliğe eriştikten sonra dünya umurunda olmaz zaten. nasıl olsa anlamazlar kafası. çağımızın modern kanayan yaralarından biridir. dinlemeyi bilmediğimiz için anlatmaktan da vazgeçiyoruz. yalanlar söylediğimiz için yalanlar duymak istemiyoruz. ne dinliyor, ne anlatıyoruz. ama bu durumda da üstad lafa giriyor ve böyle bir bakış açısı yaratıyor;

"masum insanlara karşı kötülük ediyorlar, gerçek olaylara karşı güvenimizi sarsıyorlar. inanarak dinlememizi güçleştiriyorlar. insan her sözü kuşkuyla karşılıyor artık. gerçekle düş birbirine karışıyor; yalanın nerede bittiğini anlayamıyoruz. tutunacak bir dalımız kalmıyor. tutunamıyoruz.

...

neden her istediğimi anlatamıyorum? neden aynı yaşantının içinde bulunan insanlarla hiçbir ilişki kuramaz oldum? neden, neden, neden?"

bu sebeple kötülük yapıyor ve kötülüğe uğruyoruz. yaşamın her yerinde. evde, okulda, işte, sokakta, bir kafede arkadaşlarınla otururken, bilhassa dertleşirken.çünkü gerçek dertleri de anlatmaktan çekiniyor insan. korkunç bir ürkeklik. bir tek yalnızken anlatabiliyoruz artık.

içinde birikenler ve söyleyemediklerin mi? onları anlatacak bir tavan her zaman vardır uyku öncesinde.

bazen içinizde fırtınalar kopar, göz gözü görmez.. aynı anda aklınızdan yüzlerce şey geçer, onlarca cümle kurarsınız aslında ama hiçbirini söylemek istemezsiniz..

bilirsiniz ki; söyledikleriniz, sustuklarınızın ötesine geçemeyecek, daha çok şey ifade etmeyecek. vazgeçersiniz.. zihninizde kurduğunuz tüm cümleleri söyleyip de duyuramadığınız diğerlerinin yanına gömer, neyin ne olacağını, kimin ne düşüneceğini önemsemez, boş veririsiniz...

iStock.com

bir insan en çok kimin yanında susuyorsa, aslında en çok onunla konuşmak istiyordur.
chuck palahniuk

susar insan bazen, anlatacak cok seyi varken hem de...

birikir icindekiler birer birer, gun gun, birikir icinde amansız kelimler, hain cumleler..

bagirmak ister bagiramaz, soylemek ister soyleyemez, neden nasil diyemez, sadece susar...

bilir ki susmak daha iyidir, söylemek ise kötü...

bilir ki konusunca eline birsey gecmeyecek, o yine baskalarının baharındaki günes olacaktir...

ve bilir ki susmak ve derin bir nefes cekmek cigarasından söylemlerin en güzeli olacaktir...

ve son olarak bilir ki bu hayat hep böyle ibnece vuracaktır bögrunun ortasına, nefesini kesercesine...