Yiyeceklerin Sunuş Biçimleri ve Çıkardığı Seslerin Aldığımız Tada Etkisi
bugün yemek reklamlarında yapılan birtakım işitsel oyunların, charles spence denen bir deneysel psikoloğun başının altından çıkması. (magnum'un katurt sesini, doritos'un çaturt sesini, mustafa ceceli'nin şarkılarını düşünün. mustafa ceceli ne alaka diye düşünebilirsiniz ama hazır onları düşünmüşken bunu da düşünün n'olur ki?)
bir labovatuvar araştırmasına göre, cipsten çıkan ses algısıyla deneklerin cipsin taze olup olmadığı hakkındaki fikirleri bağlantılıymış.
charles spence bir gün barda oturmuş ve cips yerken cipsten çıkan sesle ilgili düşüncelere dalmış. ama herif işin içinden çıkamamış. deneysel psikolog ya (oxford'da hem, insan bir duruyor söylerken), almış deneklerini, sokmuş labovatuvarına. kulaklıkları dayamış; cips yerken çıkan çıtır çıtır seslerin denekler tarafından duyulmasını manipüle etmiş. (ekolayzır kullanmış.) denekler, sesi ne kadar az duyabiliyorlarsa cipsleri o kadar bayat zannetmişler.
hatta sesin inceliği ve kalınlığı da kararlarını etkilemiş. tat ve doku hiç değişmediği halde, sesi duyup duyamamaları cipsten aldıkları zevki değiştiriyormuş. oysa cipsten aldığımız zevkin en fazla tuz ve yağlılık derecesinden geldiğini tahmin ederiz. bayat olup olmadığını dokusunun yumuşaklığından anlayacağımızı sanırız. işin aslı öyle değil.
-bu kadarla kalmamış; mesela çilekli mousse'u farklı kaselerde yiyenlerin, yediklerinin şeker oranını farklı algıladıklarını saptamış. beyaz kaseden yiyenler, siyah kaseden yiyenlere göre mousse'un %10 daha tatlı olduğunu söylemişler.
-beyaz kupadan kahve içenler, siyah kupadan kahve içenlere göre kahveyi daha sert, acımsı bulmuşlar. oysa kahve aynı kahve! ancak yine beyaz kupadan içenler, siyah kupadan içtikleri kahvenin daha az şekerli olduğunu sanmışlar.
-bitter çikolatayı, pes seslerden oluşan melodi ile dinleyenler daha bir bitter bulmuşlar.
-kurabiyeyi tırtıklı, pütürlü tabaktan yiyenler onun daha sert olduğunu iddia etmiş.
-yuvarlak tabaktan yenen cheesecake, köşeli tabağa göre %25 daha tatlıymış damağa.
'e tamam işte, ne güzel! bu bilgiyle daha az şekerli pudingi beyaz kasede sunarsın, böylece kaşık kaşık şeker yutmaktan kurtulursun' diye düşünebilirsiniz, eğer iyi niyetli bir insansanız. ve bilimin sadece insanlığın iyiliği için kullanıldığına inananlardansanız.
kaynak: savaş, elif. pulbiber dergisi, sayı 5. mylos yayın grubu yayıncılık, 2016.
edit: yazım