Yaprak Dökümü & Aşk-ı Memnu: Ferhunde ve Bihter Karakterleri Esasında Haklı mıydı?
ferhunde ve bihter gibi kadın karakterler neden bu kadar savunuluyor?
peki gerçekten haklılar mı? bugün bunu konuşalım.
evet, özellikle son yıllarda ferhunde ve bihter gibi karakterlerin savunulması çok popüler hale geldi. bunu birkaç farklı açıdan ele almak mümkün.
öncelikle, anti-kahramanlara duyulan hayranlık meselesi var
insanlar genellikle güçlü, cesur ve toplumsal kurallara meydan okuyan karakterleri çekici bulur. ferhunde ve bihter de tam olarak bunu temsil ediyor: akıllılar, zekalarını kullanıyorlar ve geleneksel kadın rolleri içinde sıkışıp kalmaktansa kendi çıkarlarını koruyorlar. özellikle ataerkil bir toplumda, kadın karakterlerin pasif ve fedakar olmaktan çıkıp kendi güçlerini kullanmaları birçok kişiye ilham veriyor.
ancak buradaki temel sorun şu: güçlü olmak başka bir şey, manipülatif ve yıkıcı olmak başka bir şey
ferhunde ve bihter, yaşadıkları çevreye karşı savaş verirken genellikle etik dışı yollar kullanıyorlar. insanları manipüle etmek, başkalarını kendi çıkarları için harcamak ya da sadece güç uğruna hareket etmek onları güçlü değil, stratejik ama yalnız bireyler yapıyor. güçlü kadın karakter kavramı, sadece zekasını kullanarak ayakta kalan birini değil, başkalarına zarar vermeden kendi yolunu çizen birini içermeli.
bir de işin psikolojik yönü var
ferhunde ve bihter’e duyulan bu yoğun destek, aslında pek çok insanın toplumda maruz kaldığı baskıların bir yansıması. insanlar bazen kendi hayatlarında yapamadıkları şeyleri bu karakterlerin yaptığını gördüklerinde, onları bir tür intikam figürü olarak sahipleniyor. özellikle kadınlar, ferhunde’nin kendini ezdirmemesini ya da bihter’in annesine ve çevresine karşı verdiği mücadeleyi destekleyerek, kendi içsel çatışmalarına bir çıkış noktası buluyor olabilirler.
ama buradaki en büyük hata, bu karakterleri sadece mağdur olarak görmek
ferhunde ve bihter haksızlığa uğramış olabilir ama bu, onları masum yapmaz. onlar da başkalarına zarar verdi, manipüle etti ve etik dışı davrandılar. mağdur olmak, her yapılanı haklı çıkarmaz. güçlü kadın karakterler haklı olduğu için güçlü olmalıdır, sadece intikam aldığı için değil.
sonuç olarak
bu karakterleri kadın düşmanlığına maruz kalmış ve sisteme karşı savaşan figürler olarak görmek mümkün ama onları her koşulda haklı ve masum gibi göstermek çok yüzeysel bir yaklaşım olur. gerçekten güçlü bir kadın karakter, sadece zekası ve karizmasıyla değil, etik duruşuyla da kendini belli eder.
Aşk-ı Memnu'daki En Suçlu Karakter Neden Adnan Ziyagil?
