Tutkulu Aşklar Kısa Sürede Biterken Görücü Usulü Evlilikler Neden Uzun Sürüyor?
sosyal psikologlarca yapılmış bir çalışmaya göre aşkın çeşitleri varmış
"tutkulu aşk" ve "dostça aşk".
tutkulu aşk; sevecen ve cinsel arzulu duyguların, coşku ve acının, kaygı ve rahatlamanın, fedakarlıkla kıskançlığın bir arada bulunduğu duygu karmaşası olarak tanımlanmış.
dostça aşk ise; hayatlarımızın derin olarak iç içe geçtiği kişiler için hissettiğimiz sevgi olarak. bu aşkın özellikleri güven, ilgilenme, partnerin kusurlarına ve mizacına tolerans gösterme ve yüksek bir duygusal tutkudan çok duygusal sıcaklık ve sevgi olarak ifade edilmiş.
bu ilişki içerisinde zaman içinde karşılıklı bağlılık gelişiyor ve bu da güçlü duygulara zemin hazırlıyor. uzun süreli partnerlerin birbirlerinden bir süre ayrı kaldıklarında yaşadıkları yoğun yalnızlık ve arzulama hissi ile veya bir kişinin partnerini kaybettiğinde yaşadığı duygusal yıkımla karakterize.
ilginç olan şu ki, bu çiftler günlük rutinde uyumlu ve işbirliği içinde olmaya çok alıştıkları için güçlü duyguların frekansı düşük oluyor.
yapılan çalışmalarda, genç erkek ve kadınların çoğunun, evlilikte aşkın yitirilmesi halinde bunu evliliği bitirmek için yeterli sebep olarak gördükleri gösterilmiş.
yani tutkulu aşk beklentisinde olanlar, hayal kırıklığına uğramaya daha açık!
uzun süreli çiftlerin çoğu, ilişkilerindeki iyi unsurlar olarak dostça aşkın özelliklerini sıralamış. teori de uygulama da gösteriyor ki, tutkulu aşkı oluşturan yoğun duygular uzun süre devam etmiyor.
amerika'da yapılan aşk evlilikleri ile japonya'da yapılan görücü usülü evlilikler kıyaslandığında tahmin edileceği üzere aşk ve cinsel ilgi amerikalı çiftlerde daha yoğun. ancak bu aşk, 10 yıl sonra arada hiçbir fark kalmayana dek aşama aşama azalmış. tutkulu aşk denen şey, derin dostça aşka evrilmiş.
en nihayetinde, tutkulu aşk belli ki başlangıçta heyecan verici ve tercih nedeni ancak iyi bir uzun süreli ilişkinin km taşı değil. bunu yapan şey, -daha az heyecan verici olmakla birlikte- daha fazla emek ve tutkunun yerine daha çok eşitlik, işbölümü ve iletişim.
mutsuz olduğu düşünülen evliliklerin ihtiyacı belki de sadece bu farkındalıktır.
kaynak: atkinson hilgards introduction to psychology