Türkiye'de Motosiklet Kazaları Neden Arttı?
8 ayda 74.451 motosiklet kazası meydana gelmesi... motosiklet kazalarındaki ürkütücü artışın verisi dikkat çekilmesi gereken nokta 2024 verisi tabii ki bütün bir yılı değil sadece 8 ayı kapsamakta.
orantılandığı zaman 2024 yılı bittiğinde motosiklet kazalarının 110 bin sayısı üzerine çıkmasını beklemek yanlış olmaz. yani önceki yıllardaki verilerin neredeyse iki katına çıkıyor.
peki neden?
(bkz: 3 ayda 345 bin motosiklet satılması) bence bu konu ülkedeki zaten sorunlu olan trafik kültürü açısından büyük bir tehlike oluşturuyor. önlem alınmazsa hindistan trafiği ile aynı kaderi paylaşabiliriz.
instagram, kafasına kamera geçirip "motosikletli, sığabildiği her alana girmekte özgür ve önceliklidir" mottosuyla videolar çeken fenomenlerle dolu. yani mesele "trafikteki motosiklet sayısı arttığı için kazalar da artıyor" gibi düz mantıkla ulaşılabilecek bir sonuçtan daha karmaşık. anlayış değişiyor, kural tanımazlık normalleşiyor. yani düşünsene açık açk trafik kurallarını ihlal ettiğin yüzlerce videonu sosyal medya hesabında yüzbinlerce insanla paylaşabiliyor ve hayatına kaldığın yerden devam ediyorsun. kaydadeğer bir yaptırıma uğramadığın belli ki o videolar da hala orada duruyor ve yenileri ekleniyor. peki şu ortamda gerçekten nasıl bir sonuç bekliyoruz?
motosikletli arkadaşlar kızacaklar fakat bir diğer problem de düşük cc'lerde sigorta zorunluluğu olmaması. düşük cc dediğimiz de ruhsatta 50 cc görünüyor ama gerçekte 125 cc. adam 90 kilometre hız ile gelip aracına çarpsa sigortası yok, parası yok ee ne olacak şimdi?
Diğer olası sebepler
mevcut berbat ekonomide, araba alamayan, alsa bile işletme maliyetlerini karşılayamayan halk, motosiklete yöneldi doğal olarak. burada da yine ekonomik problemler ile karşılaştı, en berbat motosikletleri en kötü ekipmanlar ile veya ekipmansız olarak kullandı. üstüne birde eğitim alacak parası olmayınca mevcut durum ortaya çıktı. ülkenin her alanında kalitesizlik ve ucuzluk akıyor.
Genel sebepler
%60 araba % 40 motor kullanılıyorum. arabacı motorlunun, motorlu arabacının halinden anlamıyor, eğitim seviyemiz düşük. trafik cezaları yetersiz.
pandemiden sonra kurye sayısındaki patlama, maddi durumu el vermediği için motor alanlar vs derken motor sayısı çok arttı.
iki taraf için de örnek vereyim.
sıkışık trafikte ortadan giden motorcu diyor ki "beni görmüyor musun, üstüme geliyorsun" görünmüyorsun arkadaşım, haklı olman bir şey ifade etmez sen dikkat edeceksin. araba kullansan görünmediğini anlarsın.
arabacı diyor ki, "trafik sıkışıkken motorcu da şeridinden gitsin" böyle bir şey olamaz arkadaşım. motorlu o arada duramaz köprü trafiğinde. o ağırlığı 1 saat iki bacağının arasında tutamazsın, ki trafik daha da sıkışır. ayrıca dursa da gelir çarparlar arkadan. avrupada arabalar motorlara yol açıyor, motorlar oradan geçiyor. motor kullansan anlarsın.
kısacası empati, eğitimsizlik, karşılıklı saygısızlık, sevgisizlik her şey var bizim yollarımızda. çözümü de yok. en olması gereken çözüm yolu eğitimli, ekonomik refaha sahip bir toplum yaratmak. sonrası kendiliğinden hallolur.
Final notu
ben kendi istatistiğime bakarım.
acile her gün 10 civarı motor kazası geliyor. yarısı zaten olay yerinde ex. acile gelenlerin de yaklaşık üçte biri acilde ex oluyor. kalanının çoğu yoğun bakıma yatıyor, bir kısmı orada ex oluyor. bize ameliyat olmaya kadar yaşayan çok az motorcu oluyor. ameliyat olanların da büyük kısmı sekelli iyileşiyor.
dün mesela yine çok motor kazası geldi ama birine baya üzüldüm. 30 küsür yaşında kamyonun altına girmiş, bacağı diz üstünden ampute şekilde geldi. replante edemedik çünkü kirli kontamine ve tamir edilemez derecede ezilmişti ekstremitesi. artık protez bacak ile hayatına devam etmek zorunda. (kollar, yüz falan da ameliyat edildi onları atladım)
motorcu mu haklı otomobil mi bu tartışmalar hiç beni ilgilendirmiyor çünkü bildiğim tek bir şey var ki kim haklı olursa olsun ölen motorcu oluyor.