Tüm Merak Edilenleriyle Kapsamlı Bir Viski İçme Rehberi
Genel bilgiler
viski içkilerin babasıdır, viskiden iğrenen veya tuvalet temizleyicisi olarak gören kişiler ya artık ağzının tadı vodka redbull içmekten bozulmuş kişilerdir, ya hayatında sayılı viski içmiş kişilerdir (o da kalitesiz viskiler), ya da biradan başka içki içemeyen kişilerdir.
viskinin içimi güzeldir, rahattır, sabahı temizdir. eğer boku çıkarılmazsa kötü viskiler de dahil ben baş ağrıtan viskiye daha denk gelmedim.
özellikle malt viskilerin içine bişey katılırsa viskiye çok büyük ayıp edilmiş olur, en fazla bir parça buz veya bir bilemediniz iki damla su veya soda ile içimi biraz daha kolaylaştırabilinir.
bunun yanında bana göre scotchların utanç kaynağı olan justerini & brooks'u veya red label gibi blendleri kola veya burn ile içerseniz pek de yadırgayacaklarını sanmıyorum.
chivas regal, dimple, teacher's gibi scotchlar da gayet kaliteli olduğundan on the rocks içilmesi tavsiye edilir.
bunların yanında bourbonlardan jim beam'i hatta jack daniel's ı da kola, soda ve redbull ile karıştıranlar vardır ki jack'in bu eziyeti pek hakettiğini düşünmüyorum.
bir de jim beam black de içerisine bir şey karıştırılmayacak kadar güzel tada sahiptir bana kalırsa.
viski genellikle gevşetici ve rahatlatıcı bir içkidir, rahat ortamlarda hoş sohbet eşliğinde tüketilmesi zevkli olur. ayrıca oturup da 1 şişe içmeye çalışırsanız özellikle de elinizde güzel bir malt varsa belli bir noktadan sonra tad alamamaya başlarsınız ve viski çoğu zaman ziyan olur.
chivas regal royal salute, johnnie walker blue label, glenmorangie, talisker, macallan, laphroaig (tüketmesi nasip olmadı, söylentilere göre) ve aklıma gelmeyen birçok kaliteli malt viski ise daha büyük keyiflerle, mutlu anlarda, az miktarda ve zevkle tüketilmelidir.
viskiyi genelde çikolata özellikle de bitter çikolata ile tüketirler fakat viskiyle birlikte balık, beyaz et ve bazı yemeklerle tüketenlerin sayısı da azınsanmayacak kadar çoktur özellikle de başka ülkelerde.
viskinin yanına güzel bir puro da çok yakışır.
Viskiye buz atılır mı?
buz atma olayı viskisine göre değişir. genel olarak (viski standartlarına göre konuşuyorum tabi ki) ucuz ve nispeten dandik bir viski içiyorsanız isterseniz 10 tane atın, damak tadınıza nasıl uyuyorsa. ama daha iyisi viskinin içine çok az miktarda (alkol oranını %35'lere düşürecek kadar) soğuk su katmaktır. bu sayede alkolün keskin tadı bir nebze azaltılıp viskinin içindeki farklı aromalara erişmek kolaylaşır.
hatta viski tadımı yapılıyorsa viskinin kalitesine bakılmaksızın bu soğuk su olayı uygulanır ama tabi tadım olayının başka detayları da var.
daha üst kalite viskilere ise buz atanı döverler zira buz viskinin sıcaklığını fazla hızlı düşürüp tadının eksilmesine neden olur.
"on the rocks ne o zaman amerikyum?" dediğinizi duyar gibiyim, hemen cevaplayayım: "on the rocks" terimi viskiyi veya içine konacak suyu soğutacak herhangi bir teknolojik zamazingonun olmadığı zamanlarda nehir yataklarından toplanan soğuk taşların kullanılmasından gelir.
ha "viskimi buzlu içerim" derseniz, atacağınız buzu dondurmadan önce kaynatın ve internette satılan küre buz kalıplarından (google'a sphere ice mold yazarsanız bir çok örneğini bulabilirsiniz) kullanın. donduracağınız suyu önce kaynatmanız daha şeffaf ve saf bir buz elde etmenizi (görsel ve işlevsel fayda), küre şeklinde dondurmanız ise yüzey alanını küçülterek buzun daha yavaş erimesini (işlevsel fayda) sağlar:
Single malt viski nedir?
bunlar gerçek viski içicilerin tercihidir. iskoçya'nın her mahallesinden alınıp da iyice hoşafa çevrilmiş viskilerden değil, gerçek, harbi, su katılmamış, karamel katılmamış viskidir bunlar. içine buz katılmaz, asla başka bir içecekle karıştırılmaz. şişeden aktığı gibi oda sıcaklığında içilir. kokusunu daha da meydana çıkarmak için içerisine bir kaç damla oda sıcaklığında su katılabilir. bu içkileri hanımlar sevmez. kokusunu duyunca koşarak kaçar çoğu. ama bu bizi üzmez. viskinizi paylaşacak potansiyellerden biri daha gittiği için sevinirsiniz. ayrıca single malt seven kadından korkmak gerekir bir yerde kanımca.
bu viskilerin her biri üretildiği bölgeden bir tat, bir koku ve bir özellik taşır. kimi oranın denizi gibi kokar, kimi toprağı, kimi dağları gibi. her yudumda iskoçya'nın farklı bir bölgesinin tadına varırsınız. lowlands bölgesinin single maltları görece daha hafif içimli olurken highlands ve islay single maltları daha sert içimlidir.
içerisine sonradan su eklenmediği için de alkol derecesi genelde %40 dan fazladır. sevilerek ve saygı duyularak içilen ender içkilerdendir hepsi.
single malt viskilerin aslen altı ayrı türü mevcuttur:
highland, lowland, islay, speyside, island ve campbeltown.
bu türler içinde farklı markalar vardır: mesela springbank bir campbeltown üretim marka, lagavulin islay, glenmorangie highland, glenkinchie lowland, macallan speyside, ve talisker island türü bir markadır.
single malt'ların pahalılığı can sıkıcıdır. her birinin tadı kendisine hastır - hemen diğerlerinden ayırt edilir. blended viski içerken içinde ne olduğunu tahmin etmeye çalışmak gibi bir alışkanlık yaratır.
Viski mevzusunda bahsi geçen "meleklerin payı" ne demek?
iskoç avuntusu...
viski eskitilme esnasında her yıl %2sini buharlaşarak kaybeder, cimri iskoçlar da avunmak için bu buharlaşan kısma "meleklerin payı" der.
iskoç yasalarına göre viskiler şişelenmeden önce en az 3 yıl meşe fıçılarda bekletilir, bu sürede de viskinin yaklaşık %6'sını melekler içer. cennet mevzuunda bahsedilen kevser de iskoçya'daki damıtım evlerinden buharlaşarak göğün yedi katına karışan viskidir kanımca.
ben öğrenci adamım biraz para biriktirip içilebilir bir şeyler arıyorum diyenler için:
Son bir tavsiye
viski keyif maddesidir. keyfin ritueli adabı usulü olmaz, nasıl keyif alındığını deneye deneye bulursun. böylece kendine özgü bir rafine bir zevk geliştirmiş olursun.