Tarihin En Ürkütücü Seri Katillerinden Biri: Andrey Çikatilo

1936 yılında ukrayna'nın küçük bir köyünde dünyaya gelen andrei, oldukça zorlu bir çocukluk geçirdi. bildiğiniz gibi o dönemler, büyük kıtlık yıllarına denk geliyordu ve ailesi bu durumdan fazlasıyla etkilenmişti. öyle ki, chikatilo'nun ablasının iddiasına göre, andrei'nin büyük kardeşi açlıktan ölen köylüler tarafından yenilmişti!

çocukluğu boyunca dışlanan, zayıf ve içine kapanık bir çocuk olan andrei, okulda sürekli zorbalığa uğradı. gözlerinde yaşadığı bir rahatsızlık yüzünden odaklanamıyordu ve bu durum başarısını etkiliyordu. üstüne bir de genç yaşta gelişen cinsel sorunları eklenince, andrei'nin psikolojisi iyice kırılgan bir hale geldi. chikatilo, dışarıdan bakıldığında sıradan bir hayat sürdü. üniversite mezunu oldu, evlendi ve iki çocuk babası oldu. bir süre öğretmenlik yaptı ancak öğrencilerine karşı uygunsuz davranışları nedeniyle bu mesleği bırakmak zorunda kaldı ve bu dönemde içindeki canavar dışarı çıkmaya başladı.

1978 yılında, ilk cinayetini işledi. 9 yaşındaki yelena zakotnova isimli bir çocuğu kandırarak bir kulübeye götürdü ve onu öldürdü. bu cinayetin ardından yakalanmadı, çünkü suç yanlış birine yüklendi ve chikatilo yerine masum bir adam idam edildi. bu durum, chikatilo'nun cesaretlenmesine neden oldu ve korkunç bir cinayet serisine adım attı. chikatilo'nun gözünü kırpmadan vahşice öldürdüğü kurbanlarının büyük çoğunluğu çocuklar, genç kızlar ve kadınlardı. onları genelde tren istasyonları gibi kalabalık yerlerden seçiyordu. kendisini yardımsever bir adam gibi göstererek kurbanlarını kandırıyordu. cinayetlerini genelde ıssız ormanlık alanlarda işliyor, kurbanlarına inanılmaz bir vahşetle saldırıyordu. cinayetlerini işlerken yalnızca fiziksel değil, psikolojik bir tatmin de yaşıyordu. kendisi, bu vahşeti bir tür güç göstergesi olarak görüyordu. öyle ki, cinayet sırasında kurbanlarına işkence etmekten büyük bir haz aldığını itiraf etmişti.

sovyet polisi, yıllarca peşinde olmasına rağmen uzun süre andrey'i yaklayamıyordu çünkü o dönemde kriminal inceleme yöntemleri oldukça ilkeldi. ancak bir polis memuru, şüpheli hareketlerinden dolayı chikatilo'yu gözaltına aldı ve yapılan dna testi sonucunda cinayetlerle bağlantısı kanıtlandı. yani andrei chikatilo, 1990 yılında nihayet yakalanmıştı ve yargılandı. mahkemesi sırasında sergilediği soğukkanlılık ve kibir, herkesi şok etti. suçlamaları kabul etti ama yaptığı şeyden pişmanlık duymuyordu. 1994 yılında, 53 cinayetten suçlu bulunarak kafasına kurşun sıkmak suretiyle idam edildi.

andrei chikatilo yalnızca bir seri katil değil, aynı zamanda derin bir psikolojik vaka olarak tarihe geçti.