Sürekli Olarak Aynı Şarkıyı Dinleme İsteğinin Psikolojik Açıklaması
- şarkılar özellikle kolay hatırlanabilir, tekrarlayan yapılardaysa, zihnimize musallat olan tekrarlara (“earworm”) dönüşebilir. ingilizce’de kulağa solucan girmesi gibi bir ifade var gerçekten -bizim duygularımıza sızan ve kolay kolay çıkmayan melodiler.
- müzikteki yükselmeler ve inişler, yani “anticipation” ve “release” anları, beynimizde dopamin salınımına neden olur -tıpkı çikolata yemek ya da romantik bir bakış almak gibi küçük bir mutluluk patlaması yaratır.
- bazı insanlar duyguları daha keskin bir şekilde yaşarlar ve müziğe karşı duygusal tepkileri daha güçlüdür. bu kişiler, loop modunun (tekrar döngüsü) kurbanı olmaya daha yatkındırlar.
- bazı anlarda müzik, gerçeklikten kaçmak için biçilmiş kaftan gibidir. müzik eşliğinde hayal kurar, kendi kendimizi ritme kaptırırız -küçük bir rüya molası gibidir.
- bazı şarkılar duygularımızla adeta dans eder. hayatımıza dair hislerle örtüşür, acıyı ya da keyfi yansıtır. mesela üzgünseniz hüzünlü bir şarkı size “yalnız değilsin, hislerini paylaşıyorum” der gibidir. mutluysanız da tam o coşkuya uygun bir şarkı ruhunuzu coşturabilir.
- belki o şarkı melodik yapısı, ritmi ya da sözleriyle “tam olgunlaşmış” gibi gelir; hem tanıdık hem taze. belli yapısal kusur ya da beklenmedik sürprizler barındırarak, “tam oturmuş şarkı” hissi verir, yani mükemmeldir.
- bazı şarkılar dinlemeye başlar başlamaz hoşunuza gider ve biraz sonra “bir kere daha” isteğiyle devam edersiniz. bu bir “mere exposure” etkisidir (tanıdık olana aşk): ilgi önce yükselir, zirveye ulaşır, sonra sakinleşir -ama o döngü çoğu zaman devam eder.