Severance Dizisinden Aldığınız Keyfi Katlayacak Detaylar

Apple TV+'ın en sevilen dizilerinden Severance'ta bölümler ince detaylarla dolu.
Severance Dizisinden Aldığınız Keyfi Katlayacak Detaylar

dizideki buz dağı tablosu, şu mesajı vermek için orada duruyor olmalı: bilmediğiniz alan çok daha büyük.

buz dağının görünmeyen kısmını buradan aktarmak çok zor, entry inanılmaz uzar. ama "izliyorum, bir şeyler oluyor, güzel de gidiyor ancak neler olup bittiğine dair pek fikrim yok" diyenler için en sade şekliyle anlatacağım.


ilk etapta "çip takılıyor, işe gidiyorlar, beyinleri bölünüyor" gibi basit bir işleyiş olduğunu düşündüm herkes gibi ama zamanla fark ettim ki senaristlerin yoğun bir "manipülasyonuna" maruz kalıyoruz. tıpkı lumon'un çalışanlara yaptığı gibi. şimdi izleyici olarak bu manipülasyondan çıkmaya çalışacağız.

temelden başlayalım

cia’in mk-ultra deneylerinden ilham alınan bir dizi izliyoruz. cia’in "lsd vererek zihin kontrolü" yaptığı bu deneylerin amacı; insan zihnini manipüle etmek, bireyleri "robotlaştırıp" her emre uyan itaatkâr varlıklar haline getirmekti.

hatta "2x4'te gördüğümüz ortbo (outdoor retreat team building occurrence) ismi, "robot" kelimesinin anagramıdır.


ayrıca lumon binası mimari olarak da cia binasına fazlasıyla benziyor:


2x4'teki "eternal sunshine of the spotless mind" göndermesi olan "montauk" detayını fark etmişsinizdir. ortam da benzerdi. hatta ben stiller, yönetmenlik tekniklerinde bu filmden ve inception'dan ilham aldıklarını söyledi.


iki film de zihnin "içinde" geçiyor, tıpkı severance gibi. 2x4'te bölümde ekip gerçekten dış dünyada değildi, bir zihin deneyimindeydiler. bu da lumon'un en büyük manipülasyonlarından biri. şirket, çalışanlarına gerçeklik algısını kaybettirecek deneyimler yaşatarak onları tamamen kontrol altında tutuyor.

"eternal sunshine of the spotless mind"ın senaristi charlie kaufman’ın bir diğer eseri "being john malkovich" de severance ile benzerlik gösteriyor. bu filmde, baş karakter bir ofiste işe başlıyor ve dosya dolabının arkasında gizli bir kapı keşfediyor. kapıdan geçince kendini ünlü oyuncu john malkovich’in zihninde buluyor. severance ile bu film arasında doğrudan görsel benzerlikler bile var: 


peki, lumon’un katları fiziksel mi, yoksa bir bilinç simülasyonu mu?

evet, gerçekten fiziksel bir bina var ancak içsellerin gerçekten bir katta olup olmadığı net değil. fiziksel olarak değil, zihinsel olarak bir kata geçiş yapıyorlar gibi görünüyor. bu da şu soruyu akla getiriyor: peki, orada ne yapıyorlar? o ekrandaki sayılar ne?

bina aslında bir beynin içi. üstteki filmlere ek olarak inside out'u da örnek verebilirim netleşmesi için. çalışanların bulunduğu bu zihin, şirketin kurucusu kier eagan'ı temsil ediyor. zaten "mind" çizimine baktığımızda bunu net bir şekilde görebiliyoruz:


şimdi binanın dışarıdan görünümüne bir bakalım:


ayrıca içeride dar ve labirentvari koridorların olması, beynin kıvrımlarını temsil ediyor.

lumon'daki her departman, beynin farklı işlevlerine karşılık geliyor gibi görünüyor:
macrodata refinement (mdr) › beynin prefrontal korteksi (mantık ve karar alma merkezi)
optics & design (o&d) › görsel korteks (sanatsal ve algısal işlevler)
wellness center › limbik sistem (duygular ve hafıza)
security (milchick’in bölümü) › amigdala (korku ve tehdit algısı)
perpetuity wing › hipokampus (bellek ve kimlik)
testing floor (break room) › bazal ganglia (davranış kontrolü)
storage (depolama) › beynin bilinçaltı (unutulmuş bilgiler)
tıbbi bölüm (varsayımsal) › beyin sapı (fiziksel kontrol)

bizimkiler mdr'de (macrodata refinement) çalışıyor. bu departmanda çalışanlar, bilgisayar ekranlarında beliren sayıları gözlemleyip belirli kutulara ayırıyor. bu işlemi yaparken duygularıyla hareket ettiklerini görüyoruz. bazı sayılar "korkutucu", bazıları "sakinleştirici", bazıları ise "öfkeli" olarak algılanıyor. mdr departmanı, ölü insanlar veya komadaki hastalarla ilgili anıları severance çiplerine yükleyerek veri işliyor gibi görünüyor (adeta bitcoin madenciliği). 2x5'te mark'a gemma'yla (casey) ilgili önemli nesneler gösterilerek yüzdenin 85'e kadar çıkması sağlandı ve yüzde arttıkça gemma (casey) netleşmeye başladı. gemma konusu apayrı bir gizem, çok uzamaması için hemen diğer önemli kısma atlıyorum:

heykelleriyle, tablolarıyla, öğretileriyle adeta bir tanrı ya da peygamber gibi gösterilen lumon kurucusu kier, ölü ama bir mesih gibi tekrar hayata döndürülmeye çalışılıyor. mesela kier'in bu tablosunda mağara aslında severance binasını simgeliyor. mağaranın içindeki korkan figürler ise çalışanlar. kier ise kendisini bir ışık kaynağı gibi resmettirmiş.


kier’in şu sözünü hatırlayalım: "kendi zihnimin" mağarasına girdim ve orada onları ehlileştirdim. öfkenizi benimki gibi ehlileştirdiğinizde, dünya sadece bir uzvunuz gibi gelecektir.

bu söz, çalışanların kendi benliklerinden sıyrılarak tamamen lumon’un kontrolüne girmesini ima ediyor. gerçekten belli ki onun zihnini temsil ediyor lumon.

"lumen" (latince) ışık, aydınlık anlamına gelir. şirketin adı buradan geliyor muhtemelen. hatta "lumon" = "lumen + on" olabilir. yani "ışığı açmak", "zihni (kier’i) aktif hale getirmek" gibi bir anlam taşıyor. bu ailenin zaten illuminati benzeri bir yapılanmaya sahip olduğu, dizide güçlü bir şekilde gösteriliyor. illuminati kelimesinin kökeni de latince "illuminare" (aydınlatmak, ışık vermek) fiilinden türemiştir.


şirketin üst düzey yöneticilerinden drummond, cold harbor dosyasının tamamlanması hakkında (%85'te) şunu söylemişti: gezegenin tarihindeki en büyük anlarından biri.


cold harbor ise önce gemma'yı (casey), sonra kier'i ilgilendirecek.

lumon'un uzun vadede amacı şu

itaatkârlaştırılan içseller, üst sınıfa (şirket yöneticilerine) ve dünyadaki diğer kodomanlara ölümsüzlük sağlayacak bir araç haline getirilmiş olacak.

şirketin logosunda bir dünya sembolü bulunuyor. bu da lumon’un, teknolojisini sadece kendi binasında değil küresel bir sisteme dönüştürmek istediği anlamına geliyor büyük ihtimalle.

mk-ultra deneyinin tüm dünyaya yayılmış hali olarak düşünün bunu. lumon’un insan bilincini yönlendirme ve kontrol altına alma teknolojisini bir gün tüm insanlığa uygulamak istemesi mümkün. çalışanların sadece birer denek olduğu ve bu teknolojinin asıl kullanım amacının küresel bilinç kontrolü olduğu ima ediliyor olabilir. bu yüzden severance bir iş dünyası distopyasından çok daha büyük bir hikayeye dönüşüyor. bunları 4. ve 5. sezonda görürüz diye tahmin ediyorum. fordizm ve neo-fordizm kavramlarına bakarsanız aslında severance'in aynı zamanda günümüz sistemini eleştirdiğini görebilirsiniz. chaplin'in modern times'ı gibi.

dizide, dışsallar fiziksel olarak ofise gittiklerini düşünüyorlar. ancak çip, aslında bilinçlerini bir sanal ortama bağlıyor ve onları lumon’da olduklarına inandırıyor. çalışanların fiziksel olarak hiç hareket etmediği, sadece bilinçlerinin bir tür yapay ortamda çalıştırıldığı ihtimali var. çalışanlar asansöre bindiklerinde, aslında hiçbir yere gitmiyor olabilirler. sadece bilinçleri yeni bir moda geçiyor. bu mantık, matrix’teki kırmızı ve mavi hap olayına da benziyor.

sahne tasarımlarına dikkat ettiyseniz dış dünyada kırmızı, iç dünyada mavi renkler hakim. özellikle tercih edilmiş dekorlarda. bunu yaparken matrix’ten esinlenmişler.


mavi hap: matrix’in yarattığı sanal dünyada kalmayı, düzenin bir parçası olmayı ve gerçeği sorgulamamayı simgeler.

kırmızı hap: gerçek dünyayı görmeyi, matrix'in bir simülasyon olduğunu anlamayı ve bilinmeyene adım atmayı temsil eder.

kırmızı ve maviyi birleştiren kısım ise exports hall (siyah koridor). çalışanların bilinçlerinin transfer edildiği bir geçiş noktası burası. buradan geçildiğinde "gerçeğe ulaşmak" mümkün hale geliyor. yani içseller ve dışsallar arasındaki bağlantı bu koridordan sağlanıyor.

2x5'te mark'ın casey'i görmesi de bununla ilgili. zaten böyle olacağı, dizinin açılış jeneriğinde verilmişti. şimdi bir yandan jenerik videosunu açın, bir yandan da yazdıklarımı okuyun lütfen.

açılış jeneriği

tüm bölümlerden detayları jenerikte görmek mümkün. her karesi, içindeki her karakter ve nesne bilinçli bir seçim. ancak ana hatlarına dikkat çekmek gerekirse:

1. ilk sahnede dışsal mark'ımızı görüyoruz. yatakta uyanıyor. ardından üst kattan balon kafalı mark geliyor. balon, "içsel mark" anlamına geliyor. şirkette kendisine, üstünde kendi resmi olan mavi balonlar verilmişti bunu vurgulamak için.

2. asansör üst katı gösterse de mark aşağıya iniyor. burada bir sürü balon kafalar var. bu sahneyi, truman show'da truman'ın çıktığı merdiven gibi düşünebilirsiniz. yani mark, aslında filmdeki gibi bir manipülasyona giriyor.

3. mark yeşil renkli bir beynin içinde. ofislerin de yeşil renkte tasarlandığını hatırlayın, yani demek ki buralar tamamen zihnin içinde (yoksa?). sıvı dolu ortam, lumon logosundaki "damla"yı temsil ediyor. ardından bu sıvıdaki yansımada iki kadın beliriyor: helly ve casey.


4. mark uyanıyor ve etrafında tuhaf bebekler görüyor. bu bebeklerin yüzleri yok ve takım elbiseliler. çalışanların aslında birer bebek oldukları anlamına geliyor bu. 2x5'te ırving'in ölümünü gösteren levhada "3 yaşında öldüğünü" görmüştük hatırlarsanız. tabula rasa (boş levha) gibi bir durum var burada. john locke’a göre, insan zihni doğuştan boş bir levhadır ve sonradan dolar. lumon'un yaptığı şey de tam olarak bu: içsellerin zihinlerini manipülasyonlarla doldurmak. sonrasında mark aynaya baktığında, kendi yüzünün de olmadığını görüyor; yine aynı mesaj veriliyor.

5. mark kendi beynine atladığında keçiye dönüşüyor. keçiler kravatlı çalışana, ardından da bir dağa dönüşüyor. ancak bu, bir tablo olarak gösteriliyor. bu da bir manipülasyonun parçası. keçilerle ilgili bir tahminim var ama henüz netleşmediği için burayı es geçiyorum.

6. şu montauk sahnesine geçiyoruz. şişen kafalar gösteriyor ki o bölümde yaşananlar tamamen hayaliydi, bir manipülasyondu. zaten dünyanın en büyük şelalesi o olacak değil. bu da dizinin zihinle oynama temasını pekiştiriyor. (araba detayına dikkat! ilerleyen bölümlerde gemma'yla anlam kazanabilir.)

7. mark, masada uyanıyor. önünde haplar ve iğrenç sıvılar var. bu detaylar önemli ama tam olarak neyi temsil ettikleri henüz net değil. asansör ışığına dikkat! perdeyi aralarken aşağıyı gösteriyor. bu, gerçekliğe geçişi simgeliyor. o sırada ekranda john turturro (ırving) ve christopher walken (burt) isimleri görünüyor. bence bu bile bilinçli bir tercih. çünkü ilerleyen bölümlerde bu ikilinin gerçekliğe geçişte büyük bir rolü olabileceğini gösteriyor.

8. yeşil defter, tüm manipülasyon senaryosunu temsil ediyor. ofisin yeşil olması, balon kafalar, her şey bu programın bir parçası. patricia arquette ışık tutuyor, yani "yol gösterici" rolüne sahip gibi. mark onun zihnine girdiğinde, exports hall'a ulaşıyor. 2x5'te de benzer bir sahne var. bu sahnede, mark gerçekliğe geçiş yapıyor ve koridordan çıkınca casey ile karşılaşıyor. yansımada nasıl ki hem casey hem helly görünüyorsa, burada da çift bilinç durumu var.

9. mark yine yatakta aynı yerde. sezon finaline dair en büyük ipucu burada. mark’ın önünde bebek kier beliriyor. bu, zihinsel olarak "inşa edilmiş" bir bilinci temsil ediyor olabilir. gemma'nın (casey) %100 olmasından sonra ortaya çıkacak belli ki. yani lumon'un kurucusu hayata dönünce sezon finali gerçekleşecek!

---

kalan bölümlerin çok daha iyi olacağını düşünüyorum. hatta yeni sezonlarda üstüne koyarak ilerleyecektir. umarım anlatabilmişimdir.