Saç Dökülmesi Neden Olur ve Nasıl Engellenebilir?

Saç dökülmesinin nedenleri ve çözüm yolları.
Saç Dökülmesi Neden Olur ve Nasıl Engellenebilir?

bir sorunu çözmek için öncelikle sorunun kaynağını bulmak gerekli. saç dökülmeniz var ise bunun neye bağlı olduğunu teşhis etmek, sonra etkene yönelik tedavi planlamak gerekir. bunları madde madde anlatacağım. 

not: saç dökülmesini tamamen durduramaz, tamamen engelleyemezsiniz. fakat hızını çok yavaşlatabilirsiniz. bu bile sizi tatmin edecektir. vücudun doğal süreçlerini tamamen durduramazsınız, durdurmamalısınız da zaten.

1) andorjenik dökülme (erkek tipi dökülme)

erkeklerde saç dökülmesinin en büyük sebeplerinden biri (bkz: dht) hormonudur. bu hormon (bkz: 5 alfa redüktaz) enzimi ile (bkz: testosterone)dan sentezlenir. çok bilimselliğe girmeden anlatmaya çalışacağım. şimdi vücudunuzda bir erkeklik hormonu var ve bu hormonun ikincil seks karakterlerinizi geliştirmesi/değiştirmesi için başka bir hormona ( daha androjenik, daha erkeksi) dönüşmesi gerekiyor. bu dönüşüm herkeste var fakat hangi oranlarda olduğu tamamen genetiktir. bilinenin aksine saçınızı döken şey bu hormonun yüksek olması değil. bu hormona duyarlı reseptörlerin saçlarınızda bol miktarda ve diğer kişilere göre daha duyarlı olmasıdır.

dht hormonu saçlarınızdaki reseptörlere bağlandıktan sonra farklı yolaklarla saç beslenmesi ve büyümesini zorlaştırır. beslenemeyen saçlar hem incelir, hem de boyları uzamamaya başlar. bir noktadan sonra cüce saçlara dönüşür. saçlarınız dökülmese bile tararken ve ya fön çekerken artık eskisi gibi hacimli değildir. bu dökülme genelde önlerden başlar, arkalara doğru gider ve (bkz: norwood skalası)na göre değerlendirilir. bir noktadan sonra tepelerden önlere doğru da açılma başlar. yaşlar beraber saç çizgisinin geriye gitmesi ise patoloji değil ve normaldir.

tedavisi

androjenik alopesi tedavisinde etken olan dhtyi baskılamamız gerekir. bunun (bkz: fda) tarafından onaylanan bir kaç tedavisi vardır. ilk olarak bir mantar ilacı olan , etken maddesi (bkz: ketokonazol) olan, ticari ismi ketoral ve ya konazol olan şampuan. bu şampuanla önce saçları durulayıp 5 dakika beklemeli sonra bir kez daha durulayıp 5 dakika daha bekleyip yıkamanız gerekir. bu madde mantar ilacı olarak bilinse de fda tarafından dht baskılayan bir şampuan olarak da kullanıma sunulmuştur. saçları yıkadıktan sonra jöle spray sürmenizi önermiyorum. haftada 2 kere ile başlayıp 3-4 kereye kadar çıkıp 1 ay kullandıktan sonra azaltarak haftada 2 kez şeklinde 6 aya kadar kullanmanızı tavsiye ediyorum. bu süreçte yan etki görürseniz bana özelden yazabilirsiniz. yan etki bu zamana kadar hiçbir hastamda yaşamadım. fakat bu ilaçları yine de doktorunuz uygun gördükten sonra başlamanız daha doğru olacaktır. (çünkü androjenik dökülme olmama ihtimaliniz olabilir, kepek sorununuz olabilir)

diğer tedaviler ise daha güçlü molekül olan (bkz: finasteride)dir. günlük 1 mg olarak fda tarafından saç dökülmesi için onaylanmıştır. ketokonazol gibi topikal değil, oral yani ağızdan alınan ilaçtır ve 5 alfa redüktaz enzimini baskılamaktadır. haftada 2 kez ilk hafta, haftada 4 kez ikinci hafta ve haftada 6 kez üçüncü hafta kullandıktan sonra bir yan etki görülmezse her gün 1 mg olarak aylarca kullanabilirsiniz. bu ilaçların her ilaçta olduğu gibi yan etkisi elbette vardır fakat çoğunlukla reversible yani geri dönüşlüdür. bu ilacı kullanırken yaşınız da çok önemlidir. ileri yaşlarda kullanımını daha uygun buluyorum. öncelikle daha lokal ve topikal ilaçlar başlamakta fayda var. fakat bu ilacı 6 ay kullanırsanız saçlarınızın ne kadar dolgun ve yoğun olacağını göreceksiniz. libido kaybı gibi geçici yan etkileri var fakat saçları dökülen ve buna takık kişi depresyonda olacağı için zaten libido kaybı yaşamaktadır. yine de doktorunuz tarafından detaylı kan hormon profiliniz görüldükten sonra başlanabilir.

finasteride’in topikal formu da onaylanmıştır fakat topikal kullanılan finasteride oral kadar olmasa da yine de sistemik yan etki gösterebiliyor.

diğer hormon dutasteride’dir. bu ilaç çift yolaktan dhtyi baskıladığı için kullanmayı tercih etmediğim bir ilaçtır.

bir diğer ilacımız için (bkz: minoksidil)dir. bu ilaç eskiden tansiyon ilacı olarak kullanılmıştır fakat mekanizması belli olmamakla beraber kıl çıkarma özelliği fda tarafından onaylanmıştır.

benim favorim hastalarıma hazırladığım finasteride-minoksil karışımı bir majistral. topikal olarak haftada 3-4 kez saçlarınıza sıkmanızı ve (bkz: dermaroller) dediğimiz iğneli tarakla saçınızı taramanızı tavsiye ediyorum.

ilaç kullanmak istemeyip dhtyi baskılayamıyor muyuz hocam diyen arkadaşlar için de bir cüce palmiyesi denilen sae palmetto yapraklarının toz hâli olan supplementler gibi bir çözümümüz de var. fakat bu supplementi 6 ay-1 sene gibi kullandıktan sonra etki görmeye başlıyorsunuz fakat kesinlikle doğallığı bozmak istemeyen kişiler için, ilaçlardan korkan kişiler için etkili olduğunu söyleyebilirim.

2) alopesi areata - yâni otoimmün saç dökülmesi

halk dilinde ise saçkıran. bu hastalığın en büyük sebebi stres ve yakın zamanda yaşanmış bir operasyon(ameliyat) , bir depresyon, bir kayıp gibi psikolojik sorunlar. genelde bu hastalıkta kendinizi rahat hissetmeniz için psikolojik tedaviler, hayat regülasyonu ve en son çare olarak antidepresanlar önermekteyiz. bunları almak istemeyen ve ya stresini yönetemeyen kişilerin ise mutlaka bir muayene sonrasında öncelikle kortikosteroid olan solüsyonları 1-2 ay kullanmalarını istiyoruz. tekrar muayeneye geldiğinizde ise bir gelişme elde etmemişseniz o zaman saçlı derinize kortikosteroid enjeksiyonlar yapmaktayız. bu hastalığın tedavisi de vakaya göre 6 ay-2 sene sürebilmektedir ve sabır gerektirir.

3) diğer dökülmeler ise vitamin mineral eksikliklerine bağlı olabiliyor

bunun için mutlaka vitamin d, demir, demir bağlama kapasitesi, ferritin, b12, b6, çinko baktırmanızı istiyoruz. bunlar yerine konduğunda saçlarınız eski formuna dönebiliyor.

4) saç dökülmeleri sebeplerinden biri de 1. maddede olan androjenik dökülmeyi tetikleyen dökülmelerdir

bunlara spor yapmayı, spor performans ilaçları kullanmayı, kreatin gibi dht üzerinden çalışan supllementleri kullanmayı örnek gösterebiliriz.

5) telojen effluvium: saçlarınızın şok dökülmesidir

 telojen evresi dediğimiz bir saç evresi vardır. normalde saçların az bir kısmı bu evrededir. bu saçlar çok incedir ve dökülmeye müsaittir. bu hastalığın tanısını dermatoskopla koymaktayız. saçlarınızın sınırları belli fakat saç telleriniz çok incelmişse, yakın zamanda ciddi bir ameliyat(mide tüp gibi) geçirdiyseniz ve ya bir yakınınızı kaybettiyseniz bu hastalık sizi bulabilir. alopesi areatadan farklı olarak bu hastalık saçın kendisindedir. alopesi areata ise saçlı deri hastalığıdır ve saç derisindeki soruna bağlı o kısımda saçların çıkmamasıdır. diğer saçlar sağlamdır ve kalınlığı normaldir. telojen effluviumda ise saç telleri çok incedir ve dökülmeler daha tipiktir.

öyle ya da böyle bu saç dökülmelerinin çoğunlukla sebebi bulunduktan sonra çözülebildiğini bilmenizi istiyorum. tüm sorularınız için istediğiniz zaman rahatsız edebilirsiniz. müsait olduğumda dönüş yapacağım. vakit buldukça entry’i güncelleyip bilgiler ekleyeceğim.

1) prp

bir çoğunuz internetten, doktor arkadaşlarınızdan, çevrenizden, televizyonlardan bu tedavi hakkında bilgiler edinmişsinizdir. bunları tekrar etmeyeceğim. sadece özetleyip kafanızdaki soru işaretlerini gidereceğim.

prp tedavisi kanın plasma (sıvı kısım) kısmındaki plateletlerden (inflamasyon başlatan etkenler) zengin olan kısmı ayrıştırmamızla ortaya çıkan solüsyondur. biz bu solüsyonu saç derisindeki doğru derinliğe enjekte ederek o kısımdaki inflamasyon sürecini başlatmayı hedefleriz. bunu şöyle düşünebilirsiniz; bir yerinizde yara ve ya mukoza(histolojik üst katman) bozukluğu oluştuğunda o bölgeye hemen tamir mekanizmasında görevli faktörler akın eder. bu bir tür inşaat mekanizmasıdır. biz saçlı deriye hem iğneleme ile zarar vererek onarımı başlatırız, hem de onarımda görevli ajanları direkt olarak veririz. bunun işe yaramadığını söyleyenler olabilir fakat gerçekten işe yaradığına dair onlarca araştırma mevcut(araştırma koymayı çok sevmiyorum çünkü eğer sağlık okur yazarlığınız iyi değilse bazı noktalarda yanlış anlaşılmalar yaşayabiliyorsunuz).

prp’nin gerçekten işe yaraması için mutlaka doğru katmana ve doğru yoğunlukta solüsyon vermelisiniz.

lütfen unutmayın, prp tek başına bir tedavi değil, tedaviye yardım sürecidir. mesela sizin aga (androjenik dökülme) tipi dökülmeniz var ise önce etken olan dht’yi baskılamanız gerekiyor. dhtyi baskılamadan inflamasyon başlatsanız bile yeterli etkiyi görmeyeceksiniz. dht baskıladıktan sonra prp yaparsanız ikisinin de pozitif etkisi sinerji gösterecektir.

prp doğal bir tedavidir ve alerji oluşturmaz.

2) mezoterapi

mezoterapi aslında belli katmana yapılan tüm enjeksiyonların ismidir. adını solüsyonun konduğu mezoderm’den almıştır. mezoterapiler amaca göre farklı solüsyonların karıştırılmasıyla ortaya çıkar. 10 yıl önce biz tek tek elimizle etken maddeleri alıp karıştırıp yaparken şu anki solüsyonlar genelde karışım halinde gelmektedir. bu yüzden uygulayacak kişinin mutlaka sizin ihtiyacınız olan etkeni bilmesi gereklidir.

test yaptırdınız ve demir ve ya vitamin eksikliğiniz çıktı. demiri oral olarak başlayıp vitaminleri ise hem oral, hem de saçlı deriye enjeksiyon şeklinde verirsek saçlarınız çok hızlı şekilde toparlayacaktır. eğer saçlarınıza yeterli bakım yaptırmıyorsanız mezoterapi sizin için daha uygun olacaktır.

hiçbir vitamin mineral eksikliğiniz yoksa saçlarınızda incelme varsa ve bunun sebebini bulamıyorsanız mezoterapiler sizin için zaman kaybı olacaktır. çünkü tek başına az bir oranda etki ettikleri için aradaki farkı anlamanız zor olacaktır.

örnek vaka;
mineral vitamin eksikliğiniz var, ailesel androjenik hassasiyetiniz var ve saçlarınıza bakım yaptırmıyorsunuz.

tedavi; öncelikle dht’yi baskılamak için bir tedavi planı yapacağız. sonrasında prp ile inflamasyon sürecini başlatacağız/hızlandıracağız. daha sonrasında ise mezoterapilerle ve oral vitamin minerallerle son noktayı koyacağız.

3) iğneleme

üstte de anlattığım gibi iğneleme yöntemleri ile inflamasyonu uyarabilirsiniz fakat bu uyarı çok ciddi seviyelerde değil. ama yine de hiç yoktan iyidir. hiçbir şey yapmıyorsanız bile saçlarınızı iğneli dermaroller ile taramanız kan akışını hızlandıracak ve inflamasyonu başlatacak. unutmayın bunlar ayrı ayrı düşük oranlarda etki etse de kombine tedavide sinerji oluşturacaktır.

saç masajları

saçlarınız dökülürken saçlarınızla oynamak , saçlarınıza dokunmak ve masaj yapmak saçlarınızı daha çok döküyor gibi hissettirebilir, rahatsızlık verebilir. fakat bundan korkmamalısınız. arkadaşlar saçlarınız dökülmeye yüz koymuşsa siz dokundunuz diye dökülmüyorlar. o saç bir şekilde oradan kopup düşecekti. tam tersi saçlı derinize masaj yaparak, gerekirse tarayarak ve ya yumuşakça kaşıyarak saçlı derinizdeki kanlanmayı artırabilirsiniz. yurtdışında yaşayan arkadaşlar için saç masajlı lazer kombinasyonu var ve onaylı cihazlar mevcut. onlardan da edinebilirsiniz.

4) kök hücre ve eksozomlar

arkadaşlar bu işlemler maliyetli olduğu için mezoterapi ve prplerle uğraşmamak için, kısa sürede parası neyse verip etki alayım diyen kişiler için daha uygundur. bir kaç seanslı olabileceği gibi tek seanslı olanları da mevcuttur.

yine infalamasyon mekanizması üzerinde çalışırlar. fakat eksozomlar kök hücreden daha yeni teknolojiye sahiptir ve doğal olarak daha etkilidir. eksozomları mühendis arkadaşlar şöyle düşünebilir; yazılımda hatalar vardır ve test edilerek bunlar düzeltilir ve kod daha verimli çalışır. eksozomlar da biyolojik olarak bu şekilde çalışırlar. taşıyıcı cansız veziküllerdir ve genelde hataları düzeltmek için çalışırlar.

örnek vaka;
ailesel androjenik dökülmeniz var, herhangi vitamin mineral eksikliğiniz yok. saçlarınız dökülüyor

tedavi:
dht’yi baskıla, eksozomu prp ile karıştırıp uygula. 3 ay sonra eksozomun etkileri oturmuşken 6.aydan sonra dht baskılayıcı ajanla sinerji oluşacaktır

örnek vaka;
strese bağlı dökülmeniz var, aga’nız yok, vitamin mineral eksikliğiniz yok.

tedavi:
prp ile eksozom karıştır bir seans yap. 2 seans prp seansları yap. süreci takip et, egsozom alanlarına topikal kortikosteroid uygula. yürüyüş yap, vücut kan akışını artır, bu sayede kortizolü(stres hormonu) baskıla

örnek vaka;
aga’nız var, strese bağlı dökülme ve egzamanız var.

tedavi:
aga için dht baskılayıcı ajan al. egzamalar için topikal evde uygulanabilecek kortikosteroid al. paran varsa eksozom ve prp karışımı yaptır. 6 ay sonra durumu kontrol et ve egzamaların durumuna göre ikinci enjeksiyonu yap.

örnek vaka;
çok ciddi aga’nız var. neredeyse kel olacaksınız. ailenizde kellik var. kaşıntı, egzama yok.

tedavi:

öncelikle dht baskılayıcı şampuan başla, iğneleme ile saçlarını her gün tara. 3 ay geçtikten sonra durum kontrolü yap. saç köklerinee kalınlaşma yoksa oral olarak ya da topikal olarak daha ciddi dht baskılayıcı al. 6 ay sonra kontrol et. bu aralıklarda prpyi 4e tamamla.

6 ay sonra kontrollerde saç kalınlaşması varsa sadece dht baskılayıcı ajanla devam et.

örnek vaka;

saçlarınızda yer yer dökülmeler var, kepek var, kaşıntı var. aga yok.

tedavi:
öncelikle dökülme olan alanlara sadece prp yap, 4 seans sonunda kökleri incele. kalınlaşma yoksa topikal kortikosteroid başla. 2 ay kullan. sonuç değişmediyse deri altına kortikosteroid enjeksiyonu yap, dozu kontrol altında tut. ve unutma aa’nın tedavisi 6 ayla 2 yıl arasıdır.

*başka sebeplere bağlı dökülmeler olabilir. özellikle diğer organların belirteçlerine de bakılması gerekir: örnek olarak bağırsakta olan emilim bozuklukları ve iltihabi reaksiyonlar saçlarda dökülmeler oluşturabilir. bu yüzden saç dökülme tipinize karar vermeden önce mutlaka detaylı anamnez (hasta hikayesi)alınmalıdır.