Pedofili Hastalığı Hakkında Bilinmesi Gereken Korkunç Gerçekler

Öncelikle pedofili hastalığı nedir? Kimler bu hastalık grubuna girer?

pedofili aslında ergenliğe girmemiş (0-13 yaş) çocuklara ilgi duyma durumudur. ergenliğe girmiş olan ancak reşit olmayanlara ilgi duymayla ilgili de farklı terimler vardır. mesela 11-14 yaş arasına ilgi duyma durumuna hebeophilia deniyor. 15-19 yaş arasına ilgi duymaya da ephebophilia deniyor.

ilk ikisi zaten dünyanın %90'ında yasalara aykırı ama bazı ülkelerde 15 yaşındaki insanların cinsel olgunluğa eriştiği düşünüldüğü veya türkiye'de 16 yaşındaki insanların ailesinin izni olursa evlenebildiği göz önünde bulundurulduğunda ephebophilia'nın pedofili olarak tanımlanması çok da doğru olmayabilir. 

pedofili'yi nasıl tanımladığımıza da bağlı tabi durum. genel kanı "yasal sınırın altındakilere cinsel arzu duyma durumu" şeklinde. bu sınır türkiye'de 18 olduğundan ve liselerden de aşağı yukarı 18 yaşında mezun olunduğundan liseli kızlara arzu duyan 18 yaş üstü kişiler pedofil olarak nitelendiriliyor. 

ama mesela norveç'te isveç'te bu yaş 16 olduğundan ve çoğu batı ülkesinde ilk cinsel birliktelik yaşı 14-15 civarında olduğundan bu ülkelerdeki insanlar söz konusu olunca bu argüman manasızlaşıyor.

yani hangi açıdan bakıldığıyla alakalı. o yüzden 15 yaşın üzerindeki birisinin cinselliği söz konusu olduğunda insanları hemen "sen hastasın, pedofilsin" diye yargılamamakta fayda olduğunu düşünüyorum

Pedofili ile ilgili ilginç bilgiler ise şöyle sıralanmış

1) pedofili cinsel yönelimdir (bkz: http://www.health.harvard.edu/…ism-about-pedophilia) çocuk istimarı ile aynı değildir. apa bu durumu normalize edebilme ihtimali olduğu için cinsel yönelim lafını kullanmaktan sonradan vazgeçse de bu konudaki pek çok uzmanın, bilim çevrelerinin görüşü budur.

2) her çocuk istismarcısı/tacizcisi / tecavüzcüsü pedofili değildir. türkiye'de bir köyde 10-15 tane kişinin bir bebeğe / çocuğa tecavüz ettiğini duyabilirsiniz. aynı köyde 15 tane pedofilinin birbirini bulması gibi bir ihtimal var mıdır? bunlar çocuk istismarcısıdır/tecavüzcüsüdür.

3) aynı homoseksüel bireylerde olduğu gibi doğuştan gelir, seçilebilen birşey değildir nörolojik kökenli olduğu düşünülmektedir.

4) bu bireyler 11 yaş ve altı ergenliğe girmemiş çocuklara karşı ilgi duymaktadır. 45 yaşında olup 17 yaşında bir kıza ilgi duyan dayı, 70 yaşında 16lık gelin alan dede, liseli kız peşinde koşturan abaza üniversiteli pedofili değildir. ergenliğe girmeyle vücut feminize/maskülenize olur, haliyle bu vücut tipine ilgi duyan birey de pedofili olmaz.

5) psikiyatrik hastalar üzerine çokça yapıldığı gibi bu bireyler stigmatize edilmekte, tedaviye katılım şansları azaltılmaktadır. örneğin almanya'da bu bireylerin legal bir sorunla karşılaşmadan tedavi olabilecekleri ile ilgili reklam kampanyası başlatılmış.

6) herşeyden öte tüm hastalıklarda olduğu gibi bu hastaların da stigmatize edilmesi/ dışlanması, etiketlenmesi ahlaki ve etik değildir.

7) pedofiller kalıcı ve devamlı olarak çocuklara seksüel ilgi duyuyor, ve ergenliğe girmeyle 17-18 yaşlarında bu durumu farkediyorlar. haberlerde karşılaştığınız, bir çocuğu istismar eden veya tecavüz eden 45 yaşında üç beş çocuklu adamlar muhtemelen pedofili değiller. cinsellik konuşunda çarpık ve bozuk bir ahlak anlayışı olan ülkemizin cinsel aç, içgüdülerine hakim olamayan fırsatçı varlıkları. onun için 3 yaşındaki bebek/ 70 yaşındaki nene / sütçünün eşeği arasında zaten bir fark yok ki adama pedofil diyesin.

8) hiçbir çocuğu istismar etmemiş pedofili bireyler de var. (bkz: http://www.dw.com/…ophiles-for-molesters/a-18104211)

ülkemizde cahilliğin en büyük destekçisi ana akım medya pedofili=çocuk istismarı algısını sağolsun çok güzel yerleştirmiştir. aslında ülkemizdeki bu konunun uzmanı olan çoğu psikiyatrist , psikolog bile yeterli bilgiye sahip değil.

5237 sayılı tck' nın 103. maddesinde "çocukların cinsel istismarı" başlığı altında düzenlenen bir suçtur.

suç niteliksiz şekilde işlenirse 3 yıldan 8 yıla kadar, vücuda bir organ veya sair cisim sokmak şeklinde gerçekleşirse 8 yıldan 15 yıla kadar bir hapis cezası öngörülüyor bizim kanunumuzda.. ayrıca verilecek ceza; suç yasada sayılan kimseler tarafından işlendiğinde (baba,üvey baba, evlat edinen, bakıcı.......vs.) yarı oranında, cebir ve şiddet kullanılarak işlendiğinde yarı oranında arttırılırken, suçun sonunda çocuğun beden ve ruh sağlığı bozulmuş ise 15 yıldan az olmamak üzere hapis cezası verilir. mağdurun bitkisel hayata girmesi ya da ölmesi durumunda ise verilecek ceza ağırlaştırılmış müebbet hapistir...

yani yapılacak bir hesapla;

bir çocuğa tam bir birleşme olmaksızın cinsel organını sürten, elleten, yaşadıklarını anlatmaması için bu çocuğu döven, tehdit eden, bu suretle çocuğun beden ve ruh sağlığının bozulmasına yol açan bir üvey baba 15 yıldan-16 yıla kadar hapis cezası alır,

bu çocukla cinsel birleşme yaşayan ve aynı şekilde yaşadıklarını anlatmaması için bu çocuğu döven, tehdit eden, bu suretle çocuğun beden ve ruh sağlığının bozulmasına yol açan bir üvey baba ise 16 yıldan 30 yıla kadar hapis cezası alır...

gerek toplumda yarattığı infial, gerekse "bizde öyle şeyler olmaz" şeklindeki bakış açısı sebebiyle pek sık gözler önüne serilmese de bu konunun mağdurları, failleri o kadar çok ki...

elinde bebeğiyle tv de ismail yk şarkısı çaldığında yerinde duramayıp oynayan 10 yaşında bir kız çocuğu gördüğünüzde yaşadıklarına inanabilmek ve herşeye rağmen kızının üvey babasını affedebilen, tutuksuz yargılanması, alt sınırdan ceza alması ve hatta beraati için şikayetinden vazgeçen, kızının yalan söylediğini söyleyen bir anne gördüğünüzde onu anlayabilmek o kadar zor ki...