Michael Jordan'ı NBA'de Diğerlerinden Ayıran Özellikleri

Basketbol efsanesi Michael Jordan, diğerlerinden neleri farklı yaparak bu denli bir başarı elde etti?
Michael Jordan'ı NBA'de Diğerlerinden Ayıran Özellikleri


1. aşırı atletik olma özelliği

jordan aslında saf atletizmden oluşuyor. çevikliği yüksek, ivmelenmesi muhteşem, aşırı yükseğe uzun süre zıplayabiliyor ve vücudu esnek. zaten vücudu esnek olabildiği için top ile olan ilişkisi muhteşem duruyor. lebron'da yukarıda ki özelliklere sahip. hatta üstüne tanking özelliği de var ama vücudu esnek değil. bu yüzden top sürerken jordan kadar estetik durmuyor. bu arada jordan güçsüz demeye çalışmıyorum. özellikle 90'ların ilk yarısı jordan'ın vücut çalışıp tanking kastığı zamanlardı. sert savunma dönemlerinde içeri şarjlayıp çok kişinin posterini çıkardı. mutombo'nun üstünden smaç basan bir adam zaten güçsüz olamaz ama tabii lebron ile de kıyaslanamaz bu konuda. lebron hayvani derecede güçlü ama estetik değil. jordan güçlü ve aşırı estetik.


2. mental yapısı

yanına yaklaşabilen yok. geçmişte de aynı psikopatlığa yakın bir tek rahmetli kobe bryant vardı. psikiyatrik derecede hırslı, azimli, mükemmelliyetçi ve obsesif. yani normal hayatta jordan'ın arkadaşı var mıdır? gerçekten çok merak ediyorum bu sorunun cevabını. hayat çekilmez bir hal alır lan resmen ama bu manyaklık adama arka arkaya iki kere three peat yaptırdı. lebron'un yeteneği yok mu? allahına sapına kadar var. bir de şöyle bir mental yapısı olsa takribi 10 yüzük yapmıştı kendine.


3. oyun zekası

şimdi aşırı atletik oyuncuların net bir problemi vardır. çoğu aslında afedersiniz ama geri zekalıdır. yani potaya bodoslama gidip bam güm smaç basma ve hasbelkader ikilik, üçlük atmak dışında pek bir fonksiyonları yoktur. ha bir de nba'nin aşırı gevşek savunmalarına karşı bir iki artistik pas falan atarlar. zaten onu da atamasalardı oha falan derdik. bu sebeple sizin nba'de ''ulan ne zeka var be adamda'' dediğiniz birçok basketbolcu bana sıradan gelir çünkü basketbol oynayanlar bilirler, attıkları pasların çoğu en artistik gözükenleri bile ortalama bir basketbolcu tarafından atılabilir. nedenine gelirsek ise oyun hayvan gibi hızlı akıyor ve savunma normal sezonda özellikle aşırı gevşek. yani elbet ki bir iki tane no look pas, yerden sektirerek üç kişinin arasından top geçirme ya da turnike'de artistik pas çıkarabilirsin. nba'de çoğu basketbolcu adam akıllı duruş üzerine bile çalışmaz. bir oraya koşar bir buraya koşar arada pası alırsa ya şuta gider ya da içeri penetre eder. özellikle son senelerde iş iyice üçlüğe döndü. yani nba'nin son dönem işleri atletizm, handling, crossover, üçlük bitti.

jordan'ın ise belki de 25-26 yaşından beri hayvani bir saha görüşü var ve bunu her şekilde inanılmaz avantajına kullanıyor.

a. her bölge ve açıdan şutu var. fade-away'ci lan bu üçlüğe gidemez diyorsun. arka arkaya altı tane saplayabiliyor. aha şimdi turnikeye gidecek diyorsun smaca abanıyor. smaç vuracak diyorsun 4 kişinin arasından süzülerek ters, düz, yan, alt, üst her şekilde turnike sokuyor. orta bölgeyi seviyor diyorsun yanlardan geçiriyor. e yanlardan atar diyorsun orta noktaya doğru kayabiliyor. yani tam saha tehdit herif.

b. her bölge ve açıdan pası var. bencil bu illa potaya kendi gidecek diyorsun öbür sahaya adrese teslim pas bırakıyor. aha şimdi sayıya kalkacak diyorsun birbirine zincirle kenetlenmiş 3-4 savunmacının her yerinden top geçirip adamın ağzına pas atıyor. mucize bir turnike bırakacak diyorsun o hengamede 3 kişinin arasından görmeden pas bırakıyor. smaca kalkarken vazgeçip bir anda yandaki adamı görebiliyor. pas atacak derken şuta kalkıyor. yani aşırı bir öngörülemezlik var adamda. şöyle bir durum davar. jordan asistleriyle bilinen, bununla meşhur olmuş ya da en önemli silahlarından biri olan bir oyuncu da değil.

c. durduğu yerler de çok enteresan. hiçbir savunmacının aklına gelmeyecek yerlere geçip sayı yapmışlığı var. hem de yüzlerce kere.


4. savunma

bizim nba'de savunma şu şekilde oluyor. ya tekte topa hamle yapıp alabiliyorsan ya da blok özelliğin varsa müthiş savunmacı oluyorsun. üstüne de bir de adamını düzgün bir şekilde tutabilirsen madalya falan veriyorlar herhalde. jordan ise rakibine alev topu gibi yapışıyor. adam resmen tam saha pres yapıyor. bire bir de jordan'ı geçmek bayağı büyük bir mesele ve alan savunmasında da var. bunun üstüne de top çalma özellikleri ve hayvani bloklarını ekle ortaya ne çıkıyor? yıllarca en iyi savunma beşinde olan psikopat bir karakter çıkıyor. hem de bu hücum özelliklerine rağmen. şaka gibi lan şaka!

yani hem aşırı atletik, hem aşırı gelişmiş bir oyun zekasına sahip, hem de aşırı iyi bir savunmacı. bunlar basketbolcu özellikleri, dünyada da bu özelliklere sahip çok nadir basketbolcu var. çok zeki olanlar genellikle atletik olmazlar. çok iyi savunma yapanların hücumları iyi değildir. çok iyi hücumcular savunmayla uğraşmazlar. aşırı atletik olanlar ise genellikle dan dun içeri girebildikleri için ya zekalarını kullanmazlar ya da zaten zekaları yoktur. bunların hepsine sahip ise çok nadir basketbolcu vardır. onların da hepsinin adını ezbere bilirsin. jordan, lebron, kobe vs. bunlar all around basketbolculardır. hepsi bir bölümde öbürüne illa ki üstün gelir. ancak jordan'ın ruh hastalığı kobe de dahil olmak üzere hiçbir basketbolcu da yoktur. bu yüzden ''the man'' jordan'dır. ruh hastasıdır, manyaktır, delidir.