LeBron James'in Muazzam Kariyerindeki Final Performanslarının Bir Dökümü
kanımca tarihin en iyisi olamayacak ama tarihin en iyi 2. basketbolcusu olarak kariyerini bitirecektir. ayrıca ileride efsane olmayacaktır, şimdiden efsanedir. 73-9'luk golden state'i 3-1'den dönüp tokatlayarak da bunu tescillemiştir. hatta kendisine saygı duymayan bir çok kişiyi de lehine döndürmüştür.
ama tarihin en iyisi olabilmek öyle böyle bir şey değil. bunun için eksiklikleri de gözle görülür bir şekilde var.
kendisini savunmak için en çok kullanılan tezlerden biriyle başlayalım: finali kazanmak tamam da adam kaç kere finale çıkmış bu başarısızlık mı diyor bir çok kişi. öncelikle kendisinin cleveland'la o çöp kadroyla çıktığı ilk final başarının dik alasıdır bunu kabul edelim. ama gidip kendi dahil 3 all-star (kendi ve wade %100 hall of famer olacak) ile çıkıp kaybettiği finaller de net başarısızlıktır.
özellikle miami ve ikinci cleveland dönemlerinde batıya (oradan bir spurs, bir clippers, bir okc, bir de golden state alayım) ve 90larda jordan'ın doğuda karşılaştıklarına oranla (oradan bir 90s knicks, belanın diğer adı pacers ve shaq'lı grant'li penny'li orlando alayım) çok daha rahat ve rakipsiz bir konferansta finallere çıktığını sayarsak.
ayrıca final performansı ve yüzükler konusuna da değinmek istiyorum ki bence çok önemli bir konu. bu konuda devreye giren çok dinamik var o yüzden kendisini bir çok dinamiği dışarda bırakan, daha net görüntü verebilecek şu tabirle ölçmek istiyorum: kazanabileceği finaller.
jordan bilindiği üzere finallerde 6/6 yapmış bir abimiz. lebron için bu rakam ise şimdilik 3/7.
aslında ölçülebilir başarısı bu kadar düşük değil. ne demek istediğimi daha iyi anlatabilmek için şu finallere tek tek bi bakalım:
ilk finalini kazanabileceği bir final olarak saymadığım için kazanabileceği finaller listesinin dışında tutuyorum. kendisinden çok daha tecrübeli ve çok daha iyi takıma sahip tarihin en iyi 4 numarası tim duncan'ın liderlik ettiği korkunç iyi bir takıma kaybetmesine bir şey diyemem. jordan'ın bi şekilde pippen'ın sakatlandığı seride bad boys pistons'ı eleyip finalde en iyi zamanlarındaki magic'li lakers'a elenmesi gibi bir şey bu. çünkü bu kazanabileceği bir final değildi. kazansa leicester'ın premier ligi alması gibi çok büyük bir şok olurdu spor dünyasında muhtemelen. ilgauskas'la duncan'ı, mo williams ile parker'ı tokatlamak her babayiğidin harcı değil çünkü.
ayrıca 2015 finallerinde saha avantajı da olmadan kyrie irving'in 1 maç, kevin love'ın 0 maç oynadığı seriyi de saymıyorum. lebron'un 35.8 sayı 13.3 rebound 8.8 asist (pas verecek adam yok, olsa da bitiremiyor pası zaten) yaparak insan üstü oynadığını ve müthiş bir golden state takımına karşı 2 maç aldığı gerçeğini unutmamak lazım. (kyrie'nin oynadığı maçı kaybetmişler)
bu iki final serisinin haricinde kendimce lebron'un alması gerektiğini düşündüğüm 5 final serisine bakalım.
2011 finalleri
jordan gibi olacağının ilk sinyallerini vermek için işte bu finali kaybetmemesi gerekiyordu öncelikle. zamanında 37'lik shaq'la falan oynadı denmiş yukarıda. doğrudur. ama bu sene lebron'un takımında tamı tamına 3 all star vardı.
jordan takımlarında hiç bir zaman 3 all star beraber oynamadı. jordan haricinde sadece pippen all stardı. çoğu kişinin big 3'den biri olarak saydığı dennis rodman ile oynadığı hiç bir sezon (72-10'luk efsane sezon dahil) rodman all star olmamıştır. hatta rodman'ın 0 sayı 2 sayı falan atıp takıldığı bir çok da maç mevcuttur (finaller dahil, 97 finalinde jazz'a 3-4-5-6. maçlarda attığı sayılar sırasıyla, 0-0-2-1 , takımın skor yükünü hiç çekmeyen ama muhteşem rebound çeken bir oyuncuydu rodman). gelmiş geçmiş en iyi ribaundculardan olmasına rağmen jordan'la oynadığı 3 sezonda 34-35-36 yaşındaydı renkli saçlı reyiz.
neyse, hadi jordan'ı geçtim. o sene oynadıkları dallas'ta ise sadece 1 all star var. o da 32 yaşındaki nowitzki. jason kidd o sene yukarıda dendiği gibi 35 değil tamı tamına 37(!) yaşında. jason terry 33, shawn marion 32 yaşında. terry benchten geliyor, jj barea 3 maçta ilk 5 çıkıyor. lebron ve bosh 26, wade 29 yaşında. hepsi gıcır gıcır.
miami bu seriyi (saha avantajı miami'de olmasına rağmen) 6 maçta kaybediyor.
serideki wade ve lebron'un istatistikleri şöyle:
wade: 39.0 dakika 26.5 sayı 7.0 ribaund 5.2 asist 1.5 top çalma 1.5 blok
lebron: 43.6 dakika 17.8 sayı 7.2 ribaund 6.8 asist 1.7 top çalma 0.5 blok
yani muhtemelen seriyi kazansalar dahi mvp wade'e gidecekti. ben jordan'ın ikinci planda kalacağı bir finali hayal bile edemiyorum. ayrıca kendisi tarihte daha önce hiç bir final serisini 6 maçta kaybetmeyi geçtim, 7 maçta kaybetmeyi de geçtim, 7 maçta kazanmamıştır. en fazla 6. maçta fişi çekmiştir jordan. bu seri insanların kafasında lebron finallerde fısıyor fikrinin oluşmasına büyük etki etmiş, lebron'un tarihin en iyisi olma yolundaki imajına büyük damga vurmuştur. üstünden 6 sene geçtiği için insanlar bu seriyi çok unutuyor.
2012 finalleri
okc'yi 4-1 ile geçtiler. durant 23, westbrook 23, benchten gelen harden 22 yaşında. durant süperstar, westbrook star, harden pek süper bir şey değil o zamanlar. sakalları bile şimdikine göre baya kısa. daha kendi yüzük kazanmamışken çoluk çocuğa yüzük dağıtacak hali yoktu lebron'un. 3'ünüze 3'ümüz bayram etsin çükümüz tarifesiyle gençleri tokatladılar. bu kazanması gereken bir finaldi ve bunu kazandı.
2013 finalleri
burada 6. maçta (san antonio kazansa şampiyon) 28 saniye kala 5 sayıyla önde olan san antonio'nun korkunç koç hatalarıyla (21 yaşındaki çocuğa sezonun en önemli faullerini attırma, 6 saniye kala 3 sayı öndeyken molası olmayan rakibe faul yapmayıp 3'lük atmalarına izin vermek, rebound gerekirken tim duncan'ı oyundan çıkarmak ve maçı uzatan savunma reboundunu rakibe kaptırmak gibi) maçı miami'ye verdiğini hatırlatmak lazım.
şimdi burada bu seriyi lebron balla kazandı diyenler olabilir ama asıl ergen zırvaları bunlardır. çünkü psikolojik baskının hat safhada olduğu nba finallerinde her şey olur. o maçta son 1 dakikada 2 top kaybeden de lebron, ama triple double yapıp son çeyrekte çift haneli farkı eriten de lebron. lebron'un kazanması gereken bir seriydi ve kazandı. ayrıca kendisinin kazandığı ilk efsanevi finaldir bu. 7 maça giden müthiş bir seri ve müthiş bir lebron.
(mj'in hiç işi 7. maça bırakmadığını burada tekrar hatırlatmak lazım yalnız, ev sahibi avantajı olmayan 93 ve 98 finalleri dahil)
2014 finalleri
lebron'un mj kadar büyük olamayacağını kanımca gösteren ve insanların aklında bu fikri sağlamlaştıran bir başka final serisi. saçma sapan bir cleveland takımıyla san antonio'ya finalde süpürülmek anlaşılabilir, wade ve bosh'ın ikisinin de sağlam olduğu bir takımla san antonio'ya kaybetmek de anlaşılabilir çünkü spurs de gerçekten o sene inanılmaz bir takımdı, ama seriyi de 4-1 kaybetmek nedir kardeşim. mj'i izleyenler hatırlar, o adamın bir finali 4-1 kaybetmesi için cesedini çiğnemek falan lazımdı. lakers'a şamaroğlanı olmuş hido'lu orlando musun sen arkadaş ne yapıyorsunuz siz?
o sene san antonio'da tarihin en iyi pf'si tim duncan vardı gibi argümanlar da geçersiz kalıyor bu noktada, çünkü:
duncan = malone (tarihin en iyi 1-2 pf'si, duncan bu seride 37, malone jordan'la kapıştığında 33-34 yaşında)
parker = stockton (müthiş pg'ler, biri tarihin açık ara en çok asist yapan oyun kurucusu)
kawhi = russell (müthiş savunmacılar)
green = hornacek (müthiş 3'lükçüler)
ve bu ikinci takımı jordan 2 sene üst üste finallerde yenmiştir.
ayrıca bu seri jordan'ın aksine (joe dumars iyi adamdı gerçi) lebron'u ligde durdurabilen bir adam olduğu fikrini de insanların aklına sokmuştur. bu da tarihin en iyisi olma yolundaki lebron'un imajına 4-1'lik kaybedilen serinin haricinde ekstra zarar vermiştir.
o adam için:
(bkz: kawhi leonard)
bu da kawhi'nin oyuna girdiğini görüp küfürü basan lebron
2016 finalleri
lebron'un babacım ben şu an ligin en iyisiyim, tarihin de en iyi 3-5 oyuncusundan birisiyim dediği seri.
73-9 yapıp gelmiş takıma saha avantajı olmadan 3-1'den comeback yapan, şampiyonluğu olmayan küçük pazarlı takıma şampiyonluk getiren, onları 3. kez finale çıkaran ve memleketinin takımını şampiyon yapan adama efsane demeyeni döverler hacım.
yok efendim son şutu irving atmış falan gibi argümanlar da geçersizdir, lebron'un maçı getiren bloğu boş iş mi?
zamanında jordan'ın paxson'ın ya da steve kerr'ün son saniyede soktuğu basketlerle geçtiği seriler kazandığı finaller de mi yalan? lebron'un o seride 5 kategoride her iki takımdaki oyuncular arasında açık ara lider olması da mı yalan?
41.7 dakika 29.7 sayı 11.3 ribaund 8.9 asist 2.6 top çalma 2.3 blok nedir arkadaşım?
bu seri lebron'un top 3-5 oyuncudan biri olduğunun damgasıdır arkadaş. ama benim gözümde bir jordan değildir. tarihin en iyi 2. basketbolcusu da değildir henüz. lebron 5 tane kazanabileceği yüzüğün 3'ünü kazanmıştır (3/5 %60). ilk 2 için biraz daha kazanması gerekiyor.
istatistik olarak bakarsak o konu zaten kapandı, yıllar sonra bakıldığında nba'de bir çok rekor ya jordan'ın ya da lebron'un olacak. bazı istatistiklerde jordan (maç başına sayı ki tarihin maç başına en çok sayı atan oyuncusu kendisi, top çalma, sayı krallıkları, şampiyonluklar) daha üstünken bazılarında lebron (maç başına ribaund, asist, tarihin toplamda en çok sayı atan oyuncusu olması da mümkün lebronun - bakınız maç başına değil toplam dedim) olacak.
bu safhalarda eşit gidecekler kanımca. geriye sadece yüzükler kalacak. ama işte tam bu noktada işin içine winnerlık, liderlik gibi efsaneliğe direkt ve aşırı miktarda etki eden faktörler girdiğinde 6/6 (%100) yapan jordan en tepede kalacak. lebron'un önce nowitzkiyi, sonra okc'yi, sonra 2 sene üst üste san antonio'yu, sonra da sağlıklı bir takımla 2 sene üst üste gsw'yi tokatladığını ve bunların hepsini en fazla 6 maçta yaptığını düşünün, daha iyi anlayacaksınız.
lebron james ise şu an top 5 olmasına rağmen ileride 2'de2 veya 3'te3 yapıp şampiyonluklar kazanırsa zamanında 5/9 (%56) yapmış magic johnson veya 6/10 (%60) yapmış kareem abdul-jabbar ile beraber jordan'ın bir tık altında belki de tarihin en iyi ikinci oyuncusu olarak anılabilir. bu hala mümkün.
tabi bunlar benim kriterlerim ve düşüncelerim, katılmayanlar olabilir ama 6/6'da az buz efsane hareket değil hacılar. şimdi o şampiyonlukları da inceletmeyin bana.