İnsanı Olur Olmadık Yerde Geçmişe Götürüp Hüzünlendiren Lanet Olay: Koku Hafızası
bir restaurantın lavabosunda ellerimi yıkıyorum. sabunun elimde köpürmesiyle burnuma hindistan cevizinin yoğun kokusu geliyor. sonra bir eve varıyorum. gecmişimde kalmış. bir daha adım atamayacağımı bildiğim. ona "her ellerimizi yıkadığımızda coco star gibi mi kokacağız" diye sitem etmem, burnumu sıkarken elinde kalan sabun kokusunu hissedişim. plazaların ışıklari arasında parlayan sarı ışıklı odalarımız, huzur, birlikte uykuya daldığımız zamanlar, yediğimiz yemekler, mutluluk... kafamı kaldırıyorum aynada kendimle göz göze geliyorum. koku hafızası öyle bir şeydi ki sadece 3 saniyede içinde bulunduğum yerden beni geçmişe taşıyıp bir sürü unuttuğum anıyı ortaya çıkardı. hemen ardından da güzel bir rüyadan dürterek uyandırır gibi şimdiki zamanın tam ortasına fırlattı.
bu hafızayı hep ders çalışırken osurup, sınavda da osurup çalıştığım yerleri hatırlama yolunda kullanmak istemişimdir. kuvvetlidir koku hafızası. hatırlamadığın küçük ayrıntıları hatırlarsın.
en çabuk unuttuğunu en kolay hatırlıyor insan, çok acayip. bir insanın kokusunu kaybediyorsunuz ilk, görüntüler ya da kelimeler gibi değil koku, düşününce bir şekil veremiyor, bir tadı yakıştıramıyorsunuz kokuya. ama aradan seneler geçse bile birden anımsatan başka bir koku duysanız bile resimleriyle, cümleleriyle birlikte geliyor o koku geriye. ameliyatla alabileceklerini bilsem beynimin yarısını feda ederdim koku hafızamla birlikte. hatta işlevine bakıyorum da hepsini alsınlar beynimin, fesleğen gibi oturayım öyle pencere önünde tertemiz kafayla.
koku hafizasi ne guzel bir sey lan; yurunen yol ustunde insaat kumu vardir, gorunce cok sey ifade etmez ama yanindan gecerken hissedilen islak insaat kumu kokusu birden 25 yil geriye goturup mutlu eder insani. laz muteahhitlerdeki insaat tutkusunun nedenini simdi anladim, kum koklamak istiyor adamlar.
koku hafızası güçlü insanlar yıllar sonra bile sevdikleri ve özledikleri insanların kokularını hatırlayıp hatırlayabilirler, gece rüyalarında bu kokuyu alıp o insanlarla ilgili rüyalar görebilirler, parfümü fazla sevmezler, herkesin kokusunu merak ettikleri için burunlarını uzatıp koklamak isterler, bazen sorun çıkarabilir bu. koku hafızası iyi bir insan için en kötü kokular ağır yemek kokusu, ter kokusu ve parfümün yoğun kokusudur. koku alma duyusu özellikle sabah uyandığımızda çok keskindir, uzun süre sigara içmek bu hafızayı köreltir.
çocukluğumdan beri hiç önemli olmadığını düşündüğüm anların bile beynime kazınmış olduğunu hiç olmadık zamanlarda aldığım kokularla farketmemi sağlayan birşeydir bu koku hafızası.bunun sadece eski sevgilinin parfümüyle ya da anneannemin yaptığı harika yemeklerin kokusuyla sınırlı birşey olmaması, yaşadığım her anın, kaldığım her yerin bir kokusu olması ve bunların alakasız zamanlarda canlanması geçmişte bir yerlerde takılıp kalmışım gibi hissettirir bazen.
allahın cezası bir hafızadır. örneğin burnunuzu dayadığınız balkon duvarının kokusu sizi cehennemin dibine gönderebilir. ya da mesela bir rüzgar sevdiceğin kokusunu getirir, etrafına bakınırsın oysa o elinin uzanamayacağı bir diyardadır. e tabi mutlu ettiği vakitler de olmuştur hakkını yememeli.
özellikle bebekken yanında çok zaman geçirdiğiniz insanların kokusunu küçük yaştan beri duymaya alıştığımız için, onlara karşı aidiyet hissi geliştirmemizi sağlayan hafızamızdır. çok güçlüdür. yapılan bir araştırmaya göre de bebekken kokusuna alıştığımız aile büyüklerimize yaşlandıklarında veya hastalandıklarında acıma duygusunun bir kenara bırakarak sevgiyle bakmamızın altında yatan en büyük görünmez sebeplerden biriymiş koku hafızası. bebeklik döneminin vefa borcunu ödemenin yolunu açan istemsiz bir insaniyet belirtisi denilebilir kanımca.