İnkaların Çocuk Kurban Etme Ritüeli: Capacocha

İnkalar neden çocukları kurban ediyordu?
İnkaların Çocuk Kurban Etme Ritüeli: Capacocha

inkalar neden çocuk kurban ediyordu?

“bir keresinde bu adaya kurban edilmek üzere on dört yaşında bir kız getirilmişti ancak başrahip kızı kabul etmedi. vücudunu titiz bir muayeneden geçirince memelerinin birinin altında küçük bir ben bulmuştu bu nedenle tanrılarına kurban edilmeye değer bulmamıştı.”

1995 yılında bir çığ düşmesi sonucu Peru'da Ampato zirvesindeki buzlar arasında bulunan İnka kızının mumyası

bolivya cumhuriyeti'nde olan titikaka gölü'ndeki güneş adası'ndan getirilen genç kızı konu alan bu hikayeyi bize inka imparatorluğu'nu konu edinen ilk vakayinameyi yazan ispanyol vakanüvislerinden peder bernabé cobo anlatır.

kız, eski andlar'ın en büyük hac merkezlerinden ve dini tapınaklarından birinde kurban edilecekti.

ancak kız, kurban edilemeyince hikayesini inka imparatorluğu'nun 1532 yılında fethinden birkaç yıl sonra adaya gelen bazı ispanyollara anlatacaktı...

cerro el plomo'da 6000 metre yükseklikte, en güney noktada bulunan inka mumyası. bu çocuk kurbanın yanında, çeşitli heykelcikler ve bir torba koka yaprağı bulunmuştur.

capacocha, antik inka toplumunun ruhsal ve sosyal yapısının derinliklerine inen, insanın doğa ve tanrı ile ilişkisini simgeleyen bir ritüeldir. bu gelenek, özellikle inkaların hüküm sürdüğü dönemde, 15. yüzyıldan 16. yüzyıla kadar devam etmiştir. capacocha, hem dini hem de politik bir işlev üstlenerek, toplumun yapı taşlarını oluşturan inanç sistemlerinin ve sosyal normların bir yansımasıdır.

capacocha, “kurtuluş” ya da “tazeleme” anlamına gelir ve genellikle çocukların veya gençlerin kurban edilmesiyle gerçekleştirilirdi. bu ritüel, tanrılara bir çeşit teşekkür ya da talep olarak ortaya konan bir bağlılık göstergesiydi. inkalar, bu törenin, toplumun refahı için elzem olduğuna inanıyordu çünkü bir çocuğun ruhunun tanrıya sunulması, doğanın dengesinin sağlanmasına yardımcı olacağına inanılıyordu.

capacocha ritüeli, özenle planlanan ve genellikle büyük bir törenle kutlanan bir süreçti. seçilen çocuklar, belirli özelliklere sahip olmalıydı. genellikle sağlıklı, güzel ve soylu ailelerden gelmeleri beklenirdi. tören öncesi süreçte, çocuklar kutsal alanlarda eğitim alır ve ritüelin anlamını öğrenirdi.

ritüelin yapıldığı yerler genellikle dağların zirveleriydi. bu mekanlar, hem ruhsal bir yükselişi simgeler hem de doğanın yüceliği ile insanın bağlılığını vurgulardı. çocukların sunumu sırasında, çeşitli kurbanlar, yiyecekler ve müzik eşliğinde, toplumun ortak bir bilinçte birleşmesi sağlanırdı.

capacocha, sadece bir kurban olmanın ötesinde, toplumsal bağların güçlendirilmesi ve bireylerin ruhsal olarak tanrıya yakınlaşması anlamına geliyordu. ritüelin ardından, toplumda bir dayanışma hissi oluşur, insanlar arası ilişkiler pekişirdi. ayrıca, bu törenler imparatorluğun gücünü pekiştirir, düşmanlara karşı bir mesaj niteliği taşırdı.

günümüzde, capacocha'nın kalıntıları araştırmaların merkezinde yer alıyor. arkeologlar, ritüelin izlerini sürerek, inka toplumunun inanç sistemini ve sosyal yapısını anlamaya çalışıyor. bu araştırmalar, geçmiş ile günümüz arasında köprü kurarak, kültürel mirasın önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.

eski ve yeni dünyadaki diğer imparatorluklarla kıyaslandığında çocukların kurban edilmesi inka devletinde nadir rastlanan bir şeydir ama kurban edildikleri bir gerçektir ve bu durumun çok önemli dini ve politik amaçları vardır.

yerel bir yöneticinin çocuğunu kurban edilmek üzere vermesi, hem inka devletine hem de taptıkları yaratıcı tanrılara bağlılığının bir kanıtıydı. kurban edilmek üzere cuzco'ya bir tören alayı halinde götürülen düzinelerce çocuğun görüntüsü, inka devletinin gücünün yılda bir kere olsun gözler önüne serilmesiydi. bu trajik ama güçlü devlet kurumunu tam alarak değerlendirebilmek için, inka imparatorluğu'nun siyasal mantığını ve dini ilkelerini tarihi bağlamı içinde okumak gerekir.

capacocha, antik inka toplumunun derin inançlarını ve sosyal yapısını yansıtan bir ritüel olarak, sadece geçmişteki bir uygulama değil aynı zamanda insan ruhunun doğa ile olan ilişkisini, toplumsal dayanışmayı ve inancın gücünü simgeler. bugün, bu geleneklerin izlerini sürmek, hem kültürel mirasa sahip çıkmak hem de insan olmanın ortak deneyimlerini keşfetmek adına büyük bir öneme sahiptir.

kaynaklar:

-the incas, terence d'altroy

-the last days of the incas, kim macquarrie

-inca religion and customs, c. a. m. c. b. de cuzco

-eski dünya'nın yetmiş büyük gizemi, brıan m. fagan

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-43920640

https://www.bbc.com/…ler/2015/11/151113_cocuk_mumya