Google'ın Veri Toplamak İçin Cep Telefonlarını Dinlemesine Neden Gerek Bile Yok?
google gibi şirketler, aslında bizim doğrudan verdiğimiz verilerden yola çıkarak bu tür öneriler sunuyor. yani konum geçmişiniz, arama geçmişiniz, e-posta içeriğiniz ya da google uygulamalarındaki etkinlikleriniz gibi birçok veri, google'ın algoritmalarını besliyor.
örneğin, gezi planınızı daha önceden bir arkadaşınıza e-posta ya da takvim uygulamasında paylaşmışsanız, ya da internette "barcelona gezisi, barcelona'da ziyaret edilmesi gereken yerler" vs. tarzı şeyler araştırdıysanız sistem bunu tanıyor ve harita önerisi sunuyor. hatta sadece gezi değil; hava durumundan yemek önerisine, hatta çevrenizdeki etkinliklere kadar birçok konuda önceden bilgi sahibi.
şöyle düşünün, eğer belirli bir konuya dair sık sık sesli arama yapıyorsanız, algoritma bu konuyu sizin ilginizi çeken bir alan olarak işaretleyebilir. sosyal medya ya da mesajlaşma uygulamalarının topladığı bilgiler de reklam algoritmalarını güçlendiren sinyaller sağlıyor.
bu tür verilerin toplanması ve işlenmesi aslında kullanıcı sözleşmeleri içerisinde açıklanıyor, ama çoğumuz bu sözleşmeleri hiçbir zaman okumuyoruz. okumadığımız için de, google gibi firmaların hangi veriyi topladığı, nasıl işlediği ve bize nasıl reklam sunduğu genellikle gözden kaçıyor. kullandığınız uygulamaların izin ayarlarına göz atmak ve gereksiz izinleri kısıtlamak, verilerinizin daha güvenli kalmasına katkı sağlayabilir, fakat ev adresinizden tutun aklınıza gelebilecek her türlü kritik verileriniz zaten 13-15 yaşında çocukların "panel" diye tanımladığı şeylerde geziyor.
yani “google bizi dinliyor" diye düşünülen durum, algoritmanın kişisel verilerinizi işlemesi ve size özel öneriler sunmasıdır.