Galatasaray'ın Yeni Sağ Beki Elias Jelert Nasıl Bir Futbolcu?
elias jelert, galatasaray'ın 2003 doğumlu, danimarkalı sağ beki. gerektiğinde sol bek pozisyonunda da oynayabiliyor.
mali açıdan bakıldığında başarılı bir transfer
kendi takımında şampiyonlar ligi dahil düzenli forma bulan; genç yaşına rağmen danimarka milli takımına seçilmiş, gelecek vaat eden bir oyuncu için 9 milyon euro gayet makul bir rakam. bu bedelin 3 yıla yayılan 6 taksit halinde ödenecek olması ayrıca güzel. şayet bir real madrid, fc barcelona ya da bayern münih değilseniz ya da arkanızda ardı arkası kesilmeyen bir arap sermayesi yoksa transfer bu şekilde yapılır. genç ve gelecek vaat eden oyunculara ederinde bonservis öder, hem gelişimlerine katkıda bulunur hem de oyuncudan maksimum fayda sağlarsın. işler istediğin gibi giderse aldığından çok daha yüksek bir bonservis bedeli ile oyuncuyu satarsın. baktın olmadı, tutmadı 5-6'ya elinden çıkartır yoluna bakarsın. bu işin oluru, olması gerekeni budur; en azından bizim takımlarımız için... tıpkı sacha boey, arda güler, barış alper yılmaz, kim-min jae örneklerinde olduğu gibi.
gelelim oyuncunun galatasaray'ın ihtiyacı olan oyuncu olup olmadığı sorusuna
burada bizim oyuncudan ne beklediğimiz çok önemli. şayet sacha boey gibi bir insan etiyle beslenen bir bek oyuncusu bekliyorsanız jelert o oyuncu o değil. elias jelert tam bir kuzey avrupa futbolcusu. oyun disiplini, bilgisi ve konsantrasyonu yüksek bir oyuncu. oyun içinde yorulduğuna, temposunun düştüğüne çok sık şahit olmayız. kendisine verilen görevi ne eksik ne fazla, tam da kendisinden istenildiği şekli ile yapmak için maksimum gayreti sahaya koyar. ya hiç yıldızlaşmaz ya da çok çok nadir ön plana çıkar ama neredeyse hiçbir zaman belli bir seviyenin altına düşmez. yani 10 üzerinden 9'a çıkmaz ama 5'iede düşmez. sezon boyunca 6-8 aralığında istikrarlı bir performans gösterir. geçen sezon için ortalama reytingi 7.
galatasaray'ın oyun planına da uygun. mevcut kadro korunursa sağ kanatta hakim ziyech ile birlikte oyanayacak. hakim ziyech hücumda inanılmaz işler yapma potansiyeline sahip ama oyunun savunma bölümünde neredeyse etkisiz eleman. savunmaya katkı yapmak istediği zamanlarda da çabuk yoruluyor. jelert'in oyun disiplini ve ciğersizliği ziyech'in hücumdaki etkinliğini de arttırır. bu da oyuncu hanesine yazılacak başka bir artı.
okan buruk'un çok sevdiği ön alan presinde bir sacha boey etkisi yaratır mı ondan emin değilim ama kesinlikle pres gücünde bir düşüşe sebep olmaz
bu noktada bir başka artısı da oyuncunun pas isabet yüzdesi. ortalama bir beke göre pas isabeti çok iyi. ön alan presinde kazandığı topu doğru şekilde oyuna sokabilir ve oyunun gelişmesine katkı sağlayabilir. geriden oyun kurma bölümünde de gereksiz pas hataları ile takımın dengesiz yakalanmasına sebep olmaz. kısacası topun değerini bilen ve topu mümkün olduğu kadar verimli kullanmaya çalışan bir oyuncu.
topla ilişkisinden bahsetmişken oyun görüşü ortalama bir bek oyuncusuna göre yüksek. kanat hücumlarından sırf top ayağımdan çıksın diye orta yapmıyor. doğru adamı bulup topu onunla buluşturmaya çalışıyor. bu konuda çok çok iyi olduğu söylenemez ama oyuncunun genel eğiliminin bu yönde olduğu çok net. bu özelliğini geliştirirse çok hem kendisi hem de galatasaray açısından çok faydalı olur.
en beğendiğim özelliği varını yoğunu sahaya koyuyor olması
fc kopenhag taraftar forumlarına bakacak olursanız onlar da oyuncunun takıma aidiyeti konusunda hem fikir olmuş durumdalar. belki bu biraz iddialı olabilir ama; sağ bek oynayan lucas torreira gibi bir şey düşünebilirsiniz. gözü kara, fiziksel mücadeleden kesinlikle kaçmıyor, korkusuz ve istekli; he bunları %100 başarı ile yapıyor mu derseniz tabii ki de hayır ama oyuncunun takıma aidiyeti ve ne olursa olsun kazanma isteği çok yüksek. ben taraftarın jelert'in sahadaki azmini ve isteğini çok beğeneceği kanaatindeyim.
oyuncunun en büyük eksiği fiziki olarak güçlü bir oyuncu olmaması
burada bahsettiğim şey fizik kondisyonu değil. o noktada ciğersiz olduğunu söylemiştim. güçlü bir oyuncu değil. omuz omuza mücadelelerde istekli ama fizik gücü yetmediği için bazen ezilebiliyor. bu zaafını çevikliği kapatmak istiyor fakat bu her zaman işe yaramıyor. hızı ile ön plana çıkan hücum oyuncularına karşı gerçekten iyi fakat gücü ile ön plana çıkan oyuncular karşısında zor durumlara düşebiliyor. şayet daha büyük liglerde daha iyi takımlarda şans bulmak istiyorsa galatasaray'da geçireceği süre içinde geliştirmesi gereken ilk özelliği bu.
boyu kısa değil ama genel olarak güçsüz bir oyuncu olduğu için hava hakimiyeti yetersiz. özellikle atılacak ters toplarda büyük zafiyet göstermesi muhtemel. yine yukarıdan, arkasına atılacak toplarda da problem yaşaması olası. bunların bazılarını hızı ve çevikliği ile önleyebilir ama genel olarak sorun yaşayacağını düşünüyorum. bu noktada beraber oynayacağı stoper ile yakalayacağı uyum çok önemli olacak. bana göre beraber oynaması gereken stoper kesinlikle davinson sanchez olmalı. jelert'in aksadığı noktalarda hızı ve gücü ile sanchez emniyet subapı görevi görmeli. her ne kadar victor nelsson ile aynı ülkenin vatandaşı olsalar ve aynı dili konuşuyor olsalar da savunmanın sağ kanadından birbirini tamamlayan, iyi bir ikili olabileceklerini düşünmüyorum. kesinlikle sanchez ile birlikte kullanılmalı.
tabii bunların hepsi oyuncu hakkında yaptığım çok kısa araştırmanın sonuçları. oturup da çılgınlar gibi danimarka ligi izleyecek değiliz. neyin nasıl gelişeceğini lig başladığı zaman göreceğiz. umarım benim tahminimden çok daha faydalı bir transfer olur.
sonuç olarak; galatasaray için çok iyi bir transfer. gönül isterdi ki achraf hakimi alalım ama yok işte. mevcut seçenekler içinde en doğru seçenek gibi görünüyor. yine de şunu da anlamakta zorlanıyorum; sacha boey gideli 6 ay, gideceği belli olalı neredeyse bir yıl oldu. bunca zamandır bu yönetim ne yaptı ne etti hiç bilmiyorum. sağ bek transferinin şampiyonluk ilan edildikten hemen sonraki hafta bitmiş olması, oyuncunun ilk kamp dönemine yetişmesi gerekiyordu. daha neredeyse bir buçuk yıldır ihtiyaç duyulan 8 numara transferi var. bakalım onu ne zaman halledecekler.
Fenerbahçe'yle Kiralık Anlaştığı Söylenen Allan Saint-Maximin'in Artı ve Eksileri
