Galatasaray, Seneye Şampiyonlar Ligi'nde İddialı Olabilmek İçin Nasıl Transferler Yapmalı?

Spor Toto Süper Lig'in bu seneki şampiyonu, seneye Avrupa'da başarılı olmak istiyorsa hangi eksiklerini gidermeli?
Galatasaray, Seneye Şampiyonlar Ligi'nde İddialı Olabilmek İçin Nasıl Transferler Yapmalı?
Fotoğraf: Twitter @GalatasaraySK

umarım okan buruk'un şampiyonlar ligi planları hazırdır

galatasaray eğer torreira, icardi, mertens, zaniolo başta olmak üzere kadronun avrupa çapındaki elemanlarını bir arada tutmayı başarırsa ilk kez bir türk takımı avrupa macerasına böylesine beklentili bir giriş yapacak.

sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim; galatasaray şu anki savunma yetileriyle avrupada istediği yere gidemez ama eğer gerekli yerleri doğru şekilde doldururlarsa o zaman tahminimizden ötesini bile hayal edebiliriz.

birçok söylenti var şimdi, şampiyonluğun da gazıyla daha kimler uçuşacak kimler. umarım bu gaza gelinmez de her şey en azından teoride hazırdır, ve olabilecek en az sayıda hamle ile uygulanır. kiralıkları elde tutmak bile transfer sonuçta; ki bence gs'nin ana hedefi bu olmalı.

bunun üstüne, sahada avrupa çıtasına yaklaştıracak bölgeler içinde beliren iki ana parça var

ilki bence orta saha merkezi. sergio oliveira'nın pas / oyun vizyonu ile cezbedici bir oyuncu oluşu, tempo ve direnç konularında yetersiz kalışını bir şekilde dengeliyor gibi görünse de bu yetersizliği esas telafi eden, sihirli dokunuşları olan diğer oyunculardı.


başta icardi olmak üzere torreira, nelsson, rashica, sonradan açılan kerem, zaman zaman mertens, sezonun başlarında gomis... okan buruk'un işini kolaylaştıran dokunuşlarıyla türkiye standartlarında bir gamechanger kadrosu oldular. tabii "okan buruk'un işini kolaylaştıran" dediğime bakmayın; bu oyuncuların hepsinden o dokunuşları alabilmek hocalık başarısıdır. bu motivasyonu oluşturarak bir nevi buruk kendi işini kolaylaştırdı da diyebiliriz.

ama bu kadro avrupa için tartışılır, şampiyonlar ligi için yetersiz. sihirli dokunuşların devam etmesi için, orta saha merkezinin güçlü olması şart. geçirgen bir orta saha, arkasında ve önündeki mevkiileri sürekli koşturmak zorunda kalarak yorar, sihirli dokunuşlar yavaş yavaş kaybolur. hele ki önde dries mertens veya nicolo zaniolo benzeri forvet arkası tipinde biri oynamaya devam edecekse güçlü bir merkez şartoğluşart. youri tielemans, arsen zakharyan gibi isimler dolanıyor. bu elemanlar topa sahip olma yönünde fayda verecek, organizasyon kalitesini arttıracak kişiler evet ama bahsettiğim dolguyu yapamazlar, o işin adamı değiller.

o kadar değiller ki; bunlardan biri gelirse galatasaray yine süperlig'i hedefliyor demek olur bence. bu da bir tercih, en az bir sezon daha şampiyon olup temelimi sağlamlaştırayım da deniyor olabilir, ama sergio ile bu hedef bile bence sallantıda.

illa sözleşmesi bitenlerden arayacaksak, bahsettiğim dolguyu yapabilecekler

- adrien rabiot
- konrad laimer
- ellyes shkiri
- roberto gagliardini
- mateus uribe

hücum katkısı yüksek olmasa da bunlardan birini getirirse galatasaray, o zaman hedef şl diyebilirim. biliyorum okan buruk yıllardır her düzeninde orta sahada defansif olanın yanına mutlaka teknik bir oyuncu koyuyor (akhisar'da sissoko'nun yanındaki serginho, rize'de musa'nın yanındaki azubuike, başakşehir'deki ilk sezonunda mahmut'un yanındaki irfan can). başakşehir'de ilk senesinde avrupa ligi'nde çeyrek finali zorladı belki, ama ikinci senesinde şampiyonlar ligi'nde orta sahada berkay-irfan-aleksic gibi üç tane 10'la çıkmaya varan işler sonrası yaşadıkları (bkz: #139025266) onu bu sefer farklı düşünmeye iter mi, göreceğiz. imkansıza yakın diye yukardaki listeye dahil etmediğim ve hücum katkısı da gayet iyi verebilecek olan naby keita tüm bu tasayı giderir tabii o ayrı :) normalde n'golo kante de var bu listede ama yoğaam :)


bu oyunculardan biri + torreira + sergio üçlü bir merkez kurarsa gs şl'de dirençli olur.

bu oyunculardan biri + torreira + forvet arkası ile gs avrupa ligi'nde iddialı olur.

tabii bu oyuncuların dışında bonservisli, hücum-savunma dengesi yerinde olan sürpriz bir merkez transferi yapılırsa onu şimdiden bilemem.

ikinci parça elbette sol bek. her ne kadar nelsson-abdülkerim ikilisi türkiye çapında iyi bir performans sergilese de sol bekte istenen verimde biri olmadığı için üstlerine binen savunma yükü bu oyunu avrupaya taşımayı engeller. ileri çıkışları dengeleyecek (ki sacha boey kalırsa bu daha da kritik olacak), bana göre savunması bir şekilde (fiziksel veya görev açısından) hücumundan daha öne çıkacak biri lazım. ancak yine sözleşmesi biten futbolcular listesinden raphael guerreiro haberleri çıktı, o da dediğimin tam tersi kısa boylu pırpır, hücumcu-tempolu bek. kendisi büyük ihtimal bayern'e gidecek ama o.buruk'un istediği stil için en azından ipucunu aldık diyebiliriz.

yok eğer benim dediğim stile; daha melez bir bek modeline yönelinirse, sözleşmesi bitenler içinde öne çıkanlar bence:

- sead kolasinac
- ramy bensebaini
- mitchell dijks

yine dediğim gibi bonservisli bir sürpriz ihtimalini cepte tutuyorum.

sözleşmesi bitenlere bu kadar değinmemin sebebi çoğu haberin bu listeden oyuncular hakkında olması. nelsson'un satılması ihtimaline karşılık stefan de vrij gibi gayet güzel bir hedef bellenmişken, oluşabilecek savunma da şöyle olabilir:


yani aslında, kiralıkları elde tutma şartıyla, ilk 11'e üç transfer yeter: merkez orta saha, sol bek, de vrij.

sayıyı üçte tutmayı şu şekilde de başarabilir galatasaray; boey'in satılma ihtimaline karşı elde leo dubois varken git-gel temposunu fazla yapmayacak temkinli taraf sağ bek olabilir, ki oranın yedeği yine defansif kökenli kaan ayhan olur, sol beke isterseniz yine guerreiro'yu (veya benzer stilde birini) alın, yedeği yine benzer şekilde hücumcu bek kazımcan karataş.

yani örneğin


uzun lafın kısası kendi fikrimce, doğru parçaların monte edileceği minimum hamle ile mümkün olan maksimum gelişimi hedefledim. çünkü orta saha ve sol bek transferlerinin yanı sıra nelsson ile boey'in satılması, rashica ile icardi'nin kulüplerine geri dönmesi gibi ihtimaller gerçekleşir ve onların yerine de yeni transferler yapılırsa, önümüzdeki sezon çoğu parçası değişmiş ve çorbaya dönme ihtimali olan bir galatasaray olacak. ama naçizane kurduğum tarz bir planla, yani minimum değişimle hem çorba olunmaz, hem de üç sezondur şampiyon olan türk takımlarının yaz mevsimine dan-dun girişip kontrolden çıktıkları süreç tekrarlanmaz. 20-21'de başakşehir, 21-22'de beşiktaş ve son sezon trabzonspor tam da bu yüzden dağıldı.

elbette bu yazdıklarımdan çok farklı şeyler de gerçekleşebilir ama özetle düzenin fazla bozulmayacağı bir planlama yapılmasını umuyorum.