Euro Bölgesine Oranla Ucuz Olması Sebebiyle Tercih Edilen Varşova İçin Düzgün Bir Gezi Rehberi
Temel bilgiler
para birimi zloty. 1 zloty aşağı yukarı 2,20 tl civarı yapıyor. fiyatlar genel olarak bizdeki fiyatlardan bir tık yukarı sadece. sanırım bunun nedenlerinden birisi şehrin pek turistik olmaması. polonya'yı 1939'da almanlar işgal edip 44'e kadar kalmışlar. bundan sonra ise stalitinst sovyetler alman tecavüzünden kurtarıp kendisi tecavüz etmiş. adamlar resmen ordan oraya savrulmuş ve çok acı çekmiş. şu an tarihlerinin belkide en iyi zamanlarını yaşıyorlardır. şehir turistik olmamasına rağmen ikinci dünya savaşına ilgili iseniz sizi bekleyen müzeleri ve burada görebileceğiniz ikinci dünya savaşı araçları sizi mest edecektir.
toplu taşıma metro, tramvay ve otobüs üçlüsünün kombine halinden oluşuyor. bu üçlü arasında aktarma yaparak şehrin her noktasına ulaşmanız mümkün. bir noktaya gidişin birden çok yolu var. toplu taşıma zone 1 ve zone 2 olarak iki zone'a bölünmüş durumda. zone 1 için 75 dakikalık otobüs biletleri 4,4 zloti. 24 saatlik bilet ise 15 zloti. varşovada bulunduğum süre içerisinde bilet kontrolüne rastlamadım ama yakalanır iseniz 266 zlotilik bir ceza keseriz diye açıklamaları metrolara yapıştırmışlar adamlar. havalimanından şehre gelirken otobüs kullanacaksınız, metro ya da tramvay seçeneği havalimanı için mevcut değil (sylvester standalone'den gelen edit: havalimanı için tramvay seçeneği mevcut imiş biz bulamamışız).
şehrin orta yeri adı üstünde "centrum". bu nokta aynı zamanda ulaşımın merkezini oluşturuyor. şehirler hatta milletler arası tren istasyonu ve toplu taşım bu noktada birleşiyor. burada çok kültür sarayı ve yanında büyük bir alışveriş merkezi var. hemen altında güzel bir hard rock kafe var. burada vakit geçirebilirsiniz. alışveriş merkezinin içinde ise giyim fiyatları bizdekinden yüksek. zorunlu kalmadıkça burayı boşverin memleketten alışveriş yapın. memleket demişken, eğer döner yemeyi isterseniz kültür merkezinin karşısındaki ara sokakta "lokanta" adına sahip güzel bir türk restoranı var. döneri varşova'nın en iyi döneri. zaten hemen her yerde sadece tavuk döneri yapılıyor ama burada kırmızı et döner mevcut. yalnız dürümün içine etten başka birşey koydurmayın. kırmızı lahana turşusu gibi birşey koymuşlardı, bu da etin tadını öldürdü. iskender için de yine üstüne sakın sos koydurmayın. iskender'in sosu ketçap gibi bir şey. hiç gerek yok. et zaten güzel. direkt sade olarak yiyin gitsin.
gelelim şehrin centrum haricindeki önemli noktalarına
nowy swiat sokağı: şehrin en hareketli noktası. her iki tarafı çok güzel kafe ve restoranlarla çevrili. hemen her türde yiyecek bulabilirsiniz. fiyatlar da uygun denilebilir. nowy swiat sokağı sizi "old town" a çıkaracak.
old town: adı üstünde her avrupa şehrinde olan şehir merkezi. yine her avrupa şehrindeki gibi şehir merkezinde merkezi kilise etrafında pahalı restoranlar mevcut. sokak müzisyenleri ve özellikle sokak performanslarına denk gelirseniz çok eğlenebilirsiniz. çok güzel gösteriler sergiliyorlar. old town'da bildiğimiz çizgisinden uzak bir pizza hut var. gayet bahçesinde masaları olan bir restoran havasında işletiliyor. pizza hut'ta mantarlı ve tavuklu penne makarna çok güzeldi. önerilir. pizza hut'a gelmeden önceki dar sokağa (swietojanska) girdiğinizde ikinci dükkanda güzel waffle yapıyorlar. güzel derken, buralarda daha iyisini göremediğim için abdurrahman çelebi dedim. nutella, çilek ve muzlu waffle önerilir. yine bu sokakta hediyelik eşya dükkanları mevcut.
new town: asla ama asla gitmeyin. iş merkezlerinin ortası. etrafta hiç bir şey yok. yeni şehir, bir şeyler vardır diye gittim bin pişman oldum. resmen bomboş gereksiz bir yer. vaktinizi harcamayın.
warsaw rising museum: şehrin en popüler müzesi. giriş 15 zloti. içinde 1939-45 arası şehrin başlarına gelenler ve şehir için verilen mücadele anlatılıyor. 3d bölümünde şehrin 1944 baharındaki halini üç boyutlu olarak izleyebiliyorsunuz. taş taş üstünde kalmamış halde. böyle bir şey görmemişsinizdir. insanın içi sızlıyor.
museum of the polish army: centrum'dan nehre doğru biraz ileride bulunuyor. giriş ücretsiz. girişte sol tarafınızda bir t34 ve önünde sherman sağ tarafınızda ise bir mig29 karşılıyor sizi. içeri girdikçe yak fighterlar, bir sdkfz.4, sol tarafından vurulmuş bir jagdpanzer görebilirsiniz. burda gördüğüm en ilginç şey ise 3 adet 1 metrelik dora mermisi idi.
museum of polish military technology: şehrin alt kısmında kalıyor. girişte 2-3 görevli vardı ama bilet almadılar. daha önce de bilet istenmediği ile ilgili yorumlar yazılmış. ücretsiz diyebiliriz. açıkhava da hem ikinci dünya savaşı hem de soğuk savaşa ait silahları görmeniz mümkün. girişte 3 adet t34, 1 adet ise t55 var. hemen yanlarında ise bir stalin tankı mevcut. bunların karşısında bir kanada mk2 si onu geçince ise bir uzun menzilli amerikan topu sizi bekliyor. bu ilk kısım. asıl bomba ikinci kısımda. ikinci kısma geçtiğinizde soğuk savaşın dosta güven verip düşmana korku salan mig21'lerini görebiliyorsunuz. hatta bir kaç tane de mig 15 var. uçaklar açıkta duruyor ve etrafta kimse de yok. istediğiniz yerlerini istediğiniz kadar inceleyebilirsiniz. aynı yerde güdümlü füzeler ve seyyar radar araçları mevcut. yukarıda ise 2 tane de saldırı helikopteri var.
son olarak lazienski parkı: varşova'ya gidipte bu parka gitmemezlik etmeyin. müthiş derecede düzenli ve güzel bir park. her yerde güvercin ve sincaplar var. yemyeşil harika bir yer. insanın ömrünü uzatır.
Ek notlar verelim
varşova ülkemizde ismi herkes tarafından bilinse de fazla tanınmayan, polonya'nın oldukça güzel başkenti.
havalimanı şehre yaklaşık 40 dk mesafede. hemen çıkışta merkeze değin ulaşan otobüs hatları mevcut. info'dan haritanızı ve ihtiyaç duyduğunuz bilgileri alabilirsiniz. kapanmadı ise havalimanı içerisinde relay adında küçük bir mağaza var. buradan telefon hattı almanız mümkün. kullan at tipi oldukları için prosedürsüz edinebilirsiniz. internetsiz yapamayanlar için ideal. heyah ve orange isimli firmalardan uygun tarifeler bulursunuz.
şehirde iki ana merkez var. birincisi old town, diğeri ise merkezinde sovyet dönemi eserlerinden palac kultury i nauki'nin bulunduğu yeni meydan. arada ise birbirini dik kesen iki yol mevcut. birisi yerel mağazaların, kafelerin bulunduğu yürüyüş yolu iken diğeri yeni dünya anlamına gelen nowy swiat caddesi. bu cadde ise kafelerin ve restoranların bulunduğu, daha gösterişli bir alan.
kalacak yer tavsiyesi bu şehir için önemli olabilir. ben bilmeden de olsa bu iki meydanın ortasında bir yer tuttum. nowy swiat caddesinin az güneyinde, nehre yakın bir hostelde kaldım. aynı muhitteki diğer kalacak yerlerin de fiyatları uygundu. yerel nüfusun ikamet ettiği bölgeler olması dolayısıyla hem kalacak yer hem de yapacağınız alışverişler için fazla para ödemeniz gerekmez.
şehir içi seyahat için hem tramvay hem de otobüs hatları turistlere yetecek kadar mevcut. ayrıca pahalı bir ülke değil, taksi alternatifiniz de pek bol. yürüyüş seviyor iseniz toplu taşıma kullanmanız fazla gerekmez. büyük bir şehir olsa da gezeceğiniz alanlar derli toplu.
eski meydan ile başlayalım.
haritalarda ve tabelalarda stare miasto olarak göreceğiniz bu bölge şehrin en turistik alanı. oldukça yüksek bir heykel mevcut:
bir yan tarafında eski sarayı diğer yanında ise surları görmeniz mümkün. şu sayfada eski meydan bölgesindeki çeşitli yapıların fotoğraflarını bulmanız mümkün. ayrıca krakow'da olduğu gibi varşova'da da eski meydan'a oldukça yakın bir küçük meydan bulunmakta. burada güzel yemekler ve yerek marka içkiler bulabilirsiniz. meydanda ise sarayın yanında beyaz bir kilise mevcut. kulesine oldukça cüzi bir ücret ödeyerek çıkabilirsiniz. manzarası hem nehri, hem meydanı hem de uzaktan da olsa yeni meydanı görüyor. gezi blog ve sitelerinde birçok ziyaret noktası mevcut, zevkinize göre bir plan oluşturmak size kalmış. buradan nehir kenarına da inebilirsiniz. hava güzel ise keyifli bir yürüyüş alanı.
nehrin karşısında gözünüze ilk çarpacak yapı stadyum. ayrıca nehri karşıya bağlayan şık bir köprü var. sahil şeridinde meraklısı varşova üniversite kütüphanesi'ni ziyaret edebilir.üniversitenin ziyarete merkez kampüsü ise old town'a bağlanan cadde üzerinde. yine sahil ve sahile yakın oldukça güzel mekanlar bulunmakta. bir kısmı yeşil alan üzerinde açık hava konseptli bar misali, denemek isteyen netten isim bulabilir.
şehrin yeni merkezindeki kulenin alt katında bir müze mevcut. eski elektronik eşyalardan araçlara dek geniş bir koleksiyon. gerek müze gerekse de kulenin gözlem katına çıkmak makul ücretlerde. fotoğraf çekmek isteyenler ya da şehri tepeden görmek isteyenler burayı denemeli. yine müzedir, must-see mekanlardır fazla detaylandırmıyorum. gezi sitelerinde istemediğimiz denli mevcut.
gece hayatı keyifli. çok mekan gezmedim ama güvenlik konusunda sıkıntı yoktu son dönem mülteci tartışmaları öncesinde. eğer eş dost varsa onlarla, yoksa da gündüz tanıştığınız insanlarla çıkmak yararlı olabilir. içki fiyatları oldukça uygun türkiye'ye kıyasla. birçok mekanın girişi ücretsiz. bazı görevliler yabancı görünce istiyorlar fakat yerliler ödemiyorsa ödemeyin. gerek kızları gerekse erkekleri cana yakınlar, iletişim kurmaktan çekinmenize gerek yok ancak çok uç insanlara denk gelmeniz de olası. bu tip birisi musallat olursa hiç uğraşmayın, başka tarafa geçin ya da mekan değiştirin. kavgacı insanlar yok değil, el yurdunda başınıza bela almayın.
yiyecek içecek olarak çok sayıda dönerci ve fast food var. aç kalmanız olası değil. şu linkte vegan arkadaşlar için restoranlar mevcut, ayrıca tripadvisor'dan da araştırma yapabilirler. pub olarak kufle i kapsle ve chill pub güzeldi, meydana pek yakınlar ancak alternatifiniz pek bol. spontane takılın. avm sevenler için yeni meydanda büyük bir avm var. hemen meydanda hard rock cafe mevcut. bu bölgede ıvır zıvır vakit geçirebilirsiniz. para bozdurmak için ben eski meydana yakın yerlendense bu kısımdaki ofisleri tercih ettim, oranları daha iyiydi.
genel olarak soğuk havası ve sıcak insanları ile oldukça beğendiğim bir şehirdi. gönlümde krakow'un yeri ayrı olmakla beraber birkaç sene yaşamayı arzu ederdim. yolu düşen olursa keyfini bol bol çıkarır, harika anılarla döner umarım.
ekleme: 2017'de güzel ülkenin mobil hatları terör tehlikesi nedeniyle kimlik belgesi ile verilmeye başlanmış, artık yokmuş öyle kullan at uygulama.
varşova avcumun içi gibi bildiğim bir şehirdir
nerden başlasam, nasıl anlatsam. merkezden yayılalım o zaman. merkez? evet palace kultury kısacası (hiç anlamadınız) kültür sarayı şehrin kalbindedir. metro, şehir dışında oturanları taşıyan tren (bkz: wkd), tüm otobüs hatları, avrupa'nın diğer kentlerine giden trenlerin olduğu gar falan her şey bunun etrafında dönüyor. bu binayı ruslar hediye etmiş. sürüylen gelip yapmışlar kısacası. neyse şimdi kultur sarayının bir tarafında zlote terase var. adının anlamını bilmiyorum ama güzel bir alışveriş merkezidir, çatısı da böyle dalgalı dalgalıdır, camlı falan iyi hoş. altta hard rock cafe var tabii ki de süper.
neyse zlote teras dan alta metroya binerseniz ki kendi içinde çok bağlantılı ve karmaşıktır. metronun içinden gara, kültür sarayına, zlote terasa ve rotunda'ya (bkz: ankara) (bkz: ykm)(bkz: buluşma yeri) bağlanabilirsiniz. orası, metronun altı ve evet o koku. o koku yağ, peynir ve ekmeğin her gün tazelenip 20 yıldır değişmeyen duvarlara sinmiş kokusudur. nefes alamadığınız an yerli olmadığınızı da ele verdiğiniz andır. şimdi rotunda'ya gittiniz yanında kocaman h&m ile başlayıp akıp giden mağazalar silsilesini pas geçip içerilere doğru ilerleyin. becerebilirsiniz nowy swiata (yeni dünya) çıkacaksınız.
burası en concon caddedir. ülkedeki ilk starbucks buraya geçen yıl açılmıştır. bu cadde eski şehir (stare miasto) ya doğru çıkar. araba trafiğine açık mı değil mi belli değil. ama designer mağazaları ve dondurmacılar, kafe restoranları ile tatlı mı tatlı bir caddedir. yazın çiçeklendirirler, hep bir şeyler vardır pek neşelidir. burada catwalk'lar mı izlemedim yoksa trafiği protesto eden 2000 bisikletlinin geçişini mi görmedim... sokağın sağında dönerci var evet.
bu sokakta yaşadığım en dumur/ilginç olay ise eski bir kitapçıda polakçaya çevrilmiş bir nazım hikmet şiir kitabı bulmamdı. tabii ki de satın alınıp arşivlendi ama kitapçıda birkaç tane daha vardı, süperdi. neyse nowy swiat'ın sonuna geldiğinizde karşınıza tüm ihtişamıyla eski şehir çıkar.
eski şehir denildiğine bakmayın, yepyeni... 2. dünya savaşı'nda her şeyiyle dümdüz olan varşova eski fotoğraflara bakılarak yeniden yapılangillerden. (bkz: dresden) tabi eski şehir dediğim alanda topkapı sarayı arazisinin 1/5 falandır anca. hiç prag veya paris beklemeyin. ama genede bir dondurmayla oldukça keyifli bir yürüyüş yaşatacaktır. restoranların olduğu meydanda çocuğunuz ayaklarını ünlü çeşmeye sokarken sizde bira yudumlayabilirsiniz.
şehir merkezi çok ama çok keyiflidir varşova'da. gece hayatı kop kop tabi bahsetmiyorum bile.
varşova'yı varşova yapan çoğu kişide bu kadar iz bırakmasını sağlayan ne peki? pek ahım şahım güzel değil, 3-4 saat uzaklıkta varşova'yı cebinden çıkaracak kentler var. ama burası bir geçiş yeri, rusya-avrupa arası bir duvar asıl buradan varşova'dan geçer. almanların 2. dünya savaşı'nda yaptıklarının izleri yerle bir olup küllerinden doğan bu şehirden anlaşılır. havası bile kararsızdır (dümdüz ülke). sabah güneşlidir uyanırsınız, siz evden çıkana kadar yağmur yağmış hava yeniden açmış olacaktır ve hava durumu hep ama hep yağmurlu gösterir çünkü ülke dümdüzdür asla kesin güneşli bir gün söz veremez size varşova. komünist hayatın izlerini kocaman 1000 standart dairelik dev gri apartmanlarıyla gösterir ama ardından şehir merkezinin ciciliği unutturur o gri beton yığınlarını. şehir merkezinde en az 200 tane park vardır, yeşil yeşil kokar etraf.
fakiri fukarası, laf atanı, takip edeni, yan keseni var elbet. rusya'yla avrupa arasında tam. ab'ye girdi ama rus halkının somurtkanlığı buram buram varşovalılara sinmiş ona şüpheniz olmasın. herkes ama herkes ingilizce bilir ve bildiğini höt diye söyler ama hep 5. sınıf seviyesindedir. siyah bıyıklı sarışın yaşlı teyzeler göreceksiniz, şaşırmayın.
kafası karışmıştır varşova'nın. bir o vurur bir bu. bir ona özenir bir buna. bir şuna dön bir buna dön derken başı dönmüştür ve sizin de başınızı döndürecektir.