Bir Gün İnsanlık Yok Olursa Neden Sarımsak da Yok Olur?
sarımsağın (allium sativum) aslında ilginç bir hikayesi var.
günmüzde bayıldığımız sarımsak 10 milyon yıl önce orta asya'da dağ yamaçlarında yabani şekilde tohumlanarak üreyen allium longicuspis isimli bitkiden evrimleşmiştir.
kendisini böceklerden korumaya yarayan kükürtlü (sülfürlü) organik bileşikler insanların damak zevkine hitap edince ise evcilleştirilerek kendi kendine üreme özeliğini tamamen kaybetmiştir. şu an dünyadaki insanların tamamı ölse sarımsak da doğadan silinecek bu nedenle. tohum üretme özelliğini kaybettikleri için şu an tükettiğimiz sarımsakları tek bir dişten klonlayarak üretiyoruz tarımda. klon oldukları için de aslında hepimiz binlerce yıldır aynı sarımsağı yiyoruz da diyebiliriz (bu biraz abartılı zira küçük genetik varyasyonlar var ama teknik olarak doğru).
varlığını insanın varlığına istemeden bağlamış olan bu türlere terminolojik olarak obligate domesticate (zorunlu evcil tür) diyoruz. bitkilerde portakal, muz, mısır böyle türler. hayvanlarda ise sığır, koyun, alpaka böyle türler. bu duruma mutualizm gözüyle bakmak da mümkün ancak yine de bana biraz tür köleleştirmek gibi gözüküyor üzerinde düşününce. bu arada portakalın hikayesi daha acıklı ama onu başka zaman anlatırım.
evrensel etik diye bir şey bir gün konuşulmaya başlanırsa sarımsak davayı bence kazanır. sen mis gibi özbekistan'ın uçsuz bucaksız vadilerinde efil efen esen rüzgara karşı üreyen türü al hadım et, evrimleştir, klonla, cacığa koy. bu mu insanlık. bu mu doğal yaşam.
hesap vereceksiniz veganlar.