Bir Dönem Londra Yeraltı Dünyasını Yöneten Kıbrıs Türkleri: Arifler

Çok kısa bir sürede İngiltere'nin en büyük suç ailesine dönüşen Arifler'in hikayesi.
Bir Dönem Londra Yeraltı Dünyasını Yöneten Kıbrıs Türkleri: Arifler

1950'lerden 1960'lara kadar londra'nın rotherhithe ve old kent road bölgelerine yerleşen kıbrıs türkü bir suç ailesi olan arifler (arifs), 1960'ların sonlarında cray ikizleri olarak bilinen ronnie ve reggie cray’in tutuklanmalarıyla birlikte ortaya çıkan boşluğu doldurarak, kötü şöhretli clerkenwell ve brindle ailesiyle birlikte londra'nın yeraltı dünyasının kurallarını yeniden yazmaya başladı. özellikle dönemin korkulan bir diğer güçlü grup richardsonların lideri eddie richardson'ın da hapse düşünce clerkenwell ve brindle suç gruplarıyla bölge savaşları kaçınılmaz hale geldi. bekir, doğan, mehmet ve deniz kardeşler tarafından yönetilen bu çete, geniş kapsamlı silahlı soygunlar, uluslararası silah anlaşmaları, madde kaçakçılığı, haraç, cinayet ve çete savaşları gibi birçok faaliyette bulundu. böylece kısa sürede ingiltere'nin bir numaralı suç ailesi unvanını kazandılar.

ariflerin londra yeraltı dünyasındaki hakimiyeti sadece kaba kuvvetten ibaret değildi; aynı zamanda stratejik bağlantıları vardı ve bu da diğer çetelerin hayal bile edemeyecekleri yerlere erişim sağlıyordu. bu bağlantılar sayesinde, afganistan'ın haşhaş tarlalarından ingiltere'nin en karanlık sokaklarına kadar uzanan bir rotayı kontrol ettiler ve yeraltı dünyasındaki güç tabanlarını politikacılar, polis memurları ve farklı ülkelerdeki suç bağlantılarını kullanarak güçlendirdiler. 1980'lerde büyüyen imparatorluklarını dağıtmak amacıyla özel bir göreve başlayan scotland yard polis teşkilatı arifleri ortadan kaldırmak için kolları sıvadı ancak telefonlarını dinlemek, böcek yerleştirmek ve gizli operasyonlar yapmak fayda etmiyordu çünkü arifler işleri çok sıkı kontrol ettiklerinden son derece uyumluydu, ayrıca yerel lehçeleriyle şifreli iletişim kurma becerileri karışık bir aksanla birleştiğinde, kolluk kuvvetlerinin iletişimi kesmesi veya çözmesi imkansızlaştı.

deniz ve mehmet 1980'lerde silahlı soyguncular olarak ün kazandılar. ingiltere'nin güneydoğusunda para taşıyan karavanları ve bankaları soyarak milyonlar çaldılar. kasım 1990'da woodhatch, surrey'de içinde 1 milyon pound bulunan bir polis aracını soymayı hedefliyorlardı, fakat olaydan haberdar olan polislerin olay yerine baskın yapmasıyla tüm plan çöktü. ekip üyelerinden biri londra'nın tanınmış kötü adamlarından kenny baker'dı ve kendisine durması söylendiğinde emri dinlemeyerek polise silah çekince vurularak öldürüldü. bu olay iki kardeşin suç kariyerlerinin sonu oldu. deniz 22 yıl, mehmet ise 18 yıl hapis cezası aldı. diğer ekip üyesi, aynı zamanda arif'in kayınbiraderi olan anthony downer da yakalandı ve o da 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı. ariflerin etkisi o kadar köklüydü ki savcılar jüriye uygun bir koruma sağlanmasını önerdiler çünkü jüriye bir şekilde müdahale etmeye çalışacaklarını, bunu daha önce de yaptıklarını biliyorlardı ki örneğin o dönemde minibüsçülük yapan özer arif cinayetle suçlandı ve 4 hafta süren duruşmanın ardından kimsenin anlam veremeyeceği şekilde serbest bırakıldı. 1980'lerin başında doğan arif ise iranlı diplomatları kaçırmaya yönelik bir komplo düzenlemekten tutuklanmasıyla tüm dünyanın dikkatini çekti, kendisi bir kulüp satın alarak madde ticareti yapmaktaydı. rivayete göre çete, iran hükümetini bir silah anlaşmasında dolandırmayı ve ortada olmayan 8,000 füze temin ederek bunlar için hükümetten 26 milyon gibi bir meblağ talep etmeyi amaçlıyordu. özellikle iran uluslararası bir silah ambargosuyla karşı karşıyaydı ve çete bu durumdan yararlanmaya karar verdi. bu dönem, reagan yönetimi'ndeki bazı üst düzey yetkililerin iran'a yasadışı silah satışını kolaylaştırdığı iran-kontra olayının başlangıcıydı, ancak adam kaçırma ve hayali füze planı, silahlı polislerin londra'nın merkezindeki marble arch yakınlarında iki daireye baskın düzenlemesiyle çökertildi. dördüncü kardeş bekir arif’in mahkumiyeti ise 1977 yılında bir güvenlik görevlisinin ölümüyle sonuçlanan silahlı bir soygunla başladı, kendisi güya 2.nci el araba alım satımı bir paravan olarak kullanarak çok ciddi miktarlara madde ticaretinde bulunuyordu. bu silahlı soygun olayı, wensley clarkson'ın “gangsterler” adlı kitabında anlatıldığı kadarıyla, güpegündüz bir grup haydut güvenlik minibüsünü silah zoruyla yoldan çıkararak görevlilere ateş açtı. bu soygundan 1 milyon sterlinden fazla çaldılar. bekir yıllar sonra yakalandığında soygun, araba çalmak, belgesiz silah bulundurmak, bunları imha etmekten ceza aldı. 1999’da serbest kaldığında, 12,5 milyon dolar değerindeki madde kaçakçılığından tekrar hüküm giydi ve bu suçtan dolayı 23 yıl hapis cezasına çarptırıldı. o dönemde, milyonlarca sterlinlik net servetiyle ingiltere'nin en zengin dolandırıcılarından biriydi. bağlantılarını kullanarak tekrar çıktı ama bu sefer de 2011'de büyük bir sahte coin üretmekten suçlu bulundu ve bu kez 8 yıl hapis yatmak üzere tekrar cezaevine gönderildi. hapse girmesi grubun suç faaliyetlerine ara verdiği anlamına gelmiyordu. suç örgütünü hapishaneden yönetmeye devam etti. yargıç heather steel cezalarını verirken kardeşlere, “her biriniz toplumun çok uzun bir süre korunması gereken tehlikeli, acımasız, açgözlü adamlarsınız” dedi. kardeşler o dönem wight adası'ndaki parkhurst hm hapishanesine gönderildiler.

şu an dışarıda olduğu düşünülen ekip, londra yetkililerine göre suçtan uzak duruyorlar fakat bir kesim ise gizli planlarına devam ettiklerini düşünmekte...

kaynak