Ankara'ya Gidip de Görülmeden Dönülmemesi Gereken Güzellikler

Ankara'da gezilip görülecek bir şey olmadığını iddia edenleri bile şaşırtacak tarihi ve doğa güzellikleri.


hacı bayram


ptt müzesi


anadolu medeniyetleri müzesi


mta doğa tarihi müzesi


anıtkabir


roma hamamı


agustus tapınağı


julian sütunu


rahmi koç müzesi


ankara kalesi


hamam önü


 resim heykel müzesi


etnoğrafya müzesi


altınköy

beypazarı yaşayan müze


ulucanlar cezaevi müzesi


doğal güzellikler:

soğuksu milli parkı


sorgun göleti

kamp için ideal. ulaşımı birazcık zor, minik kemirgenlere dikkat.

eymir gölü

ankara'nın içinde, dünyanın en güzel bisiklet parkurlarından biri. bisikletinizi getirmenize gerek yok, kiralıyabilirsiniz.

karagöl

ulaşım zor, göl küçük, doğa ve manzara harika, abant'ın demosu, trekking için ideal.

nallıhan kuş cenneti ve kıztepe


favorilerim: 

anıtkabir, ptt müzesi (modern müzecilik için örnek mekan, pul merakı olanları bir günde bitiremez bu arada), anadolu medeniyetleri müzesi, rahmi koç müzesi (oyuncaklara ve tüm koleksiyonlara bayılacaksınız), mta doğa tarihi müzesi (çok ferah, modern mekan, temalar türkiye ortalamasının çok üzerinde, ayrıca ateist arkadaşlar kendilerini çok iyi hissedecektir), bunlar meraklısına göre içerik olarak en dolu mekanlar, altınköy'ü ise kültürel ve tematik olarak çok başarılı buluyorum, benzersiz bir çalışma. manevi ve tasavvufi yönden ise hacıbayram camii ve türbesi ayrı bir önem arz ediyor şüphesiz.

ankara denilen yer antik dönemden itibaren kale içinden başlar, orta çağda ve yeni çağda ise kale içi ve civarı bildiğim kadarıyla eski zamanların aristokrat sınıfının yaşadığı yerlerken, eski hanlar (bugün koç müzesinin içinde bulunduğu çengel han gibi), atpazarı, koyun pazarı, samanpazarı gibi yerler ticaret hayatının döndüdüğü (ahiliğin merkezidir ayrıca) çiftçilik hayvancılıkla uğraşan yöre insanının uğrak yeri olan mekanlarıdır. yani ankara denilince aslında akla gelen ana mekanlar buralardır. buraları görmeden ben ankara'yı gezdim demeyin.

eğlence, tiyatro, opera, konser, gösteri, vs.. pek malumatım yok, gece hayatını ve sabaha kadar demlenmeyi sevenler içinse pek ideal bir şehir değildir, şahsi kanaatim zıkımın kökünü içsinlerdir zaten. arkadaşlar tunalı falan demişler de memur adamın neyine gözüyle bakılır bunlara. talep meselesi birazda ama gece gece macera arıyorsanız ulus çankırı caddesi'ni tavsiye(!) ederiz.

kozmopolit şehir olanaklarından, aktiviteleriden abartıldığı kadar geri kalmaz ankara, arayan bulur.

boğaz sefası yapamasanız da göl kenarı kafeleri dostlarla vakit geçirmek, sohbet etmek için ideal ve fiyatları uygundur. mogan, göksu, gençlik parkı vs...

ek olarak ankara da ne var ki görülecek falan diyenlere aldanmayın, istanbul'la kıyaslanamaz olsa da tarihi ve kültürel doku olarak görülmeye değer bir kenttir. ankara'da turist görmedim, ne işi var... diyenler anadolu medeniyetleri müzesine bir uğrasınlar türkçe konuşan kaç kişi bulacaklar, antik dönem topkapı sarayı'dır anadolu medeniyetleri müzesi. sergilenen eserlerin başka hiçbir yerde benzerini dahi göremezsiniz.

kısacası ankara bir turist için en azından dolu dolu bir hafta ayırmaya değecek bir şehir.

Bu içerik de ilginizi çekebilir