UZAY 28 Ağustos 2020
36,9b OKUNMA     605 PAYLAŞIM

Yıldız ve Gezegenleri Çıplak Gözle Nasıl Ayırt Edebiliriz?

Yıldız ve gezegenleri görmeyi kolaylaştırmak adına pek çok mobil uygulama var ancak buna gerek olmadan da bazı farkındalıklar edinebiliriz.

birçok kişinin muhtemelen bildiği ve kullandığı çok çeşitli ve faydalı akıllı telefon uygulamaları mevcut. bunun dışında gökyüzüne çıplak gözle baktığınızda yıldızları, gezegenleri ve çoğunlukla fırlatılmış uyduları görüp acaba ayrımını nasıl yapabilirim diyorsanız oldukça basit bir yöntem vardır. 

gökyüzündeki yıldızlar yanıp sönüyormuş gibi görünmesine rağmen, güneş sistemi’nde yer alan gezegenlerde böyle bir durum söz konusu değildir. yani geceleri gökyüzünde göz kırpar gibi görünen noktalar yıldız, ışığı sabit olan parıltılar da güneş sistemi’nde bulunan gezegenlerdir.

bu durumun oluşmasının sebebi ise tamamen dünya’nın atmosferinde yaşanan ısı değişimleri ve gök cisimlerinin dünya’ya olan uzaklığıdır. yıldızlar, güneş sistemi’nde yer alan gezegenlere (jüpiter, mars, venüs vs.) nazaran bize çok uzaktır. dolayısıyla yıldızlardan dünya’ya ulaşabilen ışınlar, tek bir demet halinde geliyor gibi görünür ve bu demet de dünya’nın atmosferinde yol alırken çok farklı sıcaklık katmanlarından geçerek her katmanda çeşitli yönlere saçılır.

bu saçılma miktarı çok fazla olduğunda, yıldızın ışığı yeryüzüne erişemeyecek derecede kaybolabilir ve böyle durumlarda yıldızlar da gözümüze sönmüş gibi görünür. ancak yıldızın ışığı fazla saçılmadan yeryüzüne ulaşabildiğinde, bizler de yıldızları parıldarken görürüz. bu süreç, saniyeler içerisinde o kadar seri şekilde yinelenir ve yıldızlardan gelen ışınlar, o kadar çok kez saçılıp toplanır ki; yeryüzünden bakan bizler de yıldızları yanıp sönüyormuş gibi görürüz. halbuki aynı yıldızlara atmosferin dışında, uzaydan bakıyor olsaydık onların da tıpkı yakınımızdaki gezegenler gibi sabit şekilde ışık saçtıklarını görüyor olacaktık.

ancak güneş sistemi’nde yer alan gezegenlerde durum böyle olmaz. örneğin gece jüpiter’e baktığınızda yanıp söndüğünü değil, sabit bir ışık huzmesi olarak ve yuvarlak şekilde net durduğunu görürsünüz. bunun sebebi de yine yukarıda kısaca açıkladığımız şeyler aslında. güneş sistemi’nde yer alan gezegenler bu şekilde görünür çünkü; gezegenlerden dünya’ya ulaşan ışınlar, daha fazladır. dünya atmosferine giren bu ışınlar da tıpkı yıldızlardan gelenler gibi sıcaklık katmanlarında saçılırlar ancak, bunlar miktarca fazla olduklarından; bu saçılmalar birbirini dengeler ve yakındaki gezegenler, insan gözüne yanıp sönüyormuş gibi görünmezler.

yıldız haritaları ve notik almanaklar vasıtasıyla bulunduğunuz yarım kürede o gün hangi yıldızların gözlemlenebileceği ile ilgili bilgileri bulabilirsiniz. gökyüzüne baktığınızda her yıldız için verilen değerleri günlük bilgilerle eşleyip saat kaçta, hangi yöne ve ne kadarlık bir açısal yükseklik ile gökyüzüne bakarsanız aradığınız yıldızı bulabileceğinize dair bilgileri bulabilirsiniz.göksel seyir hesaplamaları için oluşturulmuş özel almanaklar bu iş için kullanılabilir ama bunları daha çok profesyonel gözlemciler kullanmaktadırlar. bu kitap, cetvel ve kaynakların bazıları şöyle adlandırılmaktadır np 401 * , ho 229, ho 2102 , np 323* vb.

bir süre fırsat buldukça gökyüzünü izlerseniz daha sonra belli başlı nirengi noktalarını alarak özellikle takım yıldızlarından yola çıkarak baktığınız cismin hangi yıldız veya gezegene ait olduğunu uygulama kullanmadan da bilecek duruma gelirsiniz ama emek, zaman ve heves olmalı bunun için.

yıldızların parlaklık ölçeği ise kadir sistemi ile ölçeklendirilir.bu sistemde, parlaklık ifade ederken ‘kadir’ değerinden bahsederiz ve daha parlak nesneler, daha zayıf nesnelere göre daha küçük sayısal bir değere sahiptir. dolayısıyla, 4 kadir parlaklığı olan bir yıldız, örneğin 5 kadir parlaklığı olan bir yıldızdan daha parlaktır. çıplak gözünüzle, 6 kadir parlaklığa kadar olan nesneleri görebiliriz. sayısal kolaylık için, 0 büyüklüğünden daha parlak bir nesne negatif büyüklüğe sahiptir. en parlak yıldız, sirius -1,4 kadir; dolunay -13 ve güneş yanan -26 kadir parlaklıktadırlar.

görünen parlaklık , gerçekte ne kadar parlak olduğuna bakılmaksızın gökyüzünde bir yıldızın ne kadar parlak göründüğünü ölçer.

mutlak parlaklık ise absolute magnitude, bir yıldızın gerçek, asıl parlaklığının bir ölçüsüdür. yani objelerin kendi aralarındaki evrensel parlaklığı hakkında bir fikir veriri. bunu hesaplamak için de tüm nesnelerin 32.616 ışık yılı uzakta olması durumunda, ölçülecek parlaklıkları şeklinde tanımlanmıştır. güneş görünen parlaklıkta -26 kadir bir parlaklığa sahipken, 4,7 kadir mutlak parlaklığa sahiptir. kuğu takımyıldızının en parlak yıldızı olan deneb, güneşimizin 250.000 katından fazla olan ışığı, -8.73 mutlak parlaklık olarak belirlenmiştir. ancak görünen parlaklığı ise sadece 1.25’tir, çünkü çok uzaktadır ve dünya’dan yaklaşık 3.200 ışık yılı uzaktadır.

en parlak 22 yıldız

1: sirius – akyıldız (-1.46) büyük köpek
2: canopus (-0.72) karina
3: rigil kent (-0.27) erboğa
4: arcturus (-0.04) çoban
5: vega (0.03) çalgı
6: capella (0.08) arabacı
7: rigel – ayak (0.12) avcı
8: procyon – öncü (0.34) küçük köpek
9: betelgeuse – ikizlerevi (0.42 var) avcı
10: achernar – ağız (0.50) ırmak
11: hadar (0.60) erboğa
12: altair – uçucu (0.77) kartal
13: acrux (0.77) güney haçı
14: aldebaran (0.85 var) boğa
15: capella (0.96) arabacı
16: spica – başakçı (1.04) başak
17: antares – akrep yüreği (1.09 var) akrep
18: pollux (1.15) ikizler
19: fomalhaut – balıkağzı (1.16) güney balığı
20: deneb (1.25) kuğu
21: mimosa (1.30) güney haçı
22: regulus (1.35) aslan

kaynak-1: bilim ve teknik dergisi - nisan 2016
kaynak-2