Witcher'ın Yeni Sezonunda İnsanı Çileden Çıkaran Sanatsal Tercihler
superman'in cavill'dim netflix'in rengine kandım diyerek uçarak uzaklaşması iyi güzel oldu ama bu proje zaten en başta kocaman bir striga yavrusu gibi ölü doğmuştu. şu anda ise cesedini kurtlar böcekler yiyor, gözlerini kargalar oyuyor ve bizler çürüyen bir cesedin mide bulandıran kokusu eşliğinde azalarak tükenişini, tiksinerek izliyoruz.
senaryonun at organı gibi yazılması, oyuncu seçimleri, içinden vıcık vıcık woke akması gibi konulara hiç girmeyeceğim. zaten öyle aman aman fanı olmadığım için rings of power saçmalığı kadar da sinirlenemedim. ben bu sezonla yapmaya başladıkları başka bir konudan bahsetmek istiyorum.
prodüksiyon şirketi cavill'i postaladıktan sonra görsel dilini komple değiştirmiş. farkında mısınız bilmiyorum ama son dönem fantastik dizilerin öncelikli hedef kitlesi z kuşağı olduğu için euphoria, shadow and bone, arcane gibi yapımların hepsinin ortak bir görsel dili var. sözüm ona herkesin biraz kendinden bir şey bulabileceği kafada bir iş yapıyorlar. buna renkler, kostümler, anlatım dili, kullanılan objelere kadar her şeyi dahil edebilirsiniz.
gavurun relatability dediği, izleyicinin diziye kolayca adapte olabilmesine imkan veren numaralar bunlar. mesela bu sezon ciri ve renkli manitası dövmeciye gidiyorlar. lezbiyen olduklarına tek sahnede inanmadığımız için yalnız kaldıkları her an emişen çiftimiz, yetmiyor bir de s*kildim dövmesi yaptırmaya gidiyorlar. burada saçma olan ise şehir merkezinde kocaman bir dövme salonu olması.
bakın witcher evrenini ucundan kıyısından bilen ben bile kitaplarda veya oyunlarda dövme salonu konusu geçtiğini sanmıyorum. oyunda bir partide geralt'a sarhoşken dövme yapılan bir bölüm vardı. başka bir bölümde ise büyüyle dövme silme işi vardı diye aklımda kalmış. burada ise kings avenue tattoo hesabı şehirin en merkezi konumunda kocaman bir dövme salonu koymuşlar. dükkanın otantik tasarımı, büyüklüğü, dövmeci koltuğuna kadar günümüzle özdeşleştirilmiş. dövmeci ise bittabi ki çıplak vücudu üzerine deri yelek giyen lgbtq bir karakter.
mesela başka bir sahnede cadılar ciri'nin orijin hikayesini dev bir tablet olan yuvarlak masalarında izliyorlar. çünkü bunu izleyen çocuklar bu teknolojilerle büyüdü. dokunmatik ekran gibi tasarlamış olmaları bir tesadüf değil. zaten baştan sona instagram estetiği tadında makyajlar, kostümler ve parlak görseller var. bunların hepsi izleyicilerin yabancı hissetmeyeceği bir ortam kurgulamak üzerine hazırlanmış. ciri'nin giydiği sarı ceket ve gri bluz massimo dutti'de yoksa kulağımı keserim.
diversity işinin de içinden geçmişler. muhtemelen bu kadar renkli insanı ancak birleşmiş milletler toplantılarında görürsünüz. dizide hindu, paki, beş farklı yöreden zenci, farsi, batılının bugün şikayet ettiği ne kadar ırk varsa hepsi burada. af buyurun freak show desem az bile söylemiş olurum. birkaç sene içerisinde o kadar coştular ki zenci elf vs. bunların yanında sözünü etmeye değmeyecek kadar önemsizleşti.
sosyal medyada daha önce bahsedildiği üzere cüce derken fantastik kurgularda bahsi geçen cüceler yerine akondroplaziden muzdarip, vücutları orantısız şekilde kısa kalmış insanlar kullanmaları gibi binlerce saçmalık var. sakallı cüce kadın, asyalı kadın okçu, geralt hariç herkesin arka kapısının gıcırdaması derken hangi birini sayayım? gerçi sonuncudan da artık pek emin değilim. gelecek sezon laurence fishburne'ün oynadığı vampir karakter geralt'ın kumbarayı bozarsa hiç şaşırmam. bu da bir renktir, interracial gay seks günümüzün bir gerçeğidir der geçerler ne olacak?
Notlar
mesajla uyarıldım. ciri ve dövme muhabbeti tower of swallows'da geçiyormuş. yalnız tarif ettiğim dövme salonu konseptiyle konunun yine ilgisi yok. aksine dizinin ne kadar kötü olduğuna dair başka bir ıspat. kitapta alınacak o kadar konu varken lezbiyenliğin cımbızlanması senaryo ekibinin niyetini belli ediyor.
öte yandan biraz eksik kalan bir kısmı tamamlayayım. bu diversity işini neden bu kadar kurcalıyorlar konusu sorulunca çok klasik bir cevap veriyorlar. bu roller sayesinde cücelik veya farklı fiziksel sıkıntı çeken insanları olumlu temsil ediliyor diyorlar. bu zırvalığa en güzel cevabı game of thrones'da imp rolünü oynayan peter dinklage vermişti; eğer cüceleri hala pamuk prensesteki şirin sihirli yaratıklar veya komik sirk karakterleri gibi yazıyorsanız, ilerleme değil, nostaljik ayrımcılık yapıyorsunuz demektir. yani kendisinin oynadığı son yapım olan dexter'daki zengin iş adamı karakteri de ne demek istediğinin ıspatı.
kaldı ki bu insanlar hala sinemada yoğun şekilde komedi unsuru olarak kullanılıyorlar. transeksüel ve sıradan bir hayat yaşayan karakter yazamıyorlar. daha da kötüsü algıyı orijinal eserleri piç ederek kıramayacaklarını da anlamıyorlar. sıçıp sıvadıklarına dair en büyük ibare ise istatistikler. netflix'in verilerinde witcher'ın 4. sezonu ilk haftada rekor açılış yapmasına rağmen, izleyici tutma oranı önceki sezonlara göre %40 düşmüş. ortalama imdb puanı ise 3.9 olarak kaldı. buradan çevirmelerinin mümkünatı yok.