TARİH 28 Eylül 2018
48b OKUNMA     954 PAYLAŞIM

Veremli Bir Ailenin Masum Kızı Mercy Brown'un Lanetli Vampire Evrilme Hikayesi

Bir dönemin ortalığı kırıp geçiren hastalığı verem yüzünden tarihte nice ilginçlikler yaşanmış ki Mercy Brown'un başına gelenler bunlardan biri.
Exeter'deki Baptist Kilisesi mezarlığındaki Mercy Brown'un mezar taşı


bu hikayede olayın baş kahramanı veremdir. ilk çağlardan itibaren belirli dönemlerde verem salgınları artış göstermiştir. 20. yüzyılda ilacı bulunana kadar ki süreçte hastalığı engelleyecek çözümler olmadığı için verem milyonlarca insanın canını almıştır. (bkz: bcg aşısı) verem mikrobu nedeniyle son aşamaya gelen insanların tasviri şu şekilde yapılmaktaydı;

"sesleri kısık, boyunları hafif bükük ve sert; parmakları silindirik fakat eklemleri şiş, bedenleri iyice erimiş olduğu için kemikleri belirginleşmiş. tırnakları eğri, yassılaşmış ve kırılgan ; burunları keskin ve silindirik, yanakları belirgin derecede pembeleşmiş, gözleri iyice çukura çekilmiş fakat parlaklığını kaybetmemiş. yüzü kadavra gülüşü haline gelmiş. kol ve bacak kasları erimiş. kadınların sadece meme başları kalmış. kaburgalarının başladığı ve sonlandığı yerler eklemleri net bir şekilde seçilebilmektedir." 

gözlerin çukur haline gelip, vücudun iyice solgunlaşması nedeniyle bu hastalığı "beyaz ölüm" ismini takmışlardır. verem hastalığını salgına dönüştüren en büyük etkenler ise, kötü barınma koşulları, yetersiz beslenme, aşırı nüfus artışı, göç ve hava kirliliğidir.

sanayi inkılabıyla birlikte insanların çalışma koşulları iyice kötü hal alınca 19. yüzyılda büyük bir verem salgını ortaya çıkmıştır. bu dönemde her doğan üç çocuktan biri, 20-45 yaş arasında ölen her iki kişiden biri verem yüzünden ölmekteydi. böyle vahim bir tabloda insanlar çare olarak çeşitli ritüellere başvurmuşlardır. aşağıda bahsedeceğim olay bunlardan biridir.

hastalığın yaygın olduğu dönemlerde verem olan bazı kişiler için kötü ruh taşıdıkları(vampir oldukları), bu ruhu başka kişiye bulaştırdıkları düşünülmüştür. böyle kişilerin temizlenmesi için bazı organlarının yakılması inancı doğmuştur. işte vampir mercy brown hikayesi bu düşünceler sonucu meydana gelmiştir. hikaye, 1892 yılında amerika'nın rhode island eyaletinde bulunan exeter kasabasında yaşayan george-mary brown ailesiyle başlar.

verem ailede ilk olarak aralık 1882 yılında anne mary'nin canını alır

ardından 1888 yılında mercy'in ablası mary olive aynı illetten vefat eder. aile üzerindeki şoku üstünden atamadan 1890 yılında mercy'in erkek kardeşi edwin'de veremden hastalanır. ancak erkek kardeşte hastalık süreci çok yavaş işlediğinden diğerleri gibi hemen ölmemiştir. 1891 yılına geldiğimizde olayın baş aktörü olan mercy brown'da hastalığa kapılır. aile içinde peş peşe hastalıklar olunca halk arasında ailenin lanetli olabileceği düşünceleri fısıldanmaya başlar. mercy brown, hastalığı hızlı ilerlediği için erkek kardeşinden önce ocak 1892 yılında 19 yaşında vefat eder. 

halk, mercy brown'ın ölümüyle birlikte ailede lanetli vampir ruhlu birinin olduğu ve ailenin geri kalanının da kanını istediği fikrine iyice kapılmaya başlar

bu laneti durdurup, ailenin geri kalanını yaşatmak için lanetli kişinin bulunması gerekiyordu. inanışa göre vampir olan kişinin vücudu toprak altında bozulmamış olarak durduğu için onun kalbi sökülerek küllerinin diğer fertlere içirilmesi gerekmekteydi. halkın yoğun baskısı sonucu baba george brown, ölen üç kişinin mezarlarının açılmasına izin verdi. 17 mart 1892 yılında mezarlıklar açılmaya başlandı. ilk önce anne ile mary olive'nın mezarları açıldı. ancak çok önceden gömüldükleri için aradıkları vampir vücudunu bulamadılar. ardından üç ay önce ölmüş mercy brown'ın mezarlığı açılır. karşılarında tam aradıkları görüntü vardır. kızın cesedi hiçbir bozukluğa uğramamış şekilde mezarda durmaktadır. o andan itibaren lanetli vampirin mercy brown olduğu herkese ilan edilir. ardından vampir lanetini bitirme ritüeline geçerler. ceset mezarlıktan çıkarılır. bir doktor tarafından kalbi yerinden sökülerek ateşte kül haline gelene dek yakılır. küller ailenin diğer fertlerine suyla birlikte sunulur. artık vampir mercy brown'ın laneti ailenin yakasını rahat bırakacaktır.

mercy brown'ın kurban olarak seçilmesine neden olan en büyük etken kışın gömülmüş olmasıdır. çünkü kış mevsiminde toprak soğuktan donmuş olduğundan içine konulan cesedi bir süre bozulmadan korumuştur. bundan dolayı kızın cesedi büyük bir bozukluğa uğramadan mart ayına kadar gelmiştir. halk bu durumu göz ardı edip, kurban olarak kızı vampir ilan etmişlerdir. ancak hikaye halkın istediği gibi devam etmez ve ritüel başarısız olur. çünkü erkek kardeş edwin brown iki ay sonra veremden ölür ve bu hikaye o dönemde yaşanmış en meşhur vampir hikayesi olarak kayıtlarda yerini alır.

mercy brown hikayesi ileri ki dönemlerde kült haline gelmiştir

h. p. lovecraft the shunned house eserinde bu hikayeden ilham almıştır. ünlü amerikan yönetmen francis ford coppola'nın 1992 yılında yönettiği bram stoker's dracula filmindeki lucy westenra karakteri de(filmde 19 yaşında) mercy brown'dan esinlenerek yaratılmıştır.

elimden geldiğince büyük yıkımlara uğrayan kişilerin çare olarak sarıldığı inançlardan birini anlatmaya çalıştım. bu hikayede de gördüğümüz üzere halk, ölüme karşı durabilmek için vahşi inanışlara kapılabiliyor.

daha detaylı bilgi edinmek isteyenler:

-bilim ve teknik dergisi, mayıs 2015, sayı 570, sayfa 42-43.

-ingilizce kaynak

-ingilizce kaynak

-ingilizce kaynak

Lisans Sonrası Kapağı Avustralya'ya Atmak İsteyenlere Tavsiyeler