TARİH 14 Aralık 2017
33,2b OKUNMA     845 PAYLAŞIM

Türkiye'de Pek Çok İlke Sahne Olmuş Zarafet, Kültür ve Medeniyet Sembolü: Pera Palas

İlk olarak meşhur Orient Express yolcularının konaklaması için inşa edilen Pera Palas, günümüzde o klas havayı solumak isteyen herkesin görmek isteyeceği bir kültür mirasına dönüşmüş durumda.
Getty Images/S. Alemdar

kurulması için çalışmalar 1892 yılında başladı ve bitirilmesinin ardından açılışı düzenlenen bir balo eşliğinde 1895 yılında yapıldı. mimarı ise istanbul'a öncesinde de birçok eser kazandıran alexander vallaury idi.

Alexander Vallaury ve akademi öğrencileri. Vallaury, en önde, ortadaki kişi. / Fotoğraf: Mustafa Servet Akpolat arşivi

zamanının en ihtişamlı yapısı olarak tepebaşı'ndaki yerini aldı. yapıldığı dönemde osmanlı sarayları dışında elektrik verilen, dolayısıyla istanbul gecelerini aydınlatan nadir yapılardandı.

Fotoğraf: eski.istanbulium.net

o dönemde musluktan sürekli sıcak su akan tek bina özelliğine sahipti.

bu muhteşem yapı, 2. meşrutiyetin ilanı, 1. dünya savaşı, istanbul'un işgali, kurtuluş savaşı, türkiye cumhutiyeti'nin kuruluşu ve 2. dünya savaşı gibi dünyanın tarihini değiştiren birçok önemli olaya sessiz tanıklık etmiştir.

mustafa kemal atatürk 1917'de, daha sonraları da sık sık ziyaret edeceği otelde ilk kez konakladı.

Aslına uygun olarak restore edilip müze haline getirilmiş Atatürk odası.

1926 yılında otelde istanbul'daki ilk moda defilesi düzenlendi.

1934 yılında agatha christie'nin ''doğu ekspresi'nde cinayet'' isimli romanı yayınlandı. pera palas otel romanın başlıca esin kaynakları arasındaydı.

Otelin Agatha Christie odası. / Fotoğraf: jumeirah.com

2006 yılında beşiktaş deniz ve turizm yatırımları sanayi anonim şirketi tarafından üst kullanım hakkı alındı ve otel geniş kapsamlı bir restorasyona girdi ve 1 eylül 2010 tarihinde hizmete kaldığı yerden devam etti.

tarihe tanıklık etmiş pera palas, müze-otel olarak tanımlanmaktadır. metex design group tarafından yapılan restore çalışmaları, 23 milyon euro'luk yatırımla başarıyla tamamlanmıştır.

bu tarihi binanın asansörü, eiffel kulesi'nden sonra avrupa'nın ikinci elektrikli asansörüdür. (türkiye'nin de ilk asansörü)

Fotoğraf: cemkarakus.com

kültürlü, gezmiş görmüş batılılar tarafından agatha christie vesilesiyle bilinen tarihi otel. doğu ekspresinde cinayet'i burada yazdığı söylense de agatha hanımın buraya niye geldiği, ne yapmaya geldiği ve tam olarak ne yaptığı hala muallaktadır. böyle gizemli kitaplar yaza yaza kendi de gizem olmuş, oteli de perili köşke çevirmiş.

agatha hanımdan ziyade, ernest hemingway'in de bu otelde kalmış olması daha ilginç. fakat sanırım o burada kalıp bir şey yazmayanlardan.

en ilginci ise 2. dünya savaşıyla ilgili bir hikaye. efsaneye göre, bu savaş esnasında ingiliz, amerikan, fransız, alman ve tembel italyan casusları hep birlikte bu otelde kalıyorlarmış. ayrı katlardalarmış elbette lakin akşam saatlerinde yemek salonuna inip, hep beraber, kardeş kardeş karınlarını doyuruyorlarmış. hey gidi günler, casusluğun bile bir edebi, bir adabı varmış.

1890'lı yıllarda Pera Palas.


işgal ordularının subayları devamlı oraya takılırmış. atatürk de o zamanlar oraya gittiği için işgal subaylarından biri çanakkale'den ünlü atatürk'ü tanımış. ve ona içecek bişey yollamış. atatürk ise bunu geri çevirmiş ve kendi ona bişey yollayarak bizde misafir değil ev sahibi ısmarlar gibi bişey demiş. valla ata ile baya geyik hikayeler yaratıyorlar ama bu sanırım gerçek.

otelin kapısından geri çevirilip bunun ardından oteli satın alan kişi halen otelin sahibi olan hasan süzer değil, mersin'de değirmencilik yapan bodosaki adlı çok zengin ve anadolu kökenli bir rum'dur. i. dünya savaşı zamanlarında, 1918'de kendisi otelde kalmak istemiş, kıyafeti nedeniyle otele sokulmamıştır. bu olaya çok kızan bodosaki derhal oteli satın almak istediğini bildirmiş. ilgilliler onun bu isteğine set çekmek umudu ile otelin değerinden çok daha yüksek bir bedel talep etmişler fakat yine de bodosaki bu fiyatı kabul ederek pera palas otelini satın almıştır. dört yıl boyunca da onun işletmeciliğinde kalır.


cumhuriyet kurulduktan sonra atatürk, suriye'de kendisine birçok konuda yardımcı olan misbah muhayyeş isimli kişiyi türk vatandaşlığına geçirmiş ve otelin işletmeciliğini vermiştir. misbah muhayyeş de 1928'de 600.000 altın ödeyerek oteli satın almış ve çocuğu olmadığı için ölümünden sonra oteli devretmek üzere bir vakıf kurmuştur. her yıl bayramlarda 50 çocuğun giydirilmesini ve otelin kira gelirinin darüşşafaka, verem savaş ve darülaceze arasında paylaştırılmasını vasiyet etmiştir.

bugün işletmecisi kültür bakanlığı tarafından belirleniyor ve kiraya veriliyor.

Pera Palace Hotel Facebook