SİNEMA 5 Haziran 2017
24,3b OKUNMA     953 PAYLAŞIM

Tüm Detaylarıyla Filmlerde Duyduğumuz Müzikler ve Yapım Süreçleri

Bir film izlerken duygunun zirveye çıkması, genellikle müziğin yükseldiği anlarda gerçekleşiyor. Sonradan o müziği arayıp bulmak istediğimizde ise score, ost, soundtrack gibi birbirinden farklı onlarca terimle karşılaşıyoruz. Tüm bu terimleri ve daha fazlasını Sözlük yazarı "pixelsandfrequencies" anlatıyor.
Hans Zimmer


film müzikleri maalesef ki birçok insan tarafından karıştırılır.

2 tür film müziği vardır, birisi "soundtrack" diğeri ise "ost" yani "original motion picture soundtrack".

bu ikisi sürekli karıştırılır ve ikisi kesinlikle ama kesinlikle aynı şey değildir.

ost'ler filmin görüntüsüne, seçilen besteci tarafından bestelenen orijinal müziklerdir. yani tamamen filme özeldir.

soundtrackler ise daha önce birçok filmde kullanılmış olabilir, solo albüm olabilir, bir sürü şey olabilir, o filmde kullanılması onu soundtrack yapabilir. fakat hiçbir zaman orijinal müziğin yerini tutmaz.

buna en iyi örneği sanırım max richter'ın on the nature of daylight isimli eseri ile örnek verebilirim.

On The Nature Of Daylight (Shutter Island)


on the nature of daylight shutter island'da kullanılmıştı ki bildiğim kadarıyla orada da orjinal değildi. sonrasında arrival'da kullanıldı ve orada da orjinal değildi.

bir de bunların yanında "score"lar vardır. score'lar ise ost'lerin daha minimal halleridir. (benim en sevdiğim müzik türü) örnek için:

Örnek 1 / The Mirror (The Danish Girl)


Örnek 2 / Table For Two ( Nocturnal Animals)


ve son olarak, herhangi bir filmin çıkartılan ost albümünde genellikle 17-18 müzik yer alır (filmin uzunluğuna göre değişir).

bu müziklerin her birinin kendine özgü adı vardır. atıyorum, "pixel's theme". o sahneye özgü isimler verilir.

mesela bu albümlerden birisine spotify ya da başka bir platform üzerinden denk gelirseniz şuna dikkat edin.

ilk müzik her zaman main theme ya da opening theme'dir. son müzik ise end credits etc.

bunun sebebi ise filme yazılan tüm müziklerin esasında filmin dakikasına uygun şekilde sıralanmasıdır. yani filmde arka arkaya çalar, albümde de aynı sırayla arka arkaya koyulur.

film müzikleri ile ilgili son söyleyebileceğim şey ise şu.

film müziği yapmak sinemanın en "sanatsal" işidir. en yoğun duyguyu her zaman besteciler verir.

ve hans zimmer alanının en iyisi kesinlikle değildir. çok daha iyi besteciler vardır. hans zimmer producer vs yönünden baya iyidir, temeli sağlam oturtmuştur ama dediğim gibi, çok daha iyi besteciler vardır. (imdb'ye göre en iyisi zimmer).

ve ve ve son olarak, beste yapmak evet kolaydır fakat onu görüntü ile uyumlu hale getirmek, o senkronizasyonu yakalamak sanıldığı kadar kolay değildir.

The Simpsons ve Örümcek-Adam gibi yapımların müziğini yapmış olan Danny Elfman. / soundworkscollection

unutmadan şunu da ekleyeyim, herhangi bir filmin bütün müzik albümünü genel itibariyle tek bir besteci yapmaz, ek müzik yapan farklı bestecilerde vardır. yani spesifik olmak gerekirse hans zimmer'ın yaptığı bestelerin bir çoğunu aslında hans zimmer yapmadı, başka besteciler yaptı. fakat her yerde hans'in adı geçer.

albümlerin spotify adreslerine eriştiğiniz zaman ya da yapımcı şirketin sitesinden göz attığınız zaman hangi bestecilerin o filmin müziklerine katkısı olduğunu görebilirsiniz.

edit: 1-2 tane tanıdığım piç kurusu var, captain america, batman v superman, transformers gibi filmlerin additional musiclerini yaptığını iddia eder durur ve bu sayede akademi kurar ve bizim saf halkımız buna bi hayli inanır, instagramdan baya hayran kasar falan. bu ve bu gibi salaklara da kanmayın. imdb adresinde o filmlere bir şeyler yaptığı görünse dahi inanmayın. imdb sayfalarınızı kendiniz güncelleyebiliyorsunuz. bu ve bunun gibi çok fazla dolandırıcı mevcut ülkemizde maalesef ki.

edit 2: şunu da ekleyeyim, çoğu besteci hazır kütüphaneler kullanır. yani birçok müziğin birbirine benzemesinin sebebi budur. hemen hemen hepsi neredeyse hazır yapılır. özellikle de türkiye ve hollywood tv series'larının %90'ında hazır müzik kullanılır. hazır müzik ise şudur; kütüphaneden daha önceden kayıt edilmiş çellolar, piyanolar alınır ve müziğine eklersin. hatta ve hatta besteci bir arkadaşım ile bu paketlerden biri olan (soprano) paketi ile (adını hatırlamıyorum) bir müzik yapmıştık eğlencesine. tek yaptığımız şey programın arayüzüne orospu çocuğu yazmak oldu. (çok ciddiyim) ve soprano bunu inanılmaz güzel okudu. teknoloji gelişiyor, yukarıda da belirttiğim gibi, müzik yapmak kolay fakat bir filme müzik yapmak zordur.