SİYASET 2 Kasım 2018
18,2b OKUNMA     703 PAYLAŞIM

Truman'a Seçimi Kuşkulu Şekilde Kaybeden Barış Yanlısı ABD Başkan Adayı: Henry A. Wallace

Nagazaki ve Hiroşima'yı bombalamasıyla tanınan 33. ABD başkanı Harry Truman'a seçimi şüpheli bir şekilde kaybeden Wallace'ın olayı epey ilginç. Seçilseydi belki de o atom bombaları hiç atılmayacak ve ABD daha barış yanlısı bir ülke olarak hayatına devam edecekti.

Kimdir?

7 ekim 1888 - 18 kasım 1965 tarihleri arasında yaşamış, abd'nin 33. başkan yardımcısı (1941-1945) olarak görev yapmış, ırkçılık karşıtı, demokrasi yanlısı, işçi haklarını savunan, anti-emperyalist, barış yanlısı, halkçı siyasetçi. görüşleri nedeniyle sadece abd'de değil güney amerika ve uzak doğudan da destek görmüştü.

temmuz 1944'deki demokrat parti kongresinde hile ile harry s. truman'a mağlup sayıldı. kongrede büyük çoğunluğun wallace taraftarları olmasına rağmen, sermayedarların adayı truman'ın kazanması için wallace yanlılarını salondan çıkarıldı ve truman, 3ncü tur sonunda roosevelt'in yardımcısı seçildi. bu, trumanı, ölümüne yakın olan roosevelt'in ardından abd başkanı yapacaktı. eğer, büyük çoğunluk ile galip gelecek olan wallace, sermayedarlar tarafından hile ile engellenmeseydi, abd'nin kaderinin daha farklı gelişeceği söylenir. truman abd'nin barış ve demokrasi yanlısı kimliğinin bozulmasındaki ilk oldu. ve başkan olması gereken wallace, gelişmeleri dışarıdan izlemek durumunda kaldı.

Truman yemin ederken.

peki wallace başkan olsaydı neler olabilirdi?

bunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz. ancak wallace'ın savunduğu değerler göz önüne alındığında büyük ihtimalle:

- 2. dünya savaşı'nda atom bombası kullanılmazdı.
- soğuk savaş ve nükleer silahlanma olmazdı.
- koloni anlayışı çok daha önce sona erdirilmiş olurdu.
- insan hakları, kadın hakları ve ırkçılığın önlenmesinde çok daha erken kararlar alınırdı.
- dünyada tarım çok daha bilinçli bir şekilde yapılır ve açlıktan ölen bu kadar insan olmazdı.

Truman'dan önceki başkan Franklin D. Roosevelt'in cenaze töreni.

Kendisi hakkında ek bilgiler

asıl mesleği tarım uzmanlığıydı. verimi yüksek tahıl türleriyle ilgili deneyleri, bitki genetiği alanında büyük ilerlemelere yol açtı. sonradan, bu deney sonuçlarını değerlendirdiği melez mısır üretiminden büyük para kazandı. 1933-40 arasında başkan franklin d. roosevelt'in hükümetinde tarım bakanı oldu. görevi sırasında tarım ürünü fiyatlarını yükseltmek ve istikrara kavuşturmak, toprağı korumak, ihtiyat depolamak ve üretimi denetlemek üzere çıkarılan new deal yasalarını (özellikle 1933 tarım kalkınma yasası'nı) hazırladı ve uyguladı.

truman'a seçimi kaybetmesinden sonra wallace sonraki iki yıl boyunca ticaret bakanlığı görevinde bulundu. ama truman yönetiminin sovyetler birliği karşısında benimsediği sertlikten yana soğuk savaş politikasından gitgide daha çok rahatsız olmaya başladı ve istifa etti. 1946-47 yıllarında haftalık liberal the new republic dergisinin yayın yönetmeni oldu. daha sonra dergiden ayrıldı ve yeni kurulan sol eğilimli ilerici parti'nin kuruluş çalışmalarına katıldı. 1948 başkanlık seçimlerinde aday oldu; sscb'yle daha yakın işbirliği kurulmasını, tüm dış yardımları birleşmiş milletler'in yönetmesini ve silah indirimine gidilmesini savundu. seçimlerde 1 milyonu aşkın oy aldı; daha sonra ilerici parti'den ayrıldı.

verimli bir yazar olan wallace'ın en önemli yapıtları arasında sixty million jobs (1945; altmış milyon iş), the century of the common man (1943; sıradan insanın yüzyılı), america must choose (1934; amerika seçimini yapmalı) ve the long look ahead (1960; uzağa bakış) sayılabilir. 1944 yılında alaska üzerinden rusya ve çin'e giderken kolyma ve diğer sovyet çalışma kamplarında bir kaç hafta kalmış ve anılarını soviet asia mission (1946) adlı kitapta yayınlamıştır.

Final yorumu

ne kadar küçük ayrıntılar ne kadar çok şey değiştiriyor... bir kişinin bir tercihi o dönemki milyarlarca kişinin hayatını, sağlığını, refahını; ondan sonraki daha fazla milyarların da hayatını aynı şekilde etkiliyor.

bir afrika atasözü bu nedenle çok mantıklı geliyor: "değişiklik yaratmak için çok küçük olduğunuzu düşünüyorsanız, kapalı bir odada bir sivrisinekle kalmamışsınız demektir."

acaba henry wallace gibi bir adam başkan olsaydı dünyayı nasıl değiştirirdi diye düşünürüm hep. elbette onun dünyası truman kuklasının dünyasından farklı olurdu. yani tüm dünya değişirdi ve daha iyi bir dünya olacağı şüphesizdi. soğuk savaşın olmadığını düşünsenize? 1945'teki roosevelt'in ölümünden sonraki görüşmelerde neler yaşanırdı acaba?

wallace'ın başkan yardımcısı seçilemediği o gün, chicago'da... çoğunluğun istediği gibi erteleme olmasaydı (o gün emrivaki şekilde erteleme verilmişti) ve wallace aday ilan edilebilseydi kesinlikle seçilecekti (oldukça popülerdi, seçilememe ihtimali ikili bir seçimde erdoğan'ın kılıçardoğlu'na kaybetmesi gibi bir şeydi).

ayrıca roosevelt bir deha olmasına rağmen neden "açıkça" wallace'ı desteklemedi bunu hiç anlamadım. kesin olarak bilemediğimiz/bilemeyeceğimiz şeyler var ve sanırım hayatımız boyunca öğrenemeyeceğiz. hayat çok enteresan.

Hiroşima ve Nagazaki'ye Atılan Atom Bombalarının Sorumlusu Olan ABD Başkanı: Harry S. Truman

Köy Enstitülerinin Kapatılmasına Kadar Uzanan Süreci Başlatan Olay: Truman Doktrini

Hâlâ Aydınlatılamamış Olan John F. Kennedy Suikastına İlişkin Çok Mantıklı Komplo Teorileri