SİNEMA 22 Aralık 2016
147b OKUNMA     1240 PAYLAŞIM

The Lord of the Rings Serisinin Unutulmayan Replikleri

Sinema tarihinin gelmiş geçmiş en iyi üçlemelerinden biri olan Lord of the Rings'in (Yüzüklerin Efendisi) her daim akıllarda kalan bazı replikleri.

hala söylerim kendi kendime, canım sıkıldıkça eğlenirim. türkçe dublajda geçer bu cümle.

"lakin yüzüğü buraya kadar taşıyarak, bu genç hobbit şerre karşı çok müstesna bir mukavemet göstermiş oldu"

elrond adeta divan edebiyatı şairlerinden.

sam kardeşimizin ''yüzüğü sizin için taşıyamam bay frodo ama sizi taşıyabilirim'' sözünün de yer aldığı repliklerdir. 

fedakarlık başka türlü nasıl anlatılabilir ki? sırf bu cümle bile aslında asıl kahramanın sam olduğunu gösteriyor.

''yaşayanların bir çoğu ölümü hak eder; ölülerin bazılarıysa yaşamı. yaşamı onlara geri verebilir misin?''

"beşinci günün şafağında beni bekleyin. şafakta doğuya bakın." diyerek gandalf'ın unutulmaz bir katkıda bulunduğu repliklerdir.

- içinizden en az yarısını, arzuladığımın yarısı kadar bile tanımıyorum; ve yarınızdan azını hak ettiğinizin ancak yarısı kadar sevebiliyorum. - bilbo baggins

babalar oğullarını gömmemeli.

(bkz: you shall not pass) gandalf reyizin kararlılığı insanın tüylerini diken diken eder.

elf gözlerin neler görüyor legolas?

"yeaaaaa biss niye et yemiyosssss"

iki kule' de mary ile pippin kaçırıldıgında orklar yeme derdindeyken urukhailer ise canlı kaldıklarında işlerine yaradıklarını iddia ederkene orklardan gelen soru.. ne zaman hatırlasam gülerim hele seslendirenin türkçeyi o şekilde kullanışı falan of off.. evde de birçok defa dalga malzemesi olmustur kendileri


gimli: bir elfin yanında öleceğimi hiç düşünmemiştim. 

legolas: peki bir dostun yanında ölmeye ne dersin?

gimli: işte o olabilir.


"gecenin çöktüğünü görmemiş olan, karanlıkta yürümeye and etmemeli" elrond

yurttan ne haberler var rohan süvarileri!

bundan daha güzel bir nida, daha güzel bir hal hatır sorma var mı be?


sam: biliyorum, yanlış bu! aslında burada olmamalıydık biz. ama buradayız. aynı cenk hikayelerindeki gibi bay frodo. yani ciddi hikayeler gibi. tehlike ve karanlık içinde olanlardan. bazen kendi sonunu bilmek bile istemezsin ya. hani nasıl iyi olacak diye inanamazsın. bu kadar kötülük olduktan sonra dünya nasıl eski haline dönecek? ama sonuç olarak, bu geçici bir şey. bu gölge yani. karanlık bile bitmeli. yeni bir gün doğacak. güneş çıktığında daha da parlak olacak. bunlar hiç unutamadığımız kadar anlamlı şeyler. bunları anlamayacak kadar küçük olduğumuzda bile. ama bay frodo galiba ben anlıyorum. artık biliyorum. o hikayelerdeki insanların da dönme şansları vardı ama dönmediler işte. tutundukları bir şey olduğu için daima yollarına devam ettiler.

frodo: peki biz neye tutunuyoruz sam?

sam: dünya'da hala iyilik olduğuna bay frodo. bu uğurda savaşılacağına.

"zamanı gelmişler için yas tutma, bugünlerin geçtiğini görmek için yaşamalısın"