Tercih Döneminde Yazmayı Düşünenler İçin: Kimya Mühendisliği Hakkında Her Şey
24 ekim 2023 güncellemesi
3 senemi doldurdum mesleğimde. almancam yok, erasmus yok, ingilizce ve 3 sene tecrübe sadece. almanya, münih'te iş buldum gidiyorum ülkeden. bu bölümün aşağıda yazdığım üzere itü odtü boğaziçi gibi bölümlerde okunmasını hala öneriyorum, iyi ki okumuşum. yaptığınız işin mutlaka yurt dışında karşılığı olsun.
6 mayıs 2020 güncellemesi
evet dostlarım, işte kimya mühendisliği hakkında detaylı bir yazı... yazıya başlamadan önce şunu söylemek isterim: milyon kere değiştirdikleri ve oyuncak ettikleri şu sınavda umarım hepiniz başarılı olur ve istediğiniz yerleri kazanırsınız. bu süreçten iki kere geçen biri olarak herhalde sizlerin yaşadıklarını daha iyi anlayamazdım.
yazıyı yazarken başka arkadaşlarımla da konuşarak yazıyorum ki sizlere eksik veya yanlış bilgiler vermeyeyim. öncelikle genel sorularla başlayıp sonra da sıkça sorulan soruları cevaplayacağım. başlıyoruz:
genel sorularla kimya mühendisliği
"kimya mühendisliği nedir?"
şimdi dostlar, kimya mühendisliği türkiye'nin en az anlaşılmış ve içselleştirilememiş 4 ana mühendislik dalından biridir. makine, inşaat ve elektrik mühendisliğinin yanında kimya mühendisliğinin bir ana mühendislik dalı olduğunu bilmeyen mühendisler tanıdım ben.
kimya mühendisliği çeşitli birçok ham maddenin ürünlere dönüştürüldüğü süreçleri inceleyen, tasarlayan, analizini yapan mühendistir. bunu yaparken de matematik, fizik, kimya, ekonomi gibi pek çok bilim dalından faydalanır. hem genel anlamda bilgi sahibi olmak hem de altta verilen kaynakları okuyarak daha kapsamlı bilgiler edinebileceğiniz kimya mühendisliği vikipedi sayfasını şöyle bir okuyun derim açıkçası. kalbur üstü bir vikipedi sayfası. şimdi böyle kısa kısa anlatınca çok havada kalıyor. örneklendirerek de anlatacağım ki kafanızda daha iyi şekillensin.
örneğin bir petrol rafinerisinde çalışıyorsunuz. ham petrol öncelikle bir damıtma kolonuna gönderilir ve kaynama noktasına göre bileşenlerine ayrılır. bu endüstriyel "ünitenin" çalıştırılması, işletilmesi, ortaya çıkan problemlerin çözümünden de siz kimya mühendisi sorumlu olacaktır. sırf bunlar da değil, kimya mühendisi bunun gibi pek çok fiziksel ve kimyasal değişimin gerçekleştirildiği üniteleri tasarlayan, işleten ve geliştirilmesini sağlayan kişidir aynı zamanda. tüm bu ünitelerin bir arada kullanılarak ham maddelerin ürünlere dönüştürüldüğü fabrikaları tasarlar. tek çalıştığı sektör de petrol değildir, örneklendirme için verdim sadece. "ünite" (veya birim) olarak adlandırdığımız şeylere sanayiden örnek verelim:
-ısı değiştiriciler
-kimyasal reaktörler
-damıtma (distilasyon) kolonları
-buharlaştırıcılar
-kurutucular
-filtreler
ve uzayıp giden uçsuz bucaksız bir liste....
sanayi ve üretimin kalbinde olan kişidir yani kimya mühendisi. tüm bu üniteleri tasarlar, işletir ve gereken üniteleri yerinde kullanarak istenilen ürünü üretir.
buraya kadar anlattıklarım işin ansiklopedik tanımı biraz. şimdi anlatacağım kısımda işimizi daha fazla irdeleyeceğim:
"kimya mühendisi ne iş yapar?"
kimya mühendisinin ne olduğunu anlatırken ne iş yaptığına da aynı zamanda giriş yapmış olduk. kimya mühendisleri, üretimin olduğu neredeyse her yerde birçok pozisyonda çalışabilirler. üretimden kastım tabii ki sanayi. kimya, petrol ve enerji, ilaç, hızlı tüketim malları (fmcg), gıda ve yapı malzemeleri gibi pek çok sektörün üretim tesislerinde çalışabilirler. çalıştıkları pozisyonların birbiriyle çok alakasız olduğu pek çok kimya mühendisi vardır sektörde. örneğin bir kimya mühendisi gübre üretimi yapan bir fabrikada üretim departmanında çalışırken bir başka mühendis bir gıda firmasının tedarik zinciri departmanında çalışabiliyor. veya bir kimya mühendisi bağlı olduğu ilaç firmasının ruhsatlandırma departmanında çalışırken, bir başkası da bir cam fabrikasının ar-ge veya kalite kontrol laboratuvarlarında çalışabilir dostlarım. yani kısacası sektörün neresinde çalışacağınız size ve türkiye'deki imkânlara bağlı (yurtdışına gitmeyecekseniz tabii).
üretim, ar-ge, kalite, sağlık çevre güvenlik, planlama, tedarik zinciri, satış, pazarlama gibi birçok departmanda çalışabilirsiniz ve önünüz açık. bu departmanlarda da size verilen sorumlulukları yerine getirecek potansiyele sahip olmanız akademik gelişiminize, stajlarınızı nerelerde, hangi departmanlarda yaptığınıza ve üniversite boyu nelerle ilgilendiğinize bağlı. gelelim diğer bir soruya:
"kimya mühendisi nerelerde çalışır?"
yukarıda saydıklarımı ve daha fazlasını aşağıda maddeler halinde sıralayacağım. aklıma gelen oldukça da eklerim. aşağıda sıraladığım sektörler kimya mühendisi çalışanı olduğuna bizzat şahit ve emin olduğum sektörlerdir :)
1) kimya
2) ilaç
3) gıda (neredeyse her türlü yiyecek ve içecek)
4) petrol ve petrokimya
5) enerji
6) hızlı tüketim malları (fmcg). örnek: hijyen ürünleri.
7) kozmetik
8) cam ve seramik
9) yapı kimyasalları
10) çimento (belki yapı kimyasalları içine giriyor ama sektörü oldukça büyük)
11) plastik ve kauçuk
12) kağıt sanayisi
13) tarım ilaçları ve gübre
14) metal
15) endüstriyel gazlar (özellikle koronadan dolayı önem kazanan oksijen üretimi, azot, hidrojen vs.)
16) iklimlendirme (hvac)
17) ev eşyaları (beyaz eşyalar)
18) otomotiv
19) savunma
20) havacılık
21) çevre
22) boya ve vernikler
23) kompozit malzemeler
24) tekstil
25) biyoyakıtlar
şimdilik aklıma gelenler bunlardı ama eminim benim aklıma gelmeyen kim bilir daha niceleri vardır. özellikle ekşi sözlükteki dostlarım bana bu listeye ekleme yapmak için yeşillendirirse sevinirim. "şunu unutmuşsun kardeş" diye mesaj atabilirsiniz. tek tek şirket vermek istemiyorum çünkü bu sektörlerdeki şirketleri internette çok az bir araştırma ile bulabilirsiniz.
"kimya mühendisliği eğitimi nasıldır?"
kimya mühendisliği eğitimi oldukça zorlu bir eğitimdir. mühendislik eğitimleri arasında en zoru mudur bilemem ama zor olanlarından bir tanesi olduğuna eminim. gerçekten sağlık sorunları yaşadım. sırt ağrıları, boyun ağrıları, uykusuzluk ve yorgunluk. bağışıklık sisteminizi düşüren ve psikoloji olarak cidden yaralar açabilecek bir bölüm. bizzat iki kere üst üste hasta olmuştum aşırı yorgunluk ve uykusuzluktan. ancak bu dediklerim istanbul teknik üniversitesi, orta doğu teknik üniversitesi, boğaziçi üniversitesi gibi eğitim kurumları için geçerlidir. ülkemizde abet akreditasyonu olmayan kimya mühendisliği bölümlerinde okunmasını ben kişisel olarak tavsiye etmiyorum. okuyacaksanız başta itü, odtü ve boğaziçi sonra da ytü, iyte, ankara ve hacettepe'yi söyleyebilirim. ama bunlar benim kişisel kanaatim. örneğin gazi vb. üniversitelerden mezun olup bu mesleği icra eden, iş bulan insanlar da gördüm gayet. bunu biraz linkedin araştırmasıyla öğrenebilirsiniz.
itü ve odtü bazında konuşuyorum. eğitimde öncelikle temel mühendislik dersleri ile başlarsınız. ilk iki sene bunlarla geçer. diferansiyel denklemler, fizik 101 ve 102 vb. havuz derslerinden geçmeniz beklenir. dersler bir sonraki senede olan derslerinizi tuttuğu için eğer kalırsanız okul uzar da uzar. son iki senede ise çok ağır ve baba dersler görmeye başlarsınız. havuz derslerinde gördüğünüz matematiği emin olun kullanacaksınız. matematik ve fizik kimya mühendisliğinin temelidir. kimya bilimi ise matematik ve fizik aksine çok çok daha az ilgilendirir bizleri.
3. sınıf kimya mühendisliği kâbusunun başladığı sene gibidir. dört bir yandan etrafınızı sarar bölüm. ısı ve kütle aktarımı, ayırma işlemleri, akışkanlar mekaniği derken kimyasal reaksiyon mühendisliği dersiyle nirvanaya ulaşırsınız. son senede aldığınız proses kontrol, kimya mühendisliği tasarımı dersleriyle de rüyanızda hocaları, takım arkadaşlarınızı ve tasarladığınız fabrikayı görmeye başlarsınız (denendi yaşandı). şansınız var da mezun olabildiyseniz tebrikler, artık kafanızda saç kalmamıştır. şakalar bir yana, aşağıya itü, odtü ve boğaziçi'nin ders planlarını bırakıyorum ki biraz inceleyin. kafanızda bir şeyler canlanması için youtube'dan stanford üniversitesi'ndeki kıymetli hocamızın kimya mühendisliğine giriş dersi videosunu da bırakıyorum.
introduction to chemical engineering - stanford üniversitesi
itü kimya mühendisliği ders planı
odtü kimya mühendisliği ders planı
boğaziçi kimya mühendisliği ders planı
sıkça sorulan sorular
"türkiye'de iş bulamazsın diyorlar. ne yapmalıyım?"
türkiye'de işin az olduğu gerçeği doğrudur. bilgisayar mühendisliği, yazılım mühendisliği gibi meslek dallarında çok daha kolay iş bulursunuz. çünkü türkiye sanayileşebilmiş bir ülke değil. gerçekten değil. kimya mühendisliğinin ne olduğunu da hâlâ anlayabilmiş değil bu millet ve işverenler. atatürk'ün kurduğu şeker fabrikalarıyla dalga geçen kesim şu an balıkesir'deki güzelim tarım arazisini kirleten cargill'in mısır şurubu (zehir) fabrikasına ses çıkartmıyorlar. şimdi ben burada saymaya başlasam buradan köye yol olur sanayi devrimine ayak uyduramamamızın sebepleri. çok da girmek istemiyorum zira silivri soğuktur.
zamanında devlet olmayan paralarıyla tüpraş, petrol ofisi, tpao, petkim, türkiye şeker fabrikaları'nı kurdu. şimdi de hepsini peşkeş çekip gelen paralarla dev ve gereksiz projeler yapıyorlar. içimi en acıtansa halkın malı olan, çiftçiye köylüye destek olan şeker fabrikalarının badem bıyıklılar arasında bölüşülmesi. petrol ofisinin hollandalılara satılmasını konuşmuyorum bile. söylenecek çok şey var ama işte...
kimya sektörü stratejiktir. çünkü kimya hayattır. bir sürü insanın zararlı ve zehirli olarak gördüğü kimyasallar aslında hepimizin hayat kalitesini kat kat yükselten, elimizdeki ürünlerin ürün olmasını sağlayan şeylerdir. sizler kimyasal üretebiliyorsanız sayamayacağım kadar çok ürünün temelini oluşturan maddeleri üretebiliyor, ham maddelerinizi kullanabiliyorsunuz demektir. almanya'nın bu kadar başarılı olabilmesinin sebeplerinden biri de tam olarak budur, basf'tir. çok ama çok isterdim türkiye'de büyük kimya kompleksleri olsun, endüstride verimlilik çalışmaları yapsınlar, enerji tasarrufu projeleriyle hem dışa bağımlılığımızı azaltsak hem de yerli üretimimizle cari açığımızı kapatsak... ama üretim politikalarına zerre güvenim yok. bu koşullar altında da türkiye'nin sanayi üretiminin gelişmesi çok zor. artık zihniyetin değişmesi gerek.
biliyorum çok kötü şeyler söyledim. ancak ülkemizin önde gelen okullarından mezun olup da işsiz kalan tanımıyorum ben. er ya da geç iş buluyorlar ve bir şekilde yükseliyorlar. evet politikalar berbat, sanayi dar ancak firmalar da tabii ki işini bilen, güvenebilecekleri insan arıyorlar. şu mezun olduğunuz gibi 5 yıl tecrübe arayan p*ç kurusu firmalardan bahsetmiyorum tabii ki. üstelik zaten birçok firma uzun dönemli staj programları açıyor artık. okurken çalışmak çok daha mümkün eskisine göre (tabii bölümün ağır ve yoğun dersleri izin verirse). yani imkânlar yavaş da olsa artıyor ve gelişiyor. özellikle ülkece geçtiğimiz şu zor dönemlerde temizlik ürünlerinin, plastiklerin, oksijenin, alkolün, ilaçların önemini iyice anlamışızdır diye umuyorum. air liquide ve linde gaz gibi firmalarda kimya mühendisleri kriyojenik sistemleri işleterek hastalara oksijen sağlıyor. etil alkol tesislerde fermantasyon süreçleri ile üretiliyor. o temizlik ürünleri petrokimya tesislerinde üretilen plastik ile şişeleniyor. ve solunum cihazları yine o plastik ile üretiliyor.
tekrarlıyorum, kimya sektörü stratejiktir ve yatırım yapılması şart değil zorunludur.
kısacası dostlarım, iyi üniversitelerde okuyun, okurken de kendinizi geliştirin, yurt dışına çıkın, projelere katılın, güzel yerlerde yapın stajlarınızı. üretin ey insanlar, üretin! tüketmeyin!
"kimya mühendisliği mi okuyayım eczacılık mı?"
bu rezil soruyu bu kadar yazıdan sonra kimsenin bir daha soracağını sanmıyorum...
eczacılık ve kimya mühendisliği karşılaştırılamayacak kadar birbirinden uzak iki meslektir. özel sektörde çalışma alanlarının kesişiyor olması, ikisi arasında bir bağlantı olduğu anlamına gelmiyor. lütfen ama lütfen iyi araştırarak tercih yapın. bizler işin üretim (ilaç fabrikalarından bahsediyorum), kalite kontrol gibi kısımlarındayız, ilaç geliştirme yani ar-ge kısmında tıp ve eczacılığın ilkeleri kullanılır, kimyagerlerin bile bu işte çalışması bir nebze anlaşılır ancak kimya mühendislerinin bu konuyla ilgisi yoktur. yazımda önceden bu paragraf yoktu ancak her nedense yazdıklarımdan ötürü afedersiniz de bir tarafı fena halde yanmış, kendince bana ve kimya mühendislerine ezik muamelesi yapan, özgüveni yerlerde olan ve anlayışı kıt bir doktor adayının olayı anlamadan özelden bana saldırması üzerine ekleme yapma gereği duydum. "ilaç üretimi" derken laboratuvarda ilaç geliştirmekten bahsetmiyorum. zaten çoktan formülasyonu yapılmış bir ilacın fabrikada ham maddesinden üretimini kastediyorum. bunu netleştirelim. doktor adayımız özelden "pişşt noldu lan morardın ehe :))", "seni silkiyim" gibi 7-10 yaş arası mesajlar ile seviyesini belli etse de, kendisine bu yazının daha çok gelişmesine dolaylı yoldan katkı sağladığı için teşekkür edelim: raqnarsson
buradan da bir tavsiye vermiş olalım: ileride bir mühendis olacaksınız ve farklı disiplinlerden gelen birçok insanla çalışacaksınız. unutmayın herkesin size katacağı şeyler olabiliyor. staj yaptığı firmada ekipman optimizasyonu için yardımı istenen arkadaşım vardı mesela, program bilgisi iyi olduğu için. meslek hayatınız boyunca birilerine üstten bakmak sadece kendinizi küçük duruma düşürmenize sebep olur, size duyulan saygıyı zamanla kaybedersiniz.
"kimya mı tercih edeyim kimya mühendisliğini mi?"
dostlar kısaca anlatmam gerekirse, kimya ile kimya mühendisliği birbirinden çok farklı iki daldır. biri bilim öteki adı üstünde mühendislik. yani zaten karşılaştırmak bile yersiz. ama çok klasik, herkesten duyabileceğiniz bir şey var: kimyagerler laboratuvarda testler, analizler yapar ve bir ürünü üretmenin yollarını ararken, kimya mühendisleri onların laboratuvar düzeyinde yaptıklarını tonlarla ifade edilen büyüklüklere, büyük tesislere, fabrikalara taşır. eh, bu tanım kabaca doğrudur. ancak söz konusu ülke türkiye ise burada ansiklopedik tanımlar işlemez. bu ülke öyle bir ülkedir ki, fabrikanın başına kimyageri, laboratuvarın başına kimya mühendisi getirirler. bizzat bunu birinci elden görmesem burada yazmazdım ama gördüm, olan bir durum bu. ülkemizde çalışacaksanız, milletin kafasına bizim ne iş yaptığımızı çekiçle çakana kadar meslek tanımınızın dışında tonla işle karşılaşmaya hazır olun. herkes meslek kalıbı içinde kalmak zorunda değil tabii ki ancak meslek tanımımızın dışındaki işlerin, meslek tanımımıza uygun işlerden fazla olması da hoş karşılanabilir veya kabul edilebilir bir durum değildir.
kimya bilimi ve kimyagerliğin tanımını yapmayacağım çünkü benim bilmediğim şeyler. gördüğünüz üzere kimya mühendisiyim ve kimya bilmiyorum pek. kimyayı ne kadar biliyorum? işime yarayacak kadar. kimya aslında bizim mesleğimizin temelinde yatan, kalbinin attığı yer. kimyayı temel olarak biliyoruz sadece. kimyasal reaksiyonların hesaplamalarında, tesislerde var olan kimyasalların tehlike analizinde ve mesleğimizin pek çok ince detayında kimya vardır ancak işimizin hesap kitap kısmı matematik ve fiziktir.
bir zamanlar bizlere "endüstri kimyageri" deniyordu. ancak mesleğimizin kapsamı 1800'lerin sonundan bu yana öylesine arttı ve o kadar çok kavram ortaya kondu ki, bir ana mühendislik dalı olması artık kaçınılmazdı.
kimyayı sevdiğiniz için kimya mühendisliğini tercih ederseniz, pişmanlık yaşarsınız. ikisini de iyice araştırıp, bilgi edinip öyle tercih yapın. hangisinin sizin yeteneklerinize daha uygun olduğuna karar verin. o meslekten insanlarla konuşun, sizlere anlatsınlar. geleceğinizi karartmayın dostlarım yanlış tercihlerle. insan mesleğine bağlanınca inanın yukarıda anlattığım birçok kötü yön ve zorluk bile engel olmuyor mutlu olmanıza ve severek icra etmenize. hele üniversiteniz de iyiyse ve siz de ilgiliyseniz zaten başarı kendiliğinden gelecektir.
"maaşlar nasıl?"
dostlar bunu bilmek çok zor cidden. yeni başlarken 11 bin civarı alan da var, 8 bine senelerce çalışmak zorunda bırakılan insanlar da. ideal şartlarda meslekte yükseldikçe maaşların eksponansiyel artması beklenir. ama söz konusu türkiye ve size verilen maaş karşılığında iliğinizi kemiğinizi sömürmek isteyen, vardiyalarda çürütmeyi seven firmalar var karşınızda. iş bulamayan da bir sürü insan varken maaş konuşmak açıkçası benim canımı da yakıyor. iş bulursanız maaşlar iyi diyemiyorum artık. 20 bine başlayan döner ustaları var ülkemizde... ileride mezun olduğunuzda da o işverenlerden hak ettiğiniz maaşları çatır çatır isteyin. siz sektörün kilit insansınız, siz olmadan o projeler hayatta yürümez, fabrikalar da işlemez. hintli yazılımcılar gibi sektörde mühendisin kalitesini, maaşını düşürmeyin. ne kendinizi ne de bir başkasını ezdirmeyin. burada yüzlerce şey söyleniyor, millet yine gidip çorba parasına mühendislik yapıyor. affedersin de sen gerizekalı mısın, mal mısın, aptal mısın? bu gibi insanlarla karşılaşırsanız da hak ettikleri cevapları aynen insan içinde verin, patronların kıçını yalamayı bıraksınlar. türkiye'nin durumu geçtiğimiz seneler içinde iyice boka sardı ve doğal olarak firmalarda çalışan orta sınıf mühendisler göte geldi. umarım artık çıkış yolu yakındır.
şimdilik aklıma gelenler bunlar dostlarım. atatürk'ün şu güzel sözleriyle bitirmek istiyorum:
"başımıza neler örülmek istenildiği ve nasıl karşı koyduğumuz ve daha doğrusu milletin arzu ve emellerine uyarak ve onun yardımıyla nasıl çalıştığımız görülmeli ve gelecek kuşaklar için ibret ve uyanıklığı gerektirmelidir. zaten her şey unutulur. fakat biz her şeyi gençliğe bırakacağız. o gençlik ki hiçbir şeyi unutmayacaktır; geleceğin ışık saçan çiçekleri onlardır. bütün umudum gençliktedir!"
1919 (mazhar müfit kansu, e.ö.k. atatürk’le beraber, cilt: ii, s. 471-472)
ve siz geleceğin mühendislerine çalışmak için bir motivasyon olacak muhteşem 10. yıl nutku
aşağıya birkaç link bırakıyorum mesleği daha iyi anlamanız adına
1) kimya mühendisleri nerede çalışır? - stanford üniversitesi
2) kimya mühendisliği nedir? - massachusetts teknoloji enstitüsü
3) kimya mühendisliği nedir? kimya mühendisliğinin türkiye’de gelişimi ve tarihi - evrim ağacı
4) amerikan kimya mühendisleri enstitüsü - kimya mühendisleri ne iş yapar?
5) itü kimya mühendisliği ana sayfası
6) odtü kimya mühendisliği ana sayfası
7) boğaziçi kimya mühendisliği anasayfası
8) bir kimya mühendisi ne iş yapar? - national science foundation
9) meslek olarak kimya seçilmeli mi? bir kimya mühendisi ile görüştüm - basfi ile deneysel bilim youtube kanalı (basf türkiye firmasına ait bir kanal)