EKONOMİ 12 Şubat 2019
57,7b OKUNMA     1270 PAYLAŞIM

Tanzim Satış Noktaları Neden Ekonomik Bir Çözüm Olmaktan Uzak?

11 Şubat Pazartesi itibarıyla İstanbul ve Ankara'da belli noktalarda açılan ve meyve sebzenin aracılar olmadan halka ulaştırılmasını amaçlayan Tanzim Satış Noktaları, görünen o ki ekonomik olarak bir çözüm olmaktan uzak. Peki neden?


ekonomide çok basit bir temel kural vardır

bir ürünün talebi sabitken, arzı düşerse o ürünün fiyatı artar. soğan fiyatları neden artmıştır? soğan talebi değişmemişken, soğan üretimi düşmüştür de ondan. yani yokluktan soğanın fiyatı artıyor. her yer soğandan dolup taşsa, soğan fiyatları patır patır düşer zaten. demek ki şu anda da yokluk var ki fiyatlar artmış.

gelelim ticari suistimal iddiasına. öncelikle şu açık ki tanzim satışlar zaten fahiş bir indirim sunmuyor. markette 4 tl olan ürün, tanzimde 3 tl. e zaten halden de 3 tl'ye çıkarıyor marketçi o ürünü. tanzimdeki fiyatlar, haldeki fiyatlardan ucuz değil yani.

ürün________tanzim_______hal
patates_______2 tl_________2 tl
domates______3 tl_________3 tl
salatalık______4 tl_________3 tl
patlıcan______ 4 tl_________4 tl
ıspanak______ 4 tl_________3 tl

hal fiyatları


görüleceği üzere tanzimler, hal fiyatına satıyor. hiçbir market için tanzimden ürün alıp satmanın bir karı yok. o nedenle ticari suistimali önleme bahanesi de gerçek dışı kalıyor.

basbayağı kıtlıktan, yokluktan karneyle ucuza patates satıyorlar ve bunu da savunuyorlar.

devletin bu işe girme kapasitesi sınırlı, satacağı ürün de sınırlı miktarda olacaktır

buna karşın piyasa bu işe fiyat arttırarak tepki verir. öyle düz mantık rekabet olmaz. neden olmaz? devletin atabileceği kurşun belli mevcut durumda. 10.000 kamyon salıp 1 haftada tüm ülkeyi doyuracak hali yok sonuçta.

ne olur? satıcı devletin kapasitesini tartar. satışlarındaki azalmayı belirler ve eski kârına ulaşmak için fiyat arttırır.

tanzimlerin önünde izdiham olur, insanlar hükümete söver yetersiz satış için. e diğer taraftan yüzde 5'ini kompanse edebileceğin bir sektör için yüzde 95 de fiyat artışına neden olursun, ordan da hükümete sövülür.

yani bunlar nafile. ekonomi bir bilimdir. regülasyon yasa ve denetimle olur, bakkal manav açarak olmaz. alemin bir akıllı ülkesi biziz zaten herkes mal dünyada.

bir patates üreticisi olarak söylüyorum

şu an izmir ödemiş’te taze patates tarlada 2,20 tl. sebebi aşırı yağış yüzünden mahsül sökülemiyor. çoğu tarlaya traktör giremiyor. traktör girilebilen ve söküm yapılabilen tarlalarda ise kilogram fiyatı 2,20 tl. işçilik, hamal, nakliye, çuval vs. hepsi tüccara ait.
eğer üretici olarak bu girdiler bana ait olacaksa da fiyat 2,70 tl.

yevmiye olmuş 80 lira. hamal ayrıca kamyona yüklediği çuvalın tonu başına para alıyor. 2 traktör akşama kadar mahsül söküyor bunun mazotu var. e bi de çuvalın tanesi olmuş 1 tl.

kilosu 2,2 tl’ye bizden malı alan adamın kiloda 30 kuruş işçilik maliyeti var yukarıda yazdığım sebeplerden ötürü. oldu mu sana 2,5 tl. e bir de nakliye var. ödemiş’ten ankara’ya kamyon bedava gitmiyor. üstüne kiloda 20-30 kuruş da kazanacak.

ne oluyor mesela? bu hafta pazarda patatesin 3 kilosu 10 lira. 3,3 tl. makul mu bence makul. 
daha ne olsun?

şimdi bu tanzim marketleri, tarlada kilosu 2,2 tl olan patatesi en fazla 3 liraya satar. yani şimdi tüm gümbürtü 30 kuruş için mi ?

devletin serbest piyasaya olan müdahalesidir bu durum ve bu müdehale tedarik zincirindeki maliyetleri minimize etme üzerine olmayacaktır.

devlet'in regüle ettiği hiçbir sektör sürdürülebilir ve başarılı olamaz. sosyalizm başarılı olamaz. en azından elimizde bir başarı öyküsü yok. bütün denemeler, bütün devlet müdahaleleri başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

devlet bu işi özel sektörden çok daha kötü yapar normalde. ancak fiyatlar çok daha ucuz olacak. sebep?

1) çünkü devlet kendi kendine vergi ödemez. ödese de anlamı kalmaz zaten, sağ cepten al sol cebe koy. yani vergi vermeyen bir dükkanla veren dükkanın fiyatları yakın tutması nasıl mümkün olabilir?

2) devlet sırf bakın ekonomik kriz yok dükkanlar sizi düdüklüyor demek için daha bile aşağı çekecek fiyatları. belki zararına satacak.

bir dükkan zararına satış yapamaz ama devlet yapabilir. sebep? sağ cepten al sol cebe koy mantığı. akaryakıta 5 kuruş zam gelir oradan kapatırlar bunu ne olacak? sonuçta bizde vergi ortak havuzdan akıyor. çevre için ayrı sağlık için ayrı gibi hücresel bir sistem yok.

bununla beraber bu süreçten marketler, özellikle küçük ve orta ölçekli olanlar ve onların tedarikçileri çok olumsuz etkilenecekler. zaten az olan satışlar daha da düşecek. bu da kötü olan gıda sektörünü çok kötü etkileyecek. neden?

şöyle düşünün, patlıcan, domates biber vs. almış gitmiş fiyatları. siz de diyorsunuz ki ya ben şuradan ithal etsem getirsem, şurada eksem yetiştirsem satsam falan iyi para kazanırım.

fiyatlar bir sektörde yükselince insanlar da para kazanmak için o sektöre yönelir yahut sektörün içindekiler maliyetleri düşürecek iyileştirmeler yaparlar çünkü para akıyordur. musluk akıyordur. adam doldurabildiği kadar doldurmak ister.

insanlar bu sektöre yöneldikçe de fiyatlar normalleşir. serbest piyasa kendini bu şekilde regüle eder. peki devlet ucuza meyve sebze satarken gider gıda sektörüne yatırım yapar mısınız? yapmazsınız. yapmazsanız ne olur? her şey daha çok boka sarar. her şey daha çok boka sararsa ne olur? devlet daha çok müdahale eder. sonra sosyalizm neden çalışmıyor.

ha bu arada, siz fark ettiniz mi bilmiyorum, koşar adım sosyalizme gidiyoruz.

"Kriz Varsa Bu Lüks Arabalara Kim Biniyor?" Sorusuna Cevap Veren Bir Veri Analizi