TARİH 11 Ağustos 2020
110b OKUNMA     791 PAYLAŞIM

Sovyetler Birliği Vatandaşı Olmanın En Temel Artı ve Eksileri

Sovyetler'de yaşamak nasıl bir şeydi? Yıllardır söylenegelen artı ve eksileri basitçe özetleyelim.


artıları

eğitim: ücretsiz olarak herkese açık, bir çobanın oğlu ile komparti'den tassaklı bir politikacının oğlu aynı sıraları paylaşabilir, eğitimde ayrımcılık ve torpil şiddetle yasaktı.

sağlık: ücretsiz olarak herkese açık, üstelik daha doğumdan itibaren. eğitim herkese açık olunca sağlık personeli kadrolarında bir sıkıntı ortaya çıkmıyor, hali ile bir poliklinik veya hastaneye gittiğinizde sıra beklemek gibi bir sıkıntınız yok, tanıdığım bir pontus rumu çok güzel türkçesi ile 70'li yıllarda türkiyeden sscb'ye tedaviye gelen insanları misafir ettiğinden bahsetmişti.

gıda/beslenme: fiyatlandırma konusundan bahsetmek bile gereksiz, temel gıdalar neredeyse ücretsiz, kalitesi ise tartışmasız açık ara tüm dünyada en iyi, boyar madde olarak balkabağı, domates, pancar ve bitkisel esanslar kullanılıyor, koruyucu kimyasallar yasaktı, batı ülkelerinde margarin palm yağı ile özdeşleşmiş ve 100% bu yağdan üretilirken, sscb'de 10%'dan fazla palm yağı margarinde bile yasaktı kaldı ki süt ürünlerinde ve dondurmada kullanılsın.

devletin vatandaşına sağladığı diğer imkanlar ise şöyle:

yarınınıza dair bir endişeniz yok, eğitim ne olursa olsun iş garantisi var.

evlenene kadar komünalka denilen binalarda oda, evlenince devletin inşa ettiği bloklardan bir daire garanti.

"bomj" denilen evsizler grubu yok çünkü evinizi elinizden alabilecek bir kurum/kuruluş mevcut değil.

kaplıca-termal otellerde veya karadeniz kıyısı şehirlerde ücretsiz tatil imkanı.


eksileri

eğitim: eğitiminizi tamamladıktan sonra devlet sizi nerede ihtiyacı varsa oraya gönderiyor, sscb'nin yüzölçümünü hatırlarsanız bu baba ocağından binlerce kilometre uzaklara, arktik bölge ve sibirya'lara kadar varan bir coğrafyada yaşamak demek.

sağlık: sovyet sağlık sisteminin en büyük sıkıntısı farmakoloji alanında geri kalmışlığı idi, tüm dünyada hali hazırda kullanılan basit ilaçları bulmak mümkün değildi, ilaç konusunda bir kaçakçılık sistemi vardı, batı ülkelerine politik veya bilimsel görevlere gidenler, tanıdık/eş-dost/akraba için külotlarının içine ilaç saklayıp getiriyorlardı.

gıda/beslenme: "kolbasnie poezda" böyle bir terim var, insanlar salam-sucuk almak için trenlerle büyük şehirlere gidiyorlar, çünkü raflarda yok. karaborsa almış başını yürümüş, meşhur "rus salatası" olarak adlandırdığımız "olivye"nin vazgeçilmez unsuru olan mayonez ve bezelye konservesi için, veya canınız birden portakal çekti ise bazen günlerce sürebilen sıra beklemeniz gerekebilir, kaldı ki eğer bu gıda satışa geldi ise... paranız varsa karaborsacıdan alabilirsiniz tabi.


vatandaş olmanın getirdiği eksiler ise şöyle

bir köyden kalkıp şehire yerleşemiyorsunuz, çünkü orada yaşayabilmeniz için gerekli olan hüviyet belgesini alabilmek imkansıza yakın.

sscb'de hakim bir görüş varsa o da sürüden farklı görünmedir, farklı görüş bir yana farklı bir giyim veya hayat tarzı bile soruşturmalar geçirmenize, evinize sürekli baskınlar yapılmasına neden olabilirdi. ilaveten sscb sizin aile hayatınızı da eş geçmezdi, eğer boşanmaya karar vermişseniz kariyerinize elveda diyebilirdiniz.

bir üstteki maddeye ithafen ayrıca sovyet sansürü hakkında en kültürsüz insan bile en azından bilgiye sahiptir, ideolojik olarak ters olduğu için yayınlanmayan kitapların, oynatılmayan tiyatro gösterilerinin, kesilip kırpılan, senaryosu parti kodamanları tarafından değiştirilen filmlerin haddi hesabı yoktur, komünist oldukları halde 1927-1929 sscb ziyareti sonrası yaptıkları eleştiri yüzünden nikos kazancakis ve panait ıstratı'nın kitapları başımlardan kaldırılmış ve toplanmıştır.

sovyet halkının ekseriyeti sovyetlerin çözülmesini istemiyordu çünkü kendi başına karar verme yetişini yitirmişti, komünist parti ve diğer organları ile vatandaşın tüm yaşamı, ne giyeceği, ne yiyeceğinden nerede-ne diyeceğine kadar bu kısıtlık ve kısıtlamalarla bir standart haline getirilmişti. işte bu bağımsız yaşama güdüsünü yitirmiş, devlet ananın memesine yapışmış bebekler sovyetlerin dağılmasına karşıydı.