Sıradan Bir Trolleme Gibi Görülen Max Headroom Olayı, Esasında Ciddi Bir Komplo mu?

1987'de gerçekleşen ve Amerikan tarihinin en büyük korsan yayını olan Max Headroom, daha ciddi kökleri olan bir komplo mu gerçekten? Bunun olasılığına dair detayları iletiyoruz.

max headroom olayı... ilk başta sıradan bir trolleme olduğu düşünülen, ancak hakkında yapılan araştırmalar derinleştikçe, giderek daha rahatsız edici bir hal alan olaydır. bir kere, bu olayda çok açık ve net olarak, masonik imalar ve tehditler söz konusudur.

1980 yılından itibaren bütün dünyada yeni açılımlara ve ataklara başlayan masonik örgütler, gerçekte büyük sermaye çevrelerinin dışa kapalı ve gizli yapılanmalarıdır. çoğu ülkede yöneticiler, idareciler, iş insanları, kilit kademelerdeki insanlar vb. pek çok kişi bu örgütlerle bağlantılıdır ve farmasonluk aslında halka açıkmış gibi görünen anayasal demokrasilerin yüksek burjuvazinin kontrolünde kalmasını sağlamak için çalışan kuruluşlardır. bir zamanlar aristokratların despotizmine karşı iktidarı ele geçirebilmek için gizlice örgütlenmek zorunda kalan ve farmasonluğu kullanan burjuvazi, iktidara geldikten sonra da bu örgütleri, kontrol ettikleri devletlerin başka bir sınıfın kontrolüne geçmesini engellemek için kullanmaya ve faal halde tutmaya da devam etmiştir. böylece herkesin seçme ve seçilme hakkının olduğu görünüşte demokratik olan modern siyasal sistemde, burjuva medyanın ve partilerin hep sermaye çevrelerinin istediği çizgide olması, hep onların çıkarlarını savunacak kişilerin ön plana çıkarak devletleri yönetmesi sağlanır. herkes seçime girip aday olabilir ama hep birilerine daha çok televizyonda, gazetelerde vb. yer verilir, hep birileri daha fazla gündemde tutulur.

masonik örgüt üyeleri sadece zengin iş insanlarından oluşmaz; gazeteciler, askerler, doktorlar, hukukçular vb. pek çok kesimden üyesi olabilir, ama bunların hepsi özünde sermaye çevrelerinin hizmetine girmiştir.

medya ya bizzat iktidardaki sermaye çevreleri tarafından kontrol edilir, ya da vergi cezaları, akreditasyon izinleri, ihaleler vb. yollarla politik iktidarın çizgisinde hizaya sokulur. böylece politik iktidarın temsilci ve liderleri de hep sermaye çevrelerinin destekleyip propagandasını, reklamını yaptıkları kişiler olur. sermaye çevrelerinin hesabına çalışan liderler sermaye çevrelerinin gerek açık, gerekse arka plandaki gizli ve örtülü desteğini almış kişilerdir. bu desteklerin gizli ayağının önemli bir bölümünü de masonik örgütler icra ederler.

bununla birlikte masonlar her ne kadar kardeşlik organizasyonları olarak lanse edilse de, gerçekte çıkar birliğine dayandıkları için, içlerinden biri ihanet ettiğinde, eskiden kardeşim dedikleri bu kişilere karşı son derece acımasız ve tehditkar olabilmektedirler. masonik imalar ve göndermeler, birilerine mesaj verilmek istendiğinde en ilginç yollara başvurulan örneklerle doludur. örneğin 1982 yılında, londra'da knights templar kilisesinin önünden geçen caddeye ulaşan kara rahipler köprüsü'ne cebinde iki tuğla ile asılı halde bulunan, banco ambrosiano'nun genel müdürü ve p2 mason locası üyesi roberto calvi'nin öldürülmesi olayı, baştan aşağı bir mesajdır; köprü masonlukta özgürleşmeyi simgeler. ilerleyen dönemde pek çok televizyon dizisinde, sinema filminde ve hatta çizgi filmlerde bile masonik mesajların yer aldığı gözlemlenebilmiştir. öyle ki tom ve jerry'den, the simpsons'a, hatta michael jackson'ın kliplerine kadar pek çok materyalde masonik sembol, işaret ve mesajlar görülebilir.

roberto calvi:

tom ve jerry

the simpsons

michael jackson

mtv'nin baphomet, ikiz kardeşler ve kurban edilen genç kız temalı yeni yıl klibi

günümüzde küresel emperyalist sömürü sisteminin hamisi olan abd, daha ilk günden itibaren bir mason cumhuriyeti olarak kurulmuştur; ulusal para birimi olan dolarda, başkent washington'daki anıtlarda ve daha pek çok şeyde masonik sembollere geniş yer ayrılmıştır. max headroom adlı tv serisi de, pek çok insanın izleyip takip ettiği bir medya ürünü olarak 80'li yıllarda ön plana çıkmıştır ve söz konusu masonik semboller bu dizinin bazı karelerinde de görülmüştür. burada tuhaf olan, yayın korsanlığı yapan kişinin, max headroom'a ve dizinin masonik göndermeler içeren bir bölümüne atıfta bulunmasıdır.

şimdi biraz sayılar ve kelimelere odaklanalım

her şeyden önce, olay 22.11.1987 tarihinde gerçekleşmiştir. burada masonlukta çok öne çıkan ikizlik kavramı hemen akla gelmektedir. masonlukta herkes bir kişinin referansı ile locaya girer ve bu kişi onun ikizi olur. süleyman mabedi’nin sütunları masonluğun üç derecesinin temelini oluşturur ve mimarı hiram’dır. bu kişi olgunluk, bilgelik ve aklın en üst derecesine ulaşmıştır ve mabedin girişine iki sütun inşa eder. birine ‘jakin’ diğerine de ‘boaz’ adını verir. bu sütunların baş harfleri olan j ve b de yine masonik semboller arasında yer alır. b ibrani alfabesinde 2'inci, j ise yedinci harfe tekabül eder. b sütunu tanrıların ölümsüz yaşamına vurgu yapar. j sütunuysa tanrıların yaşam nefesini verdikleri ölümlülerin fani yaşamını simgeler.

elbette max headroom pek çok olayı konu alan bir diziydi, ancak serinin 25.09.1987 tarihinde yayımlanan 2'inci sezon 2'inci bölümünün adı "deities" (türkçe anlamı: tanrılar) olarak geçmektedir ve söz konusu bölüm, "vu-age" kilisesi adı verilen, insanları bilgisayar destekli olarak geliştirilmiş bir ölümden sonraki hayat türüne hazırlayan ve yeni bir çağı (new age) başlattığı vurgusu sıkça yapılan dinî bir girişimin anlatıldığı bölümdür.

dizide adı geçen tapınağın ikonu ise masonluğun kutsal sembolü olan ve amerikan dolarına bile resmi konulan "her şeyi gören göz"dür (bkz: eye of providence). seçilen tarih olan 22.11.1987 ve seçilen televizyon kanallarının isimleri ve bu isimlerin tekabül ettiği vu age mabedinin konu edildiği dizinin sezon ve bölüm numarası ikizlik kavramına ilişkin ilk işarettir.

max headroom 2'inci sezon 2'inci bölümde geçen vu-age mabedi

https://freemasonry.bcy.ca/…masonry/all_seeing_eye/

max headroom 2'inci sezon 2'inci bölümün bütünü

https://www.dailymotion.com/video/x12vr4d

https://ia800903.us.archive.org/…s2e2 - deities.mp4

olayın chicago'da geçmesi bu nedenle çok manidardır

çünkü chicago'daki çoğu televizyon kanalının adı w ile başlamaktadır. abd'nin diğer kentlerinde k, c, a, n gibi harflerle başlayan tv kanalı isimlerine karşın chicago'da w ile başlayan isimler tercih edilegelmiştir. ilk korsan yayın denemesi akşam saat 9'da wgn spor haberleri sırasında ses olmadan yapılmış ve kanalın teknisyenleri kısa süre içerisinde vericiyi değiştirerek korsanlık girişimini bertaraf etmiştir. saat 9'da gerçekleşen olayın görüldüğü kanal wgn ilginç bir şekilde 9'uncu kanaldan yayın yapmaktadır. ikinci olay ise bundan iki saat sonra wttw adlı farklı bir kanalda "dr who" dizisinin "horror of fang rock" adlı bölümünün gösterimi sırasında saat 11'de gerçekleşmiştir. wttw'in açılımı windows to the world'dür. bu isim ilginç bir şekilde 26.02.1993 ve 11.09.2001 tarihlerinde saldırıya uğrayan dünya ticaret merkezinin en üst katındaki windows on the world adlı lokantanın ismini çağrıştırır. world trade center'a yapılacak saldırının mesajı mı veriliyor diye insan düşünmeden edemiyor. zira wttw ise 11'inci kanaldan yayın yapmaktadır. wttw teknisyenleri de vericiyi değiştirmeyi denemiş ancak bu defa farklı verici üzerinden yayına geçme girişimi işe yaramamıştır. bunun nedeni korsan yayın yapan kişilerin bu defa yüksek irtifadaki büyük bir mikrodalga vericisinden chicago'daki vericilerin yer aldığı ve dünyanın o dönemdeki en yüksek yapılarından biri olan olan sears kulesi üzerindeki vericiden yapılan televizyon yayınlarını bastırmasıdır. ilk bakışta bir trollük gibi görünen olayın arkasında ciddi bir teknik destek olduğu bu şekilde çok açıkça anlaşılabilmektedir. zaten olayla ilgili fbi soruşturma dosyasının adı da "max headroom microwave incursion" olarak geçmektedir.

buraya kadar rahatsız olmayanlar, şimdi anlatılanları okuduktan sonra biraz rahatsız olmaya başlayacaktır

90 saniyelik korsan yayın videosu max headroom dizisinde bilgisayar karakterinin arkasındaki grafik dalgalarını simgeleyen ve hareket halindeki bir arka panelle birlikte başlar. bu arka panel bir sağa bir sola yatan hipnotize edici ve düzenli hareketlerle göz alır, bu hareketleri birleştirdiğinizde ve ortasına maskeli şahsı koyduğunuzda masonluktaki üçgen içindeki göz sembolizmi dikkatinizi çekebilir. ama daha da ilginç olan, maskeli şahsın söyledikleri ve yaptıklarıdır. ses, kameraya konuşulanları ve tanınmayı engelleyen bir cihazla karıştırılmış olduğundan distorsiyonludur. "işte oldu, o lanet bir inek, sanırım ben chuck swirsky'den daha iyiyim, lanet liberal" [that does it! he's a frickin nerd. i think i'm better than chuck swirsky, frickin' liberal] der ve kıkırdamaya başlar (chuck swirsky vgn'de çalışan bir spor haberleri muhabiridir), "ov tanrım, evet" ["oh jesus!" / "yeah!"] der, bir pepsi kutusunu elinde göstererek parmağıyla yere fırlatır ve "dalgayı yakala" ["catch the wave!"] diyerek coca cola'nın yeni reklam sloganını haykırır. bu max headroom karakterinin yer aldığı coca cola reklamına bir atıftır. hemen o sırada diğer eli ile orta parmağını gösterir. ama o da ne? orta parmağında ucu kesilmiş bir dildo vardır, hemen o anda "aşkın soluyor" ["your love is fading!"] diyerek orta parmak hareketi yapar ve dildoyu da yere atar. bir süre inler ve hemen ardından 1959 yılında gösterimi yapılan clutch cargo adlı çizgi dizinin jenerik müziğini mırıldanmaya başlar. sonrasında "i still see the x" diyerek söz konusu çizgidizinin, aya çarpmak üzere yaklaşan ve insanlığı tehdit eden büyük bir gök cisminin anlatıldığı "the big x" adlı son bölümüne vurgu yapar. "x" aynı zamanda skull and bones'u ifade etmek için de kullanılır ve ölümü hatırlatan bir işarettir. ardından "ah basurum!" [oh, my piles!] diye bağırır ve tuvaletini yapıyor izlenimi veren bir hareket yapar.

hala rahatsızlık yaratmadıysa devam edelim

jenerik müziğini mırıldanmaya devam eder ve "ov, dünyanın en büyük gazete inekleri için bir şaheser yaptım" ["oh, i just made a giant masterpiece for all the greatest world newspaper nerds"] der. bu aynı zamanda chicago tribune gazetesi'nin ilk zamanlarında kullandığı slogandır ve kısaltması birkaç saat önce yapılan yayın korsanlığı girişiminin olduğu kanalın ismidir ve yine max headroom adlı dizide geçen vu-age tapınağını akla getiren bir göndermedir. bunun dayanağı ise dizide adı geçen tapınağın başlattığı vu age döneminin isminin vgn şeklinde kısa olarak yazılması ve söz konusu mabede ait dinin de yeni bir televangelism olarak adlandırılmasıdır. bunun hemen ardından, sol eline bir eldiven giyer ve "diğer tekini kardeşim takıyor" ["my brother is wearing the other one."] der ve "bu kirli!" ["it's dirty!"] "üzerinde kan var" ["it's got bloodstains on it"] diyerek eldiveni çıkarıp yere atar. burada eldivenin sağ tekini ifade ettiğinde akla hemen o dönemde çok meşhur olan ve pepsi reklamlarında boy gösteren michael jackson'ın hep sağ eline giydiği mücevherli eldiven gelir. birader ve eldiven vurgusu da yine masonluğun ortaya çıkış efsanesine vurgu yapmaktadır. masonlar beyaz eldiven giyerler, bu ellerinin temiz olduğunu, kana bulanmadığını ifade eder, ancak burada eldivenin kirlendiği hususu vurgulanmıştır.

bundan sonraki kısım ise en sinir bozucu olanıdır

birden yeni bir sahneye geçilir, dildo maskenin ağzına tıkılmıştır ve az önce konuşan şahıs arkasını dönüp pantolonunu indirir, sağ tarafta elinde sineklik, yüzünde alt kısmı seçilebilen beyaz bir maske, okul üniformasına benzeyen bir elbise giyen bir kız durmaktadır. adam "beni almaya geliyorlar" ["they're coming to get me!] der, ardından kız "domal fahişe!" ["bend over bitch!"] der ve adamın kalçasına vurmaya başlar. kızın boyunun 1,50'den uzun olmadığı sanılmaktadır, çünkü adam eğildiğinde bel hizası, kızın göğüs hizasına gelmektedir. yani çok büyük bir ihtimalle reşit değildir.