EDEBİYAT 4 Şubat 2020
19,7b OKUNMA     642 PAYLAŞIM

Şiir Dalında 4 Pulitzer Ödülü Olan Tek Şair: Robert Frost

Dört Pulitzer alan başka insanlar da mevcut ancak şiir dalında bunu başaran tek kişi Frost. Tabii ki ödül sayısı tek başına bir şey ifade etmiyor. Gelin bu değerli yazın adamını yakından tanıyalım.


Kimdir?

1874 yılında san fransisko'da doğup, 1963 yılında ölmüş olan ünlü amerikalı şair. şiir kitaplarıyla dört kez pulitzer ödülü almıştır. şiirleri oldukça yalındır ve bu yüzden basit anlatımının altındaki ustalık gözden kaçırılarak uzun süre ikinci sınıf bir şair olarak görülmüş, değeri sonradan anlaşılmıştır.

yağmur rüzgara dedi ki
"sen it, ben bastırayım."
bahçeye öyle yüklendiler ki
çiçeklerin eğildiğini gördüm,
tarhlara gömüldüler, ama ölü değil.
çiçekler ne hissetti ben bilirim.


Üslubu hakkında

frost, şiirin dil aracılığıyla düzenlenmiş şiddet olduğunu söyler. o şiire gitmez, şiir ona gelir. kişisel deneyimlerinden yola çıkarak şiirler yazar. şiirleri önce mutlu bir algılamayla başlar, sonra düşünceyi ve imgeleri ortaya çıkarır, bu arada şaşırtan olaylar ve keşifler meydana gelir. en sonunda bilgeliğe (wisdom) ulaştırır şiirleri. şiirini okumaya başladığınız ilk an keyif duyarsınız, ama şiir bitiminde o keyif yerini bilgeliğe bırakır.

düz yazı elemetlerini kullanır, karakterler, olaylar ve yerellik vardır şiirlerinde. kendi deneyimlerinden yola çıkarak, kırsal kesimi yansıtmaya çalışır şiirlerinde, bunu da gerçekçi biçimde yapar. şiirlerinde karakterler genelde içe kapanıktır, fazla bıdı bıdı etmezler; ama düşünceli görünürler. şiirleri olanı yansıtır, üzerine bir yorumda bulunmaz ya da ortaya çıkan bir soruna çözüm üretmez. konuşma dilini ve yeni deyimler kullanmayı sever şiirlerinde. ayrıca gelenekçi nazım biçimi ile yazar.

kendisinden sonra gelecek olan şairler güruhu tarafından pek hazzedilmez kendisinden, çiftçi falan derler, hor görürler. cidden de şiirlerinde böyle kırsal bir hava mevcuttur, ama üzerinde iyi durur adamın, iyi taşır. söz konusu güruh gibi (modern tayfası, ezra pound, t s eliot falan...) o da amerika'dan ingiltere'ye göçmüştür. şiir yazmaya hayli geç bir yaşında başlamış. konuşma havasında geçer çoğu şiiri. türlü çağdaş amerikan şiiri antolojilerinde ilk sırada yer almasına rağmen, şiirleri de, soyadının etkisiyle belki, oda sıcaklığında bile ilk günkü tazeliklerini korur.

the woods are lovely, dark, and deep
but i have promises to keep,
and miles to go before i sleep,
and miles to go before i sleep.

dizelerinin sahibi güzel şairdir frost. hem basit hem edebiyat oyunlarıyla dolu, hem de gösterişsiz dizeler. sevdim seni güzel şair.

and miles to go before i sleep: ve uyumadan önce millerce yol gideceğim.

üst üste tekrarlanan aynı dizeler var elimizde ama farklı anlamlarda. ilk dizedeki "sleep" uyumak manasında ve tamamen fiziksel. ikinci kez aynı dizeyi alt satırda okuduğumuzda ise "and miles to go before i sleep..." burada "sleep" bir anda "ölmek" ya da "ebedi uyku" manasını hissettiriyor bize. şair bunu daha fazla sözcükle söylemiş olsaydı daha az hissedecektik bunu muhtemelen. metaforlar iyi ki var.

Bir anekdotla bitirelim

robert frost zekası: ikinci dünya savaşından sonra ezra pound faşistlerle işbirliği yaptığından tutuklanmış, önce cezaevine sonra da akıl hastanesine kapatılmıştı. abd'li sanatçılar pound'un salıverilmesi için kampanya başlattılar. başsavcıyla görüşmesi için robert frost'u washington'a gönderdiler. bir süre sonra da pound serbest bırakıldı. 

arkadaşları "ne dedin de serbest kalmasını sağladın diye sorarlar frost'a. "ne diyeceğim?" diye güler frost. içerideyken herkesin onunla ilgilendiğini söyledim. "bırakırsanız gündemden düşer, kimse yüzüne bile bakmaz, unutulur gider." dedim.

Şiirlerini Kronik Depresyonuyla İnce İnce Dekore Eden Yazar: Sylvia Plath