Şampiyonlar Ligi'nin İkonik Müziği Nasıl Ortaya Çıktı?
1992 yılına kadar avrupa şampiyon kulüpler kupası ismiyle yalnızca bir önceki sezonda liglerini en üst sırada bitirmiş takımların oluşturduğu turnuvada uefa o yıl organizasyonun sistemi, kuralları ve logosunda birtakım düzenlemeler planlarken organizasyon için bir de müzik besteletme kararı alır.
ardından uefa yetkilileri bu özel organizasyonun ihtişamını yansıtacak bir beste istediklerini belirtip halen hayatta olan ingiliz besteci tony britten ile anlaşırlar. tony britten london college of music mezunu, o dönem reklamlar ve tv dizileri için müzikler üreten bir bestecidir ve organizasyon için müzik hazırlıklarına başlar.
sonradan verdiği röportajlarda kendisinden klasik ama etkileyici bir şeyler istendiğini belirten besteci, turnuvanın müziğini tasarlarken 1727 yılında kral ikinci george'un taç giyme töreni için bestelenmiş zadok the priest eserinden ilham alır, doğrudan bu eseri düzenler. yani bugün dinlediğimiz şampiyonlar ligi müziği bestesi aslında 1727 yılında bestelenen bu esere dayanır.
Zadok the Priest
besteci tony britten'ın yaptığı düzenleme kraliyet filarmoni orkestrası tarafından icra edilirken uefa'nın resmi dilleri olan ingilizce, almanca ve fransızca dillerinde sözlerin eklendiği eser st. martin akademisi korosu tarafından seslendirilerek bugünkü halini alır.
Şampiyonlar Ligi müziği
tony britten sonradan verdiği bir röportajda "aslında daha çok rugby ile ilgiliyimdir" şeklinde espri yapıyor. tabii acaba futbolla ilgili olsan ortaya nasıl bir şey çıkardı diye sormadan edemiyor insan. en az turnuvanın kendisi kadar ikonik olan, tüyleri diken diken eden bu özel müzik için teşekkürler tony.